"Luuuuhaaaaaannn!" Luhan göz devirerek Baekhyun'un sesini duymazdan gelerek yaptığı işe devam etti. Şu an en son istediği şey Baekhyun ile uğraşmaktı. Ama onun Luhan'ın peşini bırakacağı nerede görülmüştü.
"Buldum seni!" diye bağırdığında Baekhyun, Luhan aniden yerinden sıçramış elinde tuttuğu çamaşırları tekrar sepete düşürmüştü. Aniden yüzünü karşısında duran tatlı çocuğa döndü.
Aslında Baekhyun'u gerçekten çok seviyordu ama Baekhyun sadece çok fazla enerjikti ve bu enerjisi etrafındaki insanları yoruyordu.
Baekhyun karşısında durmuş Luhan'a gülümsüyordu. 'Eyvah yine başlıyoruz.' diye içinden geçirmişti Luhan.
"Luhan lütfen hep benimle ol!" diye bağırdığında Luhan eliyle bir tane suratına vurdu. Gerçekten delirmek üzereydi.
"Hayır." dedikten sonra arkasını dönüp çamaşır asmaya devam etti. Baekhyun ise orada yüzüncü kez almış olduğu cevaptan sonra tepki verememişti. Daha sonradan tekrar hareketlenip Luhan'ın yanına gitmiş ve elindeki çamaşırları almıştı.
"Sen dur ben şimdi bunların hepsini büyümü kullanarak asarım. O zaman hep benimle olur musun?"
Luhan sadece suratına bakmakla yetinmişti. Sonuçta olacakları biliyordu ve kenarda durup Baekhyun'un yine hiçbir şey başaramamasını izlemeye karar verdi.
Baekhyun elindeki çamaşır sepetini yere bıraktı ve kollarını sıvadı. Gerindi ve bir haaaah sesiyle ellerini sepete doğru tuttu.
Hiçbir şey olmadı.
Luhan tekrardan bir iç çektiğinde gidip sepetini aldı ve kaldığı işe devam etti. Baekhyun hala elinden küçücük bir büyünün çıkmasını beklercesine aynı pozisyonda kalmaya devam ediyordu. Ama sonuçta hiçbir şey olmayınca vazgeçmiş ve yere oturmuştu.
"Luhaaaaa..."
"Hayır Baekhyun." dediğinde Baekhyun bir anda ayağa kalkıp vazgeçmeyeceğini bağırarak ormana doğru koşmuştu.
Evet herkesin büyü yapabildiği bu ülkede Baekhyun büyü yapamayan tek insan olabilirdi. Bütün insanlar küçük yaşlardan büyü yapmaya başlardı. Daha sonrada istedikleri bir yaratma büyüsünde kendilerini geliştirirlerdi. Ama Baekhyunda hala bir tık yoktu. O nedenle sürekli tek başına büyü oluşturmaya çalışır, başaramadığında ise kendisine ceza verir ve vücut güçlendirirdi.
Luhan'a olan sevgisi küçüklüğünden geliyordu. Altı yaşına geldiklerinde Luhan onların yanına kiliseye taşınmıştı. İlk gördüğü anda Baekhyun, Luhan'ı çok sevmişti.
Aslında bunun sadece arkadaşça olduğunun farkına varamıyordu ama bu durum onun için bir takıntı haline gelmişti. O nedenle sürekli Luhan'a onunla birlikte olmasını sorup duruyordu.
Luhan'ın gözü onda hiç yoktu ve bu nedenle sürekli Baekhyun'u geri çeviriyordu. Ama Baekhyun her konuda çok azimli bir insandı, o nedenle de vazgeçmiyordu.
Chanyeol ise onu sürekli izleyip gülmekten başka bir şey yapmıyordu. Onlar Baekhyun ile birlikte büyümüşlerdi. Her şeyi birlikte yapmışlardı ama Chanyeol altı yaşında büyü yapmaya başladığında bir bakıma araları da açılmıştı.
Chanyeol sürekli kendisini geliştirmiş ve neredeyse her yaratma büyüsünde ustalaşmaya başlamıştı.
Baekhyun'un Luhan'a karşı olan saçma sevgisini çocukça buluyordu. Bu sene on sekiz olmuşlardı ve artık çocuk değillerdi. Yaza doğru turnuvaya bile katılacaklardı. Çocuklaşacak zaman yoktu ve daha çok çalışmaları gerekiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Black Flame ○ Chanbaek/Baekyeol
Fanfiction[Tamamlandı] Bundan 100 yıl kadar önce. Büyülerin kullanıldığı bir ülkede aniden beliren şeytanımsı yaratık, birden bütün nefretini bu ülkeye kusmaya başlamış. Bu saf kötülüğün arasındansa saf bir ışık yükselmiş. Bu ışık bir insanmış ve bu insan b...