-7-

224 17 9
                                    

Arkadaşlar, bu hafta sınavlarım yoğun olduğu için yeni bölümü hemen yayınlayamadım ama umarım bu uzun bölümle telafi edebilmişimdir. Bu bölüm biraz geçiş niteliği taşımakta. Ve inanın üzülerek söylüyorum ki vote sınırı koyuyorum. Yeni bölüm +5 vote'u geçtikten en kısa süre sonra gelecek. Okuduğunuz için teşekkürler! :D

"Efendim güzelim?" dedi sırıtarak ve uzanıp dudaklarıma bir öpücük kondurdu. Sırıttım ve bende onu öptüm. Hala üstümden kalkmadığını fark edince omzuna bi tane indirdim.

"Kalk üstümden Braden!" diyince sırıtarak ayağa zıpladı. Bende ayağa kalkar kalkmaz onun resmen üstüne atlayarak sarıldım. Ah! Onu çok özlemiştim. O da bana sarılırken beni kaldırıp etrafında döndürdü. Nereden çıktıysa çok iyi yapmıştı. Şu anda ihtiyacım olan her şeyi bilen ve her şeyi anlatabileceğim bir en yakın arkadaştı.

''Hey! Nerden çıktın sen bakalım?'' diyince suratını konik bir şekle soktu ve

''Yoksa beni istemiyor musun güzelim?'' diyince sırıttım.

''Saçmalama aptal! Seni gördüğüme o kadar mutlu oldum ki! Ha bu arada beni korkutmana gerek var mıydı?!'' diye yakındım.

''Tabii ki gerek vardı! Bu benim en büyük hobim. Ah bi saniye ondan önce seni gıdıklamak var!'' diyince hemen ondan ayrılıp eve doğru koşmaya başladım çünkü eğer şimdi koşmazsam sokağın ortasında beni gıdıklamaya başlayacaktı. Biliyordum. Yapardı. Eve doğru son hızla koşarken bir yandan da anahtarı çıkarmaya çalışıyordum. Tam anahtarı döndürdüğüm sırada Braden üstüme atladı ve içeriye resmen uçarak girdik. Üstüme oturup beni gıdıklamaya başladı ben ise hem karnımı tutup hem de onun saçlarına uzanmaya çalışıyordum. Sabah en az yarım saat şekil vermeye çalıştığı, bozulmasından nefret ettiğ harika saçlarına. Saçlarına uzandığımı anlamış olacak ki

''Hayıııııır! Hayıııır! Emma bunu sakın yapma! Sakıııın!'' diye bağırmaya başladı ama tabi ki durmadım ve ellerim saçlarına ulaştığında bir elimi ensesine kaydırıp kafasını aşağı çektim. Bu sırada hala beni gıdıklayan elleri durmuştu ve bende bu fırsatı kaçırmadım. Kötülük zamanııı! Kafasını tek kolumla sıkıştırdım ve yumruk yaptığım elimle saçlarını bozmaya başladım. Braden bağırıp duruyordu ama umurumda değildi açıkçası. O da zaten bir süre sonra kaderini kabullenmişti.

Bir süre sonra kendimi yere attım ve Braden'ın yanına uzandım. Sağıma dönüp ona sarılınca o da bana sarıldı. Yere uzanmış birbirimize sarılarak yatıyorduk. Bunu bile özlemiştim. Braden benim gerçek en yakın arkadaşımdı. Yani evet Cassie, Tiffany, Elena ve Valentina'da en yakın arkadaşımdı ama Braden benim geçmişimi -bütün geçmişimi- biliyordu. Kızlar ise daha vampir olduğumu bile bilmiyordular. Braden'a anlayabilmiştik çünkü o da bir vampirdi. İnsan yaşı olarak benden birazcık büyük olsada, vampir yaşı olarak aramızda baya bi yıl farkı vardı. Braden en az 200 dü.

Braden'la çok önceden tanışmıştık. Benim 'çok feci dağıttım' dediğim yıllarda. İlk tanıştığımız zamanlarda arkadaş falan değildik. Sonumuz yatakta bitmişti zaten -sanırım benim yüzümdendi- ama sonrasında Braden beni yaşadığım basitlikten kurtarmıştı. 'Feci dağıtma' dönemim onun sayesinde bitmişti ve ona olan minnettarlığım çok büyüktü. O günlerde sonra bir bakmıştık ki ben ona her şeyimi anlatıyorum o da bana destek oluyordu. Yani en yakın arkadaş olmuştuk, şu son yıllarda pek görüşememiştik ama biliyordum ki o hep oradaydı. Aynı şey onun içinde geçerliydi. Ben onun için hep oradaydım.

Braden'ın sevgi kelimeleriyle arası pek iyi değildi. Yaşadığı bazı şeylerden sonra da normal geliyordu açıkçası. Bu yüzden arada beni öperdi ama sadece öper ve geri çekilirdi. Yanımda olduğunu böyle hissettirirdi kendince. Zaten o ilk tanıştığımız zamanlardan sonra aramızda o tarz bir şey olmamıştı.

Kahraman Kim?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin