Zeynep göz kapaklarını araladığında gözleri ilk önce saate gitti. O kadar uzun uyumamıştı. Biraz daha yatağında oyalandı. Daha sonrasında yapacağı işler aklına geldi her ne kadar istemese de sıcacık yatağında ayrıldı ve kapıyı açıp,odadan çıktı.
Aşağı inerken düşünme fırsatı da buldu. Dedesine verdiği sözü tutmak için bir kaç plan yapmaya başlamalıydı ama ne?
İkisini de bir-birlerine karşı hisleri vardı. Zaten bunu anlamamak için aptal olmak gerekirdi. Kendileri de bunun farkındaydılar fakat bu aşkı yaşamaya ne cesaretleri ne de güçleri vardı. İşte Zeynep bunu tetiklemek için bir şey yapmalıydı. Fakat henüz ne yapacağını kendisi de bilmiyordu.
Zeynep bunları düşünürken son basamağı indiğini gördü ve düşüncelerinden sıyrılıp,bebeğin başında toplanmış Muzaffer, Nefise, Ceyda ve Mehmet dörtlüsüne doğru ilerlemeye başladı.
Ceyda ve Mehmet haberi duyunca koşa-koşa gelmişlerdi. Malum işin sonunda eğlence vardı. Ve bu fırsatı kaçırmaya niyetleri olduğu söylenemezdi.
"Hoşgeldiniz" nazik bir ses tonuyla konuştu Zeynep.
"Hoşbulduk" Zeynepin nezaketine karşılık ikisi de aynı anda cevap verirken,tekrar bebeğe dönüp,sohbet etmeye başladılar. Zeynepte her zaman olduğu gibi suskunluğunu korudu ve sohbetlerini dinlemeye başladı
" Ya Muzaffer,bu çoçuk sana benziyor" bir şeyden şüphelenir bir şekilde elini çenesine koydu Mehmet.
"Saçmalama oğlum ya" Yarım bir şekilde gülümsedi Muzaffer.
"Niye oğlum bak gözleri aynı sen" daha yakına gelip,bebeğin gözlerini gösterdi Mehmet. Şu hayatta Muzaffere takılmaktan daha zevk veren bir şey vardısa o da Muzafferi delirtmekti. Eh pekte başarısız olduğu söylenemezdi.
"Mehmet sen susuyor musun? Yoksa ben yardım edeyim mi?" Dişlerini sıkarak Mehmete baktı Muzaffer. Mehmet Muzafferin ürkütücü bakışlarından tırmış olacak ki, eliyle ağzını kapadı.
"E peki ne yapmaya düşünüyor sunuz bu minakkı?" Ceydanın sorusu biraz sessizliğe sebeb oldu. İşin bu kısmını hep ertelemişlerdi. Ama artık konuşma vaktiydi.
"Biz hiç konuşmadık,ama artık yetkililere haber vermemiz gerekiyor. Aksi takdirde bizde suçlu bulunacağız" Nefise haklıydı. Bu işi hemen halletmeliydiler.
"Tamam o zaman bu gece bizimle kalsın,yarın haber veririz" Muzafferin fikri her kesin aklına yatmış olacak ki,hiç kimsede ses çıkmadı. Muzaffer bakışlarını Nefiseye çevirince,hüzünlü bakışlarla karşılaştı ve Nefise içindeki burukluğa rağmen,bunu Muzaffere belli etmemek için cılız bir tebessümle karşılık verdi. Ama Muzaffer Nefisenin üzgün olacağını bilecek kadar iyi tanıyordu onu.
Evet bebekle neredeyse 1 gün bile geçirmemişlerdi. Ama Muzaffer o bebeğin çoktan Nefisenin kalbinde yer edindiğini biliyordu. Kalbi o kadar saf o kadar temiz ve bir o kadar büyüktü ki,her şeyi içine sığdıra bilirdi.
"Ay bu kiviye bayılıyorum" ortamdaki hüzünlü havayı dağıtmak adına,önünde duran meyve tabağından bir dilim kivi alıp ağzına attı Ceyda.
"Ne kadar şanslısınız" üzülerek konuştu Zeynep
"Neden?" Bir kaşı havadayken sordu Ceyda.
"Kiviyi çok severim ama alerjim var ve bu beni onu yemekten alı koyuyor" küçük çoçuklar gibi dudağını büktü Zeynep.
"Aynı kaderi paylaşıyoruz desene" Muzaffer konuşunca tüm gözler ona döndü.
"Aa seninde mi alerjin var?" Ağzına bir dilim daha atarken konuştu Ceyda.
Muzaffer sadece kafasını sallarken,Zeynepin yüzünde sitemsiz bir kırık gülümseme oluştu. Bu alerjinin ona babasında geçtiğini biliyordu. Aslında onun hakkında bir çok şey biliyorken,aynı zamanda hiç bir şey de bilmiyordu. Bu da eksik hissetmesine neden oluyordu.
"Ceyda kalkalım mı? Malum büyük gün yaklaşıyor. Hazırlık yapmamız lazım" kahvesinin son yudumunu aldıktan sonra Ceydaya doğru döndü Mehmet.
"Haklısın. Oyalanmasak iyi olur." Mehmeti onaylarken konuştu Ceyda.
"Ne büyük günü?" Deminden beri süren sessizliğini sonunda bozdu Nefise.
"Bizim hastane,Karamaner holdingin sponsorluğuyla yurt dışında anlaşdığı bir hastaneyle ortaklık gerçekleştirdi. Ve 2 gün sonra yapılan bu anlaşma için davet düzenleniyor ve bizde bu organizasyonun içindeyiz." Diyerek kısa ama öz bir açıklama yaptı Mehmet.
"Evet,hatırlıyorum. Bu projenin başında sen vardın değil mi hayatım?" Muzaffere dönerek sorusunu yöneltti Nefise. Üst-üste gelen olaylardan sonra şirketten uzak kalmışlardı bu aralar. Ama bu projeden haberdardı Nefise.
Ceyda ile Mehmet bir-birlerine imali bir şekilde bakıp,bıyık altından gülümserken,Muzafferin kulaklarında "hayatım" kelimesi çınlıyordu. Eh tabi onları dinleyen Zeynepte "kimi kandırıyorsunuz acaba?" bakışı atıyordu.
"E-evet benim projem." diye bildi sadece Muzaffer sesinin çatallamamasına dikkat ederek.
"Eh gençler. Siz bu fıstığın tadını çıkartın,bizde o sıkıcı işlere dönelim" paltosunu üzerine geçirirken konuştu Ceyda.
Her kes Ceydanın lafına gülümserken,Zeynepin aklına bir fikir gelmiş olacak ki,gözleri parıldadı. Bu defa yapacağı şey kesin çözümdü. Biraz can acıta bilirdi ama ne derler, aşkta ve savaşta her şey mübahtır...
***
Ceyda ve Mehmet ikilisini yolcu ettikten sonra her kes odalarına çekilmişti.
Zeynep hayata geçireceği planın detaylarını incelerken,Nefiseyle Muzaffer Gül bebeği uyutmaya çalışıyorlardı. Fakat pekte başarılı oldukları söylenemezdi.
"Acıktı mı acaba? Ne dersin?" Muzafferin kucağında ağlayan Gül'e baktı Nefise endişeli gözlerle.
"Ola bilir. İstersen sen mamasını hazırla,bende sakinleştirmeye çalışiyim" bebeği kucağında sallayarak konuştu Muzaffer.
Nefise "tamam" anlamında kafasını sallayıp hızla odadan ayrıldı ve mutfağa indi.
Geçen yarım saatin ardından Nefise elinde mamayla odaya girdi. Tam sesleneceği sırada karşısındaki manzarayı sessizce izlemeyi tercih etti.
Nasıl olduysa,Muzaffer Gül'ü bir şekilde uyutmuş,kendisi de onun yanında uyuya kalmıştı.
Nefise bu güzel tabloya dahil olmak için ilerledi,mamayı komidinin üzerine yavaşça bıraktıktan sonra,yanlarına uzandı.Uzunca bir süre içine dolan huzurla karşısındaki tabloyu izledi.
Gözleri huzurla uyuyan Muzaffere kaydı. Kolunu kaldırdı ve elinin tersiyle hafif bir şekilde yüzünü okşamaya başladı. Yavaşça boynuna doğru ilerlerken,uyanmasından korktuğu için hemen elini çekti.
İzlemeye devam ederken,geceye sadece şu sözleri bıraka bildi.
"Bana bir şey yapıyorsun ve ben bu şeyin aşk olmasından korkuyorum..."
Onlar korkuyordu. Ama aşkın korkudan daha kuvvetli bir his olduklarından haberleri yoktu...
-----
Merhabalar efenim. Biraz kısa oldu farkındayım. Bu bölümü ara bölüm olarak farz edin. Asıl hikaye şimdi başlıyor. Bu da benden size küçücük bir tüyo olsun. Yeni bölüme kadar kendinize iyi bakın 😊😊.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bilmezdim
Fanfictionİki insanı bir araya ne getirir? Hayat? Kader? Aşk? Bu sorunun cevabını sadece yaşayarak bulacaklardı