047

23.3K 1.2K 298
                                    

  562 beğeni

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

562 beğeni

60 yorumun tümünü gör

ÜmiTaskıran Herkese günaydın. Sana good morning 'F', artık sen benim için bir yabancısın!

***

Çiçek buketi yaparken aklımda gülleri Fırat'a sokma planları yapıyordum. Ama ancak instagramdan laf sokabiliyordum. Pis herif! Bir hesabı bile yoktu. Nasıl görecekti ama olsundu. Her yerden engellemiştim. Ama arada engeli kapatıp açıyordum. Bana mesaj yazıp yazmadığını merak ediyordum.

Aklıma gelen dahiyane fikir ile sırıttım. Sen şimdi görürsün pis herif.

Whatsapp uygulamasına girip profil resmimi kaldır. Mavi tiki de tek tik yaptım. Şimdi bu salak bana ne yazarsa okuyabilirdim ve onun haberi olmazdı. O benim hala onu engellediğimi düşünsün dursun.

Bu herif hep beni üzüyordu. Beni beni Ümit'inizi!

Dün geceden beri gözüme uyku girmemişti. Bense evde uymak üzere annem güne gittiği için dükkanda pinekliyordum. Bu arada boş durmamak için Fırat'ı nasıl sinir edebilirim diye plan yapıypordum ama onun çok umursamayacağınıda düşünüyordum. Sonuç itibariyle bana dün gece ne kadar değer verdiğini görmüş oldum. Gözlerim yeniden dolduğunda mesaj geldiğini gördüm. Açmak istemiyordum ama bir yandan da ne yazdığını merak ediyordum.

Sikeyim ya onu çok seviyordum ve buna engel olamıyordum. Kalbim kırılsa bile soğuyamıyordum.

Aşkımcım: Biliyorum bana hala kırgınsın ama o fotoğraf ne öyle? Laf sokmuşsun! Ne demek yabancı? Seviştiğin adam ne zamandan beri yabancı oluyor sana?

Aşkımcım: Senin amacın beni deli etmek mi? Birde bir sürü kız yorum yapmış!

Aşkımcım: Kim onlar?

Aşkımcım: Allah kahretsin bu gün baronlarla toplantım olmasa göstercektim sana gününü

Aşkımcım: Gününü de derken gün yüzü yani

Aşkımcım: Sana nasıl kıyarım ben? Gerçi o fotoğrafı görünce sinirlenmedim değil

Aşkımcım: Ama çok güzel bakıyorsun

Aşkımcım: İbne mibne olmak umrumda değil

Aşkımcım: Seni seviyorum ben

Aşkımcım: Ömrümde ilk defa birini seviyorum onuda elime yüzüme bulaştırıyorum.

Aşkımcım: Yüzüne söylerken utansamda altta yada üstte fark etmez sen olduktan sonra mühim değil. Sadece alışamakta güçlük yaşıyorum bazen. Tüm hayatım boyunca kadınlarla birlikte oldum ben. O da öyle sevgili olarak değil. Nasıl davranırım ne demem gerek bilmiyorum.

Aşkımcım: Ama seni seviyorum çocuk çok seviyorum.
Gece beni hemen engellemesen söyleyecektim bunları sana ama hemen engel atıyon. Olsun ben yine de yazarım sana. Seviyorum seni çünkü.

Aşkımcım: Birazdan yanına gelip sana sarılacağım sevdiğim.

Tabiki ağlamıyorum. Saçmalamayın. Gözüme azıcık çiçek poleni kaçtı.

N güzel şeyler yamıştı öyle. Beni sevdiğini biliyordum. Çünkü Fırat benim ona baktığım gibi bakıyordu bana. Göz bebekleri titriyordu. Mavilerinin içi hep gülüyordu. Beni seviyordu ama kırdığı gerçeğini değiştirmezdi bu. Bu yüzden ona beni bir daha kırmaması gerektiğini öğretmem gerekiyordu. Onun hep yanında kalmak istiyordum ama parçalanmadan sapasağlam durmalıydım. Yaralı ve kırık dökük bir kalple bunu başarmam söz konusu değildi.

Buraya geliyordu.

Hemen bir şey yapmam gerekiyordu. Aklıma gelen şeyle sırıttım ya Fırat efendi az sürün de aklın başına gelsin.

Bir iki kişi gelip buket siparişi vermişti. Onları hazırlıyordum. Annem olmadığı için ben götüremiyordum. Gelip kendileri alsınlar bi zahmet. Zaten sevgililerine alıyorlar. Hayır ama neden? Ben olsam kendime alırdım yani. Çiçek gibi çocuğum sonuçta.

Kapı açıldığında müşteri sanıp baktım. Bakmaz olaydım.

Fırat gözleri şiş bana bakıyordu. Gece uyumadığı belliydi. Yorgun görünüyordu.

Kaşlarımı çattım. "Ne işin var burda? Kapıda ki yazıyı görmedin mi?"

Gülümsedi. "Şu Fıratlar ve küpekler giremez yazısını mı diyorsun?"

"Evet. Çık şimdi dışarı!"

"Olmaz. Seninle barışmadan şurdan şuraya adım atmam."

"İyi bekle mal gibi. Çünkü senle barışıymıycam."

Derin nefes aldı. Onu hemen affedip kollarına koşacağımı düşünmüş olmalıydı. "Bak beni din..."

"Lal lalal lal Ben güneş sen ay.!Ay hemen de seviniyo! Hahahahah gerçek bir prens dizlerimde uyuyo!"

Onu dinlememek için kulaklarımı kapatıp bağıra bağıra şarkı söylemeye başladım. Konuşursa pes ederdim. En iyisi konuşmasına engel olmaktı.

Gözlerimi açtığımda gülümseyerek bana bakıyordu. Ben ise elli kere aynı şeyi söylemekten bıkmış ve yorulmuştum.

"Seni dinlemeyeceğim. Defol git burdan."

Gülen yüzü hızla soldu. "Dinlemek zorundasın." Yüzü şimdi sinirli görünüyordu ama umrumda değildi.

Kollarımı göğsümde birleştirip "Değilim. Sende konuşmak için kendini yorma. İbne olursun."

Tersim pisti benim bir kere! Hey yavrum hey!

"Öyle demek iste..."

"Lal lalal lal Ben güneş sen ay.!Ay hemen de seviniyo! Hahahahah gerçek bir prens dizlerimde uyuyor!"

Ben şarkı söylemeye devam ederken beklemediğim bir şey yaptı. Hızla kollarımdan tutup beni kendine çekti. Sıcak dudakları dudaklarıma kapanırken şaşkınlıktan öylece kalmıştım. Hayır hoşuma gittiği için değil(!)

Dudaklarımı örselemeyi bitirdiğinde "O engellerin hepsini kaldır. O instagram fotoğrafını da. Akşam tekrar gelicem. Konuşacağız." dedi.

"Hayır konuşmayacağız."

"Ümit beni deli etme! Dükkan kapanmadan gelirim. Hazır ol."

"Gelme. Seninle konuşacak bir şeyim yok!"

"Ama benim var. Daha sana seni ne kadar çok sevdiğimi anlatmadım."

"Duymak istemiyorum." Kollarımı göğsümde birleştirip omuz silktim. Beni sevdiğini mi demişti o? Hem de ne kadar çok mu demişti?

"Duymasan bile hissettiğini ikimizde biliyoruz. İnatçılığın çok tatlı ama seni kaçırmak zorunda bırakma beni." Gülümserken sesi nasıl tehdit dolu gelebiliyordu?

"Sen beni tehdit mı ediyorsun ayı?"

"Sadece yapacağımı söylüyorum. Seçim senin. "

Kapıdan çıkarken bağırdım. "Gelmiyorum lan! Elinden geleni ardına koyma dağ ayısı!"

O ise bana aldırmadan dükkanın önünde ki arabasına yürümüştü. Arabanın uzaklaştığını görünce gülümsememe engel olamadım.

Hemen gidip bana attığı mesajların ekran resmi almam gerekti.

***

Kamu spotu: Engeller aşka engel değildir.




AŞKIMCIM/ BOY×BOY/ TEXTINGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin