ACIMASIZ [ TAMAMLANDI ]

23 - Ben yanındayım

Yiğit'in pasta kesiminden sonra hemen eve gitme kararı almıştım. Didem ortalıkta yoktu kesin yine bir yerlerde birileriyle sohbette dalmıştı. Didem'e msj attıktan sonra hemen evden çıktım. Kapıya geldiğimde hafif esen rüzgara bıraktım kendimi. Hava o kadar serin ve güzeldi ki bu havanın keyfini çıkarmak için yürümeye karar verdim. Arabamı getirememiştim zaten hem evim de çok uzakta sayılmazdı.

Bir kaç dakika öylece dışardaki yıldızları izledikten sonra son defa içeriye göz gezdirdikten sonra evden çıktım.

Bahçe kapısına vardığımda, "Hazan," diye bir ses işitim. Hemen soluma baktığımda Doğuş elinde hediye paketi ile sırıtarak bana doğru geliyordu.

"Merhaba," dedim gülümseyerek.

Doğuş tam yanımda bitmişti. "Merhaba," diye konuştu enerjikli sesiyle.
Ardından, "burda napıyorsun?" diye sordu.

"Yiğit'in doğum gününe geldim de asıl sen burada ne yapıyorsun?" diye sordum merakla.

"Yiğit benim dört yıllık arkadaşımdır davet etti kırmayıp geldim" deyiverdi. "Iyi ki de gelmişim," diye ekledi gülerek.

"Biraz geç gelmedin mi?" diye sordum dalgaya vurarak. "Pasta kesildi, kalabalık dağılmaya başladı" deyip kıkırdadım.

"Ah, evet biraz geç geldim sanırım" dedi mahçup mahçup.

"Biraz mı?" dedim gülerek.

Doğuş omuzunu düşürdü. "Birazdan daha geç geldim sanırım," deyip yüzünü astı.

Başımla onu onayladım.

"Ee, sen napıyorsun dışarda, hava soğudu hem hadi içeri girelim?" deyip eliyle kapıyı gösterdi.

Doğuş'a bakıp hafifçe tebessüm ettim. "Aslında ben eve gidiyordum."

"Yani eve gidiyorsun?" diye mırıldandı.

"Evet."

"Yürüyerek mi?" Diye sordu tek kaşını kaldırarak.

Güldüm. "Sanırım."

Doğuş muzip bir şekilde elini altın sarısı dağınık olan saçlarından geçirdi. "Eşlik edebilirim, tabi istersen?"

Şaşkın bir şekilde duraklarım aralandı. "Ama Yiğit.."

Doğuş elini kaldırıp sözümü kesti. "Yiğit'in doğum gününü sonra da kutlayabilirim hem zaten geç kaldım bir kaç dakika daha geç kutlasam birşey olmaz dimi?"

Bir kaç dakika sustum. Sessizliği bozan yine Doğuş'un sessi oldu. ,Ee ne diyorsun?" diye sordu ısrarla gözlerimin içine bakarak.

"Peki," diye cevap verdim.

Doğuş hafif tebessüm ederek, "bayanlar önden" deyip eliyle önünü gösterdi.

Güldüm.

"Güzel gülüyorsun," diye mırıldandı.

"Teşekkür ederim."

"Ama ciddi anlamda çok güzel gülüyorsun."

Kendimi tutamayıp kıkırdadım. "Çok teşekkür ederim."

"Ve çok güzelsin."

"Sağ ol."

"Ama ciddi anlamda bugün çok ayrı güzel olmuşsun yüzün vücudun.. güzelliğin tam kelime anlamısın."

Bu neydi şimdi, utanıyor muydum?
"Tamam abartmayalım"

Gülerek derin bir nefes aldı.

"Beni yanlış anlama, yavşamıyorum bunları sen gül diye söylüyorum çünkü sen gülerken çok başka güzel oluyorsun"