#15.bölüm

85 3 0
                                    

Not : biliyorum biraz fazla gecikti ama sınav haftasıydı gerçekten.Vote + yorum istiyorum bu arada . Yalın - meleklerin sözü var ile beraber okuyun.İyi okumalar.

Son nefesinde elimi sen tutacaksın ,son sözlerimi bir sen duyacaksın...

Mutfakta son sesimle bir yandan şarkıyı söyleyip , bir yandan bir şeyler hazırlıyordum.

Kapıyı duymamla müziği biraz kısıp parmak uçlarımda yükselip kapı deliğinden baktım.

Açmazsam gitmiycek biliyorum bu yüzden yüzüne bakmadan kapıyı açıp , tekrar

mutfağa dönüp müziğin sesini açtım.

O öylece mutfağın kapısına dayanmış beni izliyordu.

Dünya üzemez beni , ölüm korkutabilir mi ?

Ona aldırmadan şarkıyı söylüyordum.

Gülerek söze başladı :

Eylül .

Gülerek yanıt verdim :

Ersan .

Biraz daha sessizliği dinleyip o da şarkıya eşlik etmeye başladı.

Ne ara barıştık biz ?

Sen olmadan bu kalp hissedebilir mi ?

Güneş batmış banane , ellerin yok kime ne ?

Yerine koyamadım , razı olamadan sensizliğe..

Sonunda işimi bitirip kahvaltıyı hazırlamaya başladım.

Eylül ben gidiyorum.

Yüzüme yayılan gülümsemeyle umursamazca Güle güle dedim.

Ben nasıl bi soruna sahibim acaba ?

Yok yok kesin 47 kromozomlu falanım ben .

Öyle bi gitmeyi kasttemediğini anlamam gerçekten zaman aldı.

Aklım başıma gelince elimdeki çay fincanını bırakıp saçmalamaya başladım.

Bi dakika ya sen gitmek derken , şey demek istedin.

Tüm masumiyetiyle gözlerime bakıp güldü.

Evet Eylül şey demek istedim.

Gülerek yanıt verdim.

Nereye peki ?

Gözleri hafif dolarken dudaklarının arasından şu cümleler çıktı.

Çok uzak diyarlara .

Şaka mı şimdi bu ?

Cidden bu günlerde algılama sorunu yaşıyorum.

Şaka bu ?

Gülmesine engel olamadan Evet , sen inandın ki ?

İnandım tabi gerizekalı.

Evet inandım dedim kararlı bi şekilde devam ettim.

Sen gitmiyo olabilirsin ama ben gidiyorum.

Şaka yaptığımı sanıp gülümsedi.

Ersan ben ciddiyim Üniversite açılıyor haftaya.

Gözleri öyle açıldı ki ...

Ne sandın benim senden öncede bi hayatım vardı.

Bunu sesli söylemedim tabii.

Çayından bir yudum aldıktan sonra hızla evden çıktı.

Ben umursamadan yine bağırarak şarkı söylemeye başladım.

Kalpler yanmış , yağmur ıslatmış...

Aradan yaklaşık bir saat falan sonra bahçeden sesler gelmeye başladı.

Merakla dışarı çıktım.

Ersan tüm gücüyle çadırla savaşıyordu.

Sonunda zaferle gülümseyen Ersan oldu.

Beni fark ettikten sonra tüm samimiyetiyle gülümsedi.

Ellerimle kollarımı ovarak yanına gittim.

Elime bir liste verip onları halletmemi istedi.

Tam kırk iki dakika sonra istediklerini yaparak tekrar yanına gittim.

Güneş batmak üzere işimiz bitti.

Ellerini kavuşturup bana döndü.

Güzel bi veda olsun istedim dedi.

Benim için vedalar hiç güzel olamadı nedense .

Hep kaybetmeyi hatırlatıyor bana peki ya size ne hatırlatıyor ?

alışmak zorundayım...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin