Yazardan.. .
Kaybetmekten korkar mısın?
Ailen senin için ne kadar önemli?
Eminim çok önemlidir çünkü öykü içinde öyleydi.
Ancak buğün hayatının kaybını yaşadı.
Annesi dünkü haberlerden dolayı stresli bir şekilde işe gitmişti.
Buğün labaratuvar sonuçları çıkacak ve esra komada olan hastasını son kez inceleyecekti.
Labaratuvar sonuçlarının çıkmasına birkaç dakika kala esra son kez hastanın kan hücrelerini inceledi.
Birbirine çarpmadan ayrık ayrık duran hareketli saldırgan hücreleri görünce kafası karışmıştı.
Dün yerinde duran birkaç hücre vardı ancak onlarda şimdi çok hareketliydi.
"Allah Allah" diyerek kafasını kaşıdı.
Aklı iyice karışmıştı çünkü hiçbir sağlıklı insanın hücresi bu kadar hareketli olamazdı.
Tam iç çekmiş gözlerini ovuşturmuşken genç biri kapıdan içeri bir rapor yolladı.
"Esra hanım labaratuvar sonucunuz!" dedi ve hızla gitti.
Esra onu yerden alırken arkasından bir ses geldiğini duydu bir cihaz'ın fişten çıkma sesiydi.
Yoksa komada olan hasta uyanmış mıydı?
Yok saçmalık!
Adama dönüp de baktığı zaman 'Daha demin ölü gibi komada yatan insan nasıl ayağa kalkar?' diye düşündü.
Bu olamaz!
Mucize gibi.. .
Adamda bir gariplik vardı sanki.
Gözlerinin içi kıpkırmızı ve yabani bakışlı!
Önce birkaç dakika etrafı inceledi sonra esrayı baştan aşağı süzdü ve köpek dişlerini gösterdi!
Yan dişleri vampir dişi gibi uzamış ve sivri!
Ona hırladı ve doğal olmayan sesler çıkardı.
Esra korkmuştu birkaç geri adım attı.
Ancak adamın soluğunu ensesinde hissettiğinde onun arkasında olduğunu anladı.
Ama ne ara gelmişti ki.. .
Adam 2 3 kez derin derin nefes aldı ve aniden esranın boynunu ısırdı!
Dişlerini iz bırakana kadar geçirdi,kanlar her yeri kaplarken esra da çığlıklarla ortalığı inletiyordu.
Ama kimse'nin içeriye girmeye cesareti yoktu sonunda avına doymuş avcı gibi esra'yı bir köşeye atan adam camı parçalayıp dışarı atladı!
O 7.nci kattan atlayıp sağ salim kurtulmuşken millet onun şaşkınlıkla ormanda koşuşunu izledi!
Esra ciddi anlamda kan kaybediyor ve yarası çok derin görünüyordu.Meslektaşları yaralarına acilen müdahale ettiler ancak yara iyileşmiyor ve kapanmıyordu.
Hiçbir ilaç yarayı kapatamadı,dikiş dikilemedi çünkü yara her dikiş dikildiğinde dikişlerini eritti. 20 dakika boyunca kan da durmadı.
En sonunda eski eşi onu hastaneden çıkardı.
Esra "Öykü evde mi?"
Tık yok.
"Cevap versene!!"
"Sus susmazsan sabır falan dinlemem seni burada öldürürüm!" diye boğazına yapışan eski kocasından gözü korktu esra'nın.
Umursamazca ilerleyen kocası "O kaltak da gününü görecek,eve bir gelsin!"
Öykü ise habersiz habersiz eve gelirken yolda boğazı kurudu.Minik market'ten pet şişe alıp çıkarken dükkanın kedisiyle karşılaştı.Kedi ona tısladı.
Oldu olası kedileri severdi ancak şu iki haftadır bütün kediler ona düşmandı!
'Nankör hayvan ne olacak?' diye düşündü ve evine gitmeye devam etti.Ancak içeriden bağırışmalar geliyordu!
Sessizce anne ve babasının kavgasını dinledi!
Annesi "Ben seni aldatmadım!"
"Yalancı! Okan bey neden öyle diyor o zaman? Adamın koynuna girmişsin.Bana bunu nasıl yaptın esra? Ben seni böyle severken.."
"İftira muradım inan bana!"
"Esra öykü kimin kızı? "
Sessizlik.. .
"İtiraf et kaltak! Okan'ın kızı değil mi öykü?"
"Hepsi yalan!"
"Buna da yalan dersin sen!"
diyerek dna testini esra'nın suratına attı.
Öykü'nün kendisinden olmadığını gösteren test!
Esra şimdi çaresizce hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.
"O bir hataydı! Ama öykünün babasının adı okan değil! Onun adı.. Levent! Hata yaptım beni affet!"
"O gün mahkemede benden neden ayrıldın demiştin sebebini öğrendin! Bunların hepsi ayrılmamızın sebebi!"
"Başkasına aşık olduğunu söylemiştin."
"Sende kandın."
Öykü saklandığı yerden çıkarak onları daha yakından izledi.
"Şimdi seni öldürürken içim rahat edebilir işte" derken babası annesinin boğazına yapışmıştı!
"Sevdiğin kadını mı öldüreceksin?"
"Esra sana kandığın birşey daha söyleyeyim mi? Ben ajan değil avcıyım.Seninle sırf görev icabı araştırmaların ve yaptığın test sonuçlarını öğrenmek için evlendim.Test sonuçları mükemmel çıktı,teşekkür ederim."
"Seninde o avcılardan olduğunu bilmeliydim ama aşk gözümü kör etmişti işte."
"Beni aldattığına göre çok sevmiyormuşsun demek ki ölmeye hazırlan lanet kadın!"
Öyküden son sözler#
Onu öldürecek miydi izin veremezdim.
Aniden vücuduma yayılan yoğun güçle hırlamaya başladım!
Kendim gibi değildim saldırma pozisyonunda durmuş köpek gibi havlıyor ve hırlıyordum.
Birde kim bilir nasıl görünüyordum.Annem ağlıyordu.
İçim yanmıştı,onun gözünden akan her yaş benim kalbimi kanatmaya yetiyordu.
Annem son göz yaşlarını akıtırken gözlerini bana çevirdi en acılı bakışlarıyla bir ses çıkardı "kaç!" dedi.SON.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-OUSTHER-👌(TAMAMLANDI✔️)
PrzygodoweTımarhane diye bilinen ouster,virüslü kişilere yardım etmek amacıyla kurulmuş bir sığınma merkezidir. Öykü Yankı,virüslü köpeklerin saldırısına uğrayana kadar ouster ile bağlantısı olmayan sıradan yaşamı olan sıradan biriydi. Birgün okuldan eve geli...
