Etrafıma şaşkınca bakakaldım.
Geniş ve büyük bir yer burası.
Beni içeri alan çocuk içeriden birkaç kişi ile görüştü.
Sonra konuştuğu kişi yavaşça yanıma geldi.
Selam ben ali diyerek elini uzattı.
Beyaz tenli,sempatik ve güler yüzlü bir adamdı yakışıklıydı da hatta fazla taş!
Gömleğini sıkan adoninlerini 100 metre ileriden bile görebilirdim.Bende elimi uzattım "Öykü "
Gülümsemesi daha da yayılırken gözleri daha çok kısıldı.
Bu haliyle bana koreli gençleri hatırlattı ve gülüşü mü?
Allah'ım dişlerini her gün karbonatla mı yıkıyor bu?
Hayatımda hiç bu kadar beyaz diş görmemiştim.
Yanındaki nezaketen beni içeri alan çocuk elini uzattı. "Adım semih! Memnun oldum"
Saçları kızıl renk esmer tenli biriydi.
Çok ilginç acaba saçının rengi doğal mı?
Kızıl saçlı bir kız yüzünde kocaman sırıtışıyla yanımıza geldi.
Semih "Kız kardeşim dila" diyerek onu tanıttı.
Dila "Beyler hadi siz gidin de pes oynayın bende misafirimize biraz okulu gezdirip hemen odasına çıkaracağım belki yorulmuştur."
Semih "Şımarık kardeşim benim yataklar daha seçilmedi nasıl olacak bu dediğin?"
"Misafir odasına çıkarırım canım abiciğim" diyerek kapak yaptı.
Semih "Gel ali kızların içinde ola ola bizde onlara benzemeyelim." Aliyi çekiştirerek götüren semihe dila ters ters baktı.
"Abinle pek iyi anlaşamıyorsun sanırım."
"Her şeye burnunu sokuyor ve bu da benim sinirlerimi bozuyor.Aslında dışardan umursamaz görünür ama bana ne kadar karıştığını bir bilsen!"
"Tamam sinirlenme eminim aranızı ilerde düzeltirsiniz."
Kızıl dalgalı saçları ve yeşil gözleriyle çok güzel bir kızdı dila.Ona hayran kalmıştım.
Dila " Hadi gel 1.nci sınıftan başlayalım. "
"Bak bu sevinç ali abimi seviyor" diyerek kıkırdadı.
"Ali de mi abin?"
"Öz abim değil abim o ve ben beraber büyüdük.Bana hep abilik yaptı."
"Semra,zehra,aylin ve deniz!"
O kadar isim saydı ki kafam allak bullak oldu."Dila ben çok yorgunum beni misafir odasına götürür müsün?"
"Ama daha birinci sınıftan yeni çıktık! Önümüzde hala 4 sınıf var!!"
"Lütfen.. ." diye yalvaran bakışlarımı attım.
"Peki başka zaman bakarız."
Beni küçük beyaz duvarlarla kaplı küçük beyaz çarşaflı karyolası bulunan ve beyaz masası olan bir odaya getirdi.
"Sen biraz dinlen hee unutmadan gece odalar seçilecek saat tam 7'de toplanma salonunda ol!"
"Tamam" dedim.
Kapıyı çekip çıktı.
Uykum yoktu.
Cebimden küçük bir defter çıkardım bu benim günlüğümdü.
'Annemi kaybettim günlük artık onun o limon kokulu keklerini ve minik tatlı sufflelerini yiyemeyeceğim.En önemlisi de bana hep gülümseyerek bakan o güzel yüzünü göremeyeceğim.
Kalbim acıyor günlük.. .
Annem tek rehberimdi ancak şimdi o yok.
Yönsüz,çaresiz ve korkularla kalakaldım.
Ya o avcıları avlamalıyım ya da bu virüsten kurtulmalıyım başka çarem yok.
Yine de kafamda değişmeyen tek plan intikam!
Annem'in intikamını en acı şekilde alacağım.İyi geceler günlük.'
Esneyerek günlüğü çekmeceye koydum ve çekmeceyi kilitledim.
Doğruca yatağa yattım ve hiçbir şey düşünmeden uykuya daldım.SON.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-OUSTHER-👌(TAMAMLANDI✔️)
AventuraTımarhane diye bilinen ouster,virüslü kişilere yardım etmek amacıyla kurulmuş bir sığınma merkezidir. Öykü Yankı,virüslü köpeklerin saldırısına uğrayana kadar ouster ile bağlantısı olmayan sıradan yaşamı olan sıradan biriydi. Birgün okuldan eve geli...