BTS'in Kızı

Birkaç Küçük Öneri

              Yine hazırlık odasına döndüm. Lee Seon Ah kızgın görünüyordu. Acaba girmesem mi? diye düşündüm ve odanın önünden yavaşça geçtim ama Lee Seon Ah'tan kaçamadım. Beni gördü ve yanına çağırdı. ''Bir şey mi istediniz?''dedim tatlılıkla. ''Sana yeni bir iş daha buldum''dedi. ''Nedir o?''dedim heyecanla.

             Bana bulduğu iş sahne arkasında durup üyelerin terlerini silmek, onları motive etmek, su getirip götürmek... vs'idi. ''Peki, bütün üyelere ben mi bakıcam?'' dedim. O da ''Hayır, sadece Jungkook'a baksan yeter.''dedi. ''Peki.''dedim gülümseyerek. Sanırım Jungkook'a bakan kişi ya istifa etmişti ya da kovulmuştu. ''Daha gitmemişlerdir, aşağıya in hızlıca ben haber veririm diğer menajerlere.''dedi. Menajer? Ben şimdi Jungkook'un menajerimi oldum. ''Acaba ben şimdi ne oluyorum. Menajer mi?'' Lee Seon Ah güldü ''O kadar kolay sanma menajer olmayı sen bi işini yapta bakacağız.''dedi. Bende kafamı sallayıp heyecanla aşağıya indim. Menajerlerin olduğu arabaya bindim, kendimi tanıttım. Ve konser alanına gittik. Konsere gelenler bir bir giriyorlardı. Gittikçe daha da kalabalıklaştı. Doldu, taştı. Ben arkada elimi çeneme yaslamış gelen insanları izliyordum. Ve aniden bir çığlık koptu, olduğum yerde zıpladım. BTS sahneye çıkmıştı, müzik başlamıştı. Bu seferde onları izlemeye başladım. 4-5 dk dans ettiler, şarkı söylediler. Ve sonra 5 dk ara verildi. Hepsi sahneden aşağıya indiler. Beni görünce şaşırdılar, selam verdiler. Jungkook kendi menajerini arıyordu, bende ona bağırdım ''Jungkoooook!!'' beni görünce el salladım. Yanıma geldi ''Sen ne yapıyosun burda?''dedi. Ben terini silmeye başlamıştım. Ona bakmadan ''Sanırım sadece bugünlük burada olmam gerekiyormuş.''dedim. ''Peki.''dedi. Silme işim bitince su getirdim. Suya baktı ve ''Soğuk su lütfen!''dedi. Ben de ''Hayır, olmaz sesin için iyi olmaz bunu iç lütfen!''dedim. Güldü ve suyunu içti. Aklıma motive etmem gerektiği geldi. Diğerlerinin dediklerini dinledim biraz ama hep övüyorlardı. Bende izlediklerimi düşündüm ve aklıma takılan birkaç şeyi söyledim. Söyledikleri şarkıları yeniydi ve güzeldi (Fake Love). ''Sen dans ederken neden hep oranı buranı açtın ki?''dedim göstererek. Benim el hareketlerime baktı ve gülümsedi. ''Yanlışlıkla oldu galiba dikkat etsen iyi olur.''dedim. Bana döndü ve '' O koreografinin bir parçasıydı.'' ''Ama sen istersen yapmam''dedi. ''O ne biçim koreografi öyle oranı buranı göstererek...''  ''Tı... neyse az kaldı.'' ''Birde şarkıyı söylerken bir yerde sesin kaydı fark ettin mi?''dedim. Kafasını salladı ''Evet, fark ettim.''dedi. ''Nefes kontrolünü daha iyi yapmaya çalış, bütün gücünü sadece dansa verme, şarkıyı söylemek içinde gücün olsun. Zaten dansın gayet iyi.''dedim. Sırıttı. Sanki yıllardır bu işi yapıyormuşum gibi bi havaya bürünmüştüm. ''Önerilerin için sağ ol.''dedi ve el sallayarak tekrar sahneye çıktı. 

         İkinci şarkılarını da söylediler ve aşağıya indiler. Herkes Jungkook'u övüyordu. ''Woww, Jungkook sesin de hiç kayma olmadı bravo sana.'' ''Bugün çok iyiydin.'' .... Gülümsedim. Tavsiyelerimin bu kadar yararlı olabileceğini tahmin edemezdim. Jungkook tekrar yanıma geldi. Yine terini silmeye başladım ''Önerilerin çok işe yaradı, teşekkürler.'' dedi. ''Önemli değil bu benim görevim.'' dedim gülümseyerek. Tam geri dönmek üzereydik ki Jungkook benim onlarla beraber gelmemi istediğini söyledi. Herkes şaşırdı ''Bugün bu kadar iyi olmamın sebebi Melis'ti''dedi. ''Sizede dönerken bi iki bir şey anlatsın istiyorum.'' Diğerleri hayır demedi ve onlarla beraber sohbet ederek BigHit'a geri döndüm.