B/1

8.8K 302 46
                                    

Bölümü beni kırmayıp kitap kapaklarıma vakit ayıran ve efsane güzel yapan beyzanu1907 'ye ithaf ediyorum. Çok teşekkür ederim canım.

•••



Son anda kendime gelip salondan çıkmak üzere olan babamın koluna yapıştım. Kalbimin acısı sesime, yüzüme yansıyordu. Ama sanki... Sanki karşımda ki 18 yıllık babam değilmiş gibi. Kızının acısını görmezden gelmeyi tercih ederek sert bakışlarını yüzüme sabitledi.

"Baba, yapma beni çek vur ama evlendirme." Dedim. Sesim aciz bir insanın son çırpışlarındaki sesin aynısıydı. Lakin karşımdaki adam ona yalvaran kızı değil de düşmanı gibi bakıyordu.

"Kes Elvin! Evleneceksin! Söz verdim diyorum." Diye çıkıştı. Gözyaşlarım daha hızlı akmaya başladı. Babamın sözleri!

"Unutmuşum babacığım. Senin sözlerin bizden bile önce gelir." Dediğimde yanağımda hissettiğim acıyla yerimde kaldım. Babam bana tokat mı attı?

İnanmaz gözlerle babama baktığımda eline bakıyordu. Gözleri gözlerime değdiğinde bir adım geri gittim. Elini kaldırdığında tekrar vuracak sanıp refleks olarak ellerimi yüzüme kapattım. Birkaç dakika öyle durduktan sonra kollarımı çekip karşımda ağlayan adama baktım. Gözleri kıpkırmızı olmuştu. İlk defa ağlarken görüyordum.

Babam ağlıyordu. O benim gözümde hep en güçlüydü, hep yıkılmazdı. Ama şimdi küçük bir çocuk gibi iç çekerek ağlıyordu. Bir anda kollarını belime doladı. Ellerim havada kalırken düşmememin tek sebebi babamın beni tutuyor olmasıydı.

"Özür dilerim kızım. Affet beni... affet beni cennet çiçeğim." Dediğinde ağlamam daha da şiddetlendi. Bu tokat için dilediği bir özür değil. Bu beni evlendirdiği için bir özür. Kendimi hırsla geri çektim.

"Ben seni affetsem sen kendini affedebilecek misin?!" Diye bağırıp hızlıca odama çıktım. Kapıyı kapatır kapatmaz sırtımı yaslayıp yere çöktüm.

'Yarın seni istemeye geliyorlar Elvin... hazırlan...'

Tek bir cümlede bir insanın dünyası nasıl kararır sorusunun cevabı resmen bu cümle. Hıçkırıklarım duvarlara çarparken sadece dünü düşündüm. Ne kadar neşeliydim. Hatta bırakın dünü bu sabaha kadar dünyanın en mutlu insanı olabilirdim.

Şimdi ise... kalbi harabe bir Elvin... kırgın, solgun, korkmuş... Evet ben ilk defa korkuyordum. Çünkü bu zamana kadar ne olsa babama sığınmıştım. Beni hep korkularımdan korumuştu. Oysa şimdi korkumun tek sebebi babamdı. Bana söz hakkı tanımadan kısa ve öz şekilde evleneceğimi söylemişti.

Ağladım. Ağladım. Ağladım. Sonra durdum dedim ki; 'Kalk Elvin Rabbim beni anlar.' Kalktım güzelce abdestimi alıp namazımı kıldıktan sonra açtım ellerimi semaya...

'Rabbim... benim şer olarak gördüğüm işte Hayır, hayır olarak gördüğüm işte şer olabilir. Sen benim göremediğimi görüp, duymadığımı duyup, bilmediğimi bilirsin. Sen benim için en hayırlısını nasip et.' Diyerek ellerimi yüzüme sürdüm. Ardından cam kenarına gelip gökyüzüne baktım.

Ve fısıldadım. "Allah'ım yardım et."

•••

"Elvin'im hadi yavrum. Kalk hadi." Diyen annemi duymazdan gelip gözlerimi açmadım. Çünkü biliyorum bu sabaha gözlerimi açtığım andan itibaren hiçbirşey eskisi gibi olmayacak.

NASİP Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin