Benim Mafyam

*42*

 Eve geldiğimizde Kağan bir işi olduğunu ve bir saate geleceğini söyleyip çıktı bende şuan aynada kendime bakıyorum elimi karnıma götürüp okşadım karnımda bebeğim vardı galiba en güzel his buydu tüm hayatım boyunca dertleri bitmeyen ben tüm dertlerinden arınmış gibi hissediyordum sanki bundan sonra hiç bir şey olmayacak gibi ama bir o kadar da içimde bir sıkıntı vardı bunu düşünmemeye çalışıyordum. Bazen düşünüyorum ya bana bir şey olursa ya benim bebeğim de benimle aynı kaderi paylaşırsa diye korkuyorum bu yüzden Kağanın sağladığı tüm güvenlik önlemlerine ses etmiyorum bebeğimin de benim gibi olmasını istemiyorum.

Kapının açılmasıyla ilk korksam da aynada Kağanın yansımasını görünce gülümsedim o da bana gülerek gelip elini karnımdaki ellerimin üstüne koyup başını boynuma gömüp öptü kafamı yana eğip kafasına yasladım.

'sence kız mı olur erkek mi?' dedi tam konuşacakken o devam etti.

'bence senin gibi güçlü ve güzel bir kızımız olmalı' dedi ona gülüp.

'hayır bence senin gibi yakışıklı ve egoist olmalı' diyip güldüm. 

'kız veya erkek fark etmez sağlıklı olsun da' diyip boynumu tekrar öpüp beni kucağına aldı.

'sen yorulmadın mı? biraz uyu' dedi ve beni yatağa bıraktı onu çekip yanıma uzanmasını sağladım dudağına öpücük kondurup kafamı boynuna gömdüm o kalkınca ne yaptığına bakmak için gözlerimi açtım üzerindeki kazağı çıkarıyordu tekrar uzanıp beni kendine çekti ben de kaslarıyla oynamaya başladım gözlerine bakınca kendini zor tutuğunu fark ettim sonra gözlerimi kapatıp ellerimi saçına daldırdım saçını okşarken yavaşça yüzünü okşadım ellerimle anlını, gözlerin, burnunu,yanaklarını ve en son dudaklarını elledim avuç içimi öpünce gülümsedim o da gülümsüyordu elimin altından zil bir anda çalınca korktum bu saate kim olabilirdi ki.

Kağan hızla kazağını geçirip silahı eline alıp belinde rahat bir koydu bir şey olduğunda direk çıkarmak için ben de hemen yataktan kalkıp kendi silahımı aldım Kağan gözleriyle banyoyu işaret edince kafamı sallayıp banyoya girdim.

Aşağıdan kapı sesi gelince heycanım iki katına çıktı bir silah sesi evde yankılanırken kafamdan dua ediyordum ne olur ona bir şey olmasın iki el silah sesi daha duyulduktan sonra odanın kapısı açıldı elimdeki silahı banyonun kapısına doğru tuttum içeriye Kağan girince rahatladım ama gelip hızla elimi tutup yürümeye başlayınca odaya girdik telefonları ve paraları alıp bir kaç parça kıyafeti çantaya koyup gelip elimi tuttu hızla merdivenden inerken düşmemek için Kağana sıkı sıkı tutunmuştum hızla arabaya binince Kağana döndüm.

'iyi misin bir şeyin yok değil mi?' diye sorarken o arabayı çalıştırıp sürmeye başladı bana dönüp.

'asıl sen iyi misin bebeğimiz iyi mi? korkmadın değil mi?' diye sorunca kafamı olumsuz anlamda sallayıp arkama yaslandım.

'iyiyim ben nereye gidiyoruz?' dediğimde biraz duraksadıktan sonra.

'galiba bir süre annemlerde kalsak iyi olur' dedi ona dönüp.

'peki yeni ev?' dedim sorar gibi.

'orası da tehlikeli olabilir hem tek başına sıkılırsın'

'haklısın en iyisi bu' dedim bana gülüp elimi aldı öpüp tuttu.

'sana bir şey olursa yaşayamam' dedi ona bakıp

' o ne demek bana bir şey olmayacak ama eğer bir gün bana bir şey olursa çocuğumuza sen bakacaksın keza ben de öyle' dedim sinirle bana dönüp.

'tabi ki ama neyse boşver sen bu konuları sana bir şey olmasına izin vermem zaten' dediğinde yumuşayıp gülümsedim elimi radyoya uzatıp şarkı aradım ama aradığım tarz da bulamayınca bir kanalda durup dinlemeye başladım.

Yol boyunca tek konuşmamız oydu araba durunca geldiğimizi anladım Kağan hemen çıkıp kapımı açıp elini uzattı elini tuttup çıktım el ele kapıyı çaldık kapı açılınca içeriye girdik Kağanın annesinin ve babasının elini öpüp oturduk.

'Eee gençler nasılsınız?' dedi babam Kağan bana dönüp gülümsedi.

'nasıl olsun işte iyiyiz Buse tek kalıyor evde sıkılmasın diye bir süre sizlerle kalacağız' dedi Annesi gülüp.

'olur mu öyle hiç kapımız her zaman açık istediğin zaman gelirsin oğlum hem ben gelinime iyi bakarım ne de olsa artık iki canlı' dedi gözlerinden de okunan neşeyle bir torun sahibi olmak istiyorlardı ilk duyduklarında ne kadar şaşırsalar da o anki mutlulukları görmeye değerdi.

Merdivenlerden tanımadığım bir kız inince Kağana kaşlarımı çatarak baktım onun  kimin indiğini görmek umrunda değilmiş gibi gülen bana bakıyordu kız gelip Kağanın önünde durunca Kağan sonunda kıza baktı sonra kaşlarını çatıp.

'senin burada ne işin var' dedi sinirle elini tutup sakin ol dercesine sıktım bu kız da kimdi babası hiddetle.

'o ne demek öyle oğlum o senin kuzenin' dediğinde içim rahatlayacakken Kağan tekrar konuştu.

'bize bana yaptıklarını ne çabuk unutunuz o burada kalıyorsa biz kalmıyoruz' dediğinde ne olmuştur diye beynimden binlerce senaryo geçti Kağan elimi tutup ayağa kalktı kız elini Kağanın omzuna koyunca kızın yüzüne baktım çok güzel bir kızdı ve şuan eli Kağanın omzundaydı kızın elini sertçe indirince kız bana sinirle dönüp omzumu itti ben koltuğa sertçe oturunca şaşkınlıkla Kağana baktım o hemen bana dönüp iyi olduğumu sormasını beklerken o kıza dönüp.

'ne işin var ne oyunlar peşindesin' deyince ben karnımı tuttum annesi gelip düzelmeme yardım edince kendimi aciz gibi hissedip sertçe Kağana döndüm kız beni iteklemişti ve ben hamileydim ya ben yere düşseydim sanki hiç bir şey umrunda değilmiş gibi kıza bakıyordu kız Kağana şirin sandığı bir gülümseme gönderip tekrar elini omzuna koydu ama Kağan bu sefer hiç rahatsız değildi aksine hoşuna gitmişti.

'Sana yaptıklarım için seni bıraktığım için özür dilerim ama zorundaydım Babamı biliyorsun beni zorla götürdü' dedi eli hala oradaydı herkes pür dikkat onları dinliyordu gittikçe sinirleniyordum aniden ayağa kalkınca karnıma bir sancı girdi inleyince şaşkınlıkla karnıma baktım ona bir şey mi oldu bebeğime bir şey oldu Kağan hızla bana dönünce ben hala karnıma bakıyordum Kağan gelip beni kucağına alıp hızla evden çıktık.

'neren ağrıyor bir şey mi oldu?' dedi şaşkınlıkla ona bakarken sustum bir de bir şey mi oldu diye soruyor muydu.

'susma konuşsana' dedi ama benim gözlerim çoktan kapanmaya başlamıştı bile...