My All | Chaelisa

7./Uçurumun Kıyısında

"Prenses Lalisa az önce odasından ayrıldı."

Lalisa'nın kapısının önünde bekleyen saray görevlilerinden biri konuşmuştu.

Chaeyoung ve Jisoo kısa süreli bir bakışmadan sonra tekrar karşılarındaki kadına döndüler. Jisoo daha fazla vakit kaybetmemek adına "Nereye gittiğine dair bir şey duydunuz mu?" diye sorduğunda karşısındaki kadın bir süre duraksadı.

"İsmini bilmiyorum ama dün gelen misafiriyle birlikteydi..."

"Kontes Jennie?" Chaeyoung'un sesi fısıltı gibi çıkmıştı ama kasın bunu duyup onayladı.

Jisoo derin bir nefes aldı ardından karşısındaki kadına teşekkür edip Chaeyoung'un kolundan sürükleyerek ilerlemeye başladı.

"Dur! Nerede olduklarını biliyor musun sanki? Böyle koşuşturmaya gerek yok."

Kısa süre içinde Kontes Jennie'nin odasına geldiler. Kapıyı birkaç kez çaldılar ama ses seda yoktu. Sonunda içeri girdiklerinde kimseyi de göremediler.

Chaeyoung gözleriyle etrafa bakınırken masanın üstünde duran katlanmış bir kağıt dikkatini çekti.

Kağıdı alıp açtığında Jisoo onu dikkatle izliyor ve okumasını bekliyordu.

"Eğer bu mektubu okuyorsan beni merak etmişsin demektir ve bu beni mutlu eder. Senin yanına gelmiştim çünkü bahçede tek başıma sıkıldım. Sonra seni Chaeyoung ile odaya girerken görünce sizi rahatsız etmek istemedim..." Chaeyoung mektubu okumaya ara verip Jisoo'ya baktı.

Jisoo gözlerini devirdi. "Yanlış anlamış artık ne düşündüyse..."

Chaeyoung vakit kaybetmeden okumaya devam etti:

"Lalisa ile konuşmamız gerekenler var. Bunlar senin sıkılacağın eski mevzuları olduğu için sana haber vermeden gidiyorum. Beni bol bol merak et.

Sevgilerimle, anneciğin."

Chaeyoung, son kelimeyi okuduğunda gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı.

"Ne oldu be!" Jisoo'nun sesi yankılandığında Chaeyoung derin bir nefes alıp gülüşünü bastırdı.

"Annecik mi?"

"Aramızda gizli bir mesajlaşma."

"Tamam bu kadar fesat davrandığım için üzgünüm. Aslında ikiniz çok hızlı yakınlaştınız ve bu garip... Sen benim dışımdaki herkesle mesafelisindir."

Jisoo, saçlarını eziyet edercesine karıştırdı.

"Jennie'nin bu saraya gelmesinde bir tuhaflık var."

Chaeyoung yüzünü buruşturdu.

"Bugün o kadar tuhaf şeyler öğrendim ki, bu durum şuan dikkatimi çekmiyor."

"Chaeyoung, anlamıyorsun... O kadın kesinlikle ortalığı karıştırmak istiyor. Düğüne sadece iki gün kaldı ve Jennie bunu biliyor. İki gün kalmışken çok fazla şey olabilir."

"Hiçbir şey anlamıyorum. Kontes Jennie ne yapabilir ki?"

Jisoo kollarını önünde birleştirip sıkıntılı bir nefes verdi.

"Sence de Kontes Jennie sarayın içinde fazla rahat değil mi? Saraydaki neredeyse herkesi tanıyor, sarayın içinde kaybolmadan gezebiliyor ve ona bakmadığım her an ortalıktan kayboluyor."

"Yani demek istediğin şey..."

"Kontes Jennie bu sarayı avucunun içi gibi biliyor. Oysaki bu saraya geleli yıllar olmuştu. Nasıl olur da yıllar önce geldiği, kendi kontluğundan bile daha büyük olan sarayı çok iyi bilip, neredeyse herkesi tanır?"