Elim ile ağzımı kapatıp,ayağa kalktım ve bir sağa bir sola yürümeye başladım. O ise öylece bakıyordu.
"Tanrım,Tanrım,Tanrım!Sen delirdin mi,Jungkook?Beni nasıl öpersin!?YAH BEN DAHA 18 OLMADIM"
Bunları söyledikten sonra mükemmel kahkahasını duydum. Ona Ölümcül Bakışlarımı gönderince Susmayı denedi ama başarılı olmadı.
"Jennie,Sanki seni ilk defa öpüyorum."
"Dudak'tan ilk defa öpüyorsun ama!"
Ellerini havaya kaldırıp,gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı ve "Tamam,sakin ol" dedi.
Derin bir nefes alıp,tekrar yerime oturdum. Ben duvardaki tablolara bakarken o bana bakıyordu. Kafamı birden ona döndürünce bakışlarını çekmesini bekledim ama o sadece gülümseyip,bakmaya devam etti.
O gülümsemeye devam edince bende istemeden gülümsemeye başladım. Elimle yüzümü kapatıp,kafamı eğdim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🌙
1 Hafta Sonra
Jungkook Hastane'den çıkmıştı. Bugün Okul'a gelmek istediğini söyledi ama annesi izin vermiyormuş.
Evet,Konuşuyorduk.Aramız iyiydi.Ama Arkadaş gibi. Yani çıkma durumu falan yok.
Okul'a geldiğimi fark edince araba'dan indim ve Changsun oppa'ya el salladıktan sonra içeri girdim.
Sınıfa girdiğimde çok sesli olduğu için yüzümü buruşturdum. Bobby beni fark edince eli ile beni işaret etti.
"Jennie Geldi,Jennie Geldi"
Hepsi yanıma koşup,beni sırama oturttular ve etrafımda toplanıp,bir şeyi anlatmamı beklediler.
"Ne bakıyorsunuz?"
"Hayırdır?Jungkook gelmiyor diye sende gelmiyorsun?"
Diyen Kai'ye baktım ve kaşlarımı çattım. Evet,O gelmiyor diye gelmemiştim ama bu onu ne ilgilendirir?
"Pardon Kai ama Bu seni hiç ilgilendirmez."
"Jungkook olsa böyle demezsin ama"
Dedikten sonra sırasına gidip,oturdu. Ben ise hala çatık kaşlarım ile ona baktım. Sonra diğerlerine baktım.
"Bakmayın öyle."
Ayağa Kalkıp,Kantine Indim. Ders Başlamadan önce Su içmem gerekiyordu. Hızlı Adımlar Ile kantine inince giriş kapısından içeri giren Jungkook'u Görünce yönümü değiştirip,Ona doğru yürüdüm.
Beni Görünce Gülümsedi. Yanına geldiğimde onu fazla sıkmamaya çalışarak sarıldım. O da kollarını belime doladı.
Herkesin bize baktığının farkındaydım.Ama bu Beni ilgilendirmiyordu.
"Sanırım beni çok özledin"
Hemen Geri çekilince Jungkook kıkırdadı.
"Bende seni özledim"
Dedi ve yine gülümsedi. Gözlerimi devirip,su almaya gittim.
🌙
Ders çalışırken Kapım Tıklatıldı. 'Gel' komutunu verince içeri Changsun Oppa girdi. Elinde bir poşet vardı.
"Jennie,Bu Sana Gelmiş."
Bana Poşeti Uzattı. Poşeti elinden aldıktan sonra teşekkür ettim. O çıkınca hemen yatağa oturdum ve poşeti açtım.
Içinde 2 kutu vardı. Ilk kutuyu elime alıp,açtım. Içinde pembe bir elbise ve papatya'dan yapılmış bir taç vardı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Elbise'yi kutu'dan çıkarttıktan sonra kutu'nun içindeki not'u gördüm.
"Bu Elbise Eminim ÜzerindeÇokGüzel Duracaktır. Bu arada O Taçı kendi ellerimleyaptım:) -Jungkook"
Gülümsedim ve diğer kutuyu açtım.içinden elbise ile aynı renkte olan topuklu ayakkabı çıktı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yine bir not vardı. Kağıdı elime alıp,okudum.
"Bu model topuklu ayakkabıları sevdiğinibiliyorum. Bunları Giyip,Kapınınönüne çık. Orada bekleyen Taksi'ye bin ve hiçbir şey sorma. -Jungkook"
Çantamı ve Telefonumu alıp,Kapıyı açtım. Aşağıya inip,annem ve babam'a arkadaşlarım ile dışarı çıkacağımı söyleyip,çıktım. Kapının Önünde duran taksi'ye bindim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
