24. Bölüm
"Evet Bayan Morris Suç İksiri içtiniz ve son 6 ayda yaptığınız tüm suçların itiraf edilmesini emrediyorum! ASPEXTAROS MADELAB!"
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~"Ben Chloe Morris ve son 6 ayda yaptığım suçların listesini 1 Ağustos ile başlatıyorum. 1 Ağustos, bir çocuk bana çarpıp özür dilemeden kız arkadaşıyla konuşmaya devam etti. Bende sinirlenip kız arkadaşına rüşvet verip ondan ayrılmasını sağladım. Sinemada bir kız eski bir fotoğraf düşürdü, sinemanın bitiminde kayıp olduğunu farkedip yanındaki arkadaşlarıyla aramaya başladı. Bende fotoğrafı alıp çöpe attım. Resim öğretmeni Bayan Taro beni sınıftakilerin önünde küçük düşürünce ölmüş kocasının ona çizdiği resmi 'yanlışlıkla' yaktım ve suçu yanımdaki çocuğa attım..."
Evet bu kadar suç olacağını hiç düşünmemiştim... Eğer böyle giderse daha şimdiki suçuna gelemeden hoparlörü farkedip kapattıracaklar...
"Ann hoparlörden yayınlandığını farkettiler, engellemeye çalışıyorlar!"
"Kenara çekil." Dedim ve bilgisayarın başına geçtim.
Bilgisayar hakkında bildiğim tek şey google... Hadi şuan melek-şeytan iç güdülerine ihtiyacım var!!
Derin bir nefes alıp gözlerimi kapattım. Ellerim kendi kendine hareket etmeye başladı. İlk aklıma gelen tuşlara basıyordum. Ekranda başka bir dilden yazılar vardı.
"Ann... Babamın bana öğrettiği dilde birşeyler yazıyorsun... Yani kapıda yazanlarla aynı dilde."
"Ne..?"
"Evet... Bana bilmediğini söylemiştin?"
"B-bilmiyorum zaten..." Dedim korku dolu gözlerle ona bakarak. Bir yandan tuşlara basmaya devam ediyordum.
"Neyse bu konuyu sonraya erteleyelim sen ne yapıyorsan ona devam et."
"Tamam..."
1-2 dakika sonra ellerimi aniden klavyeden çektim.
"Ne oldu?"
"Bilmiyorum. Artık tuşlara dokunmamalıyım sanırım."
"Nasıl yani?"
"Bilmiyorum dedim ya. Artık içimden tuşlara dokunmak gelmiyor."
Ekrana yaklaşıp yazıkarı okumaya başladı. Benim için hala boş sembollerden ibaretti.
"Ann sanırım karşı tarafın bilgisayarlarını çökerttin!"
"Ne?!"
"Evet. Nasıl yapıyorsun gerçekten anlamıyorum ama bu işte iyisin. Ve bu konuda soru sormayacağımı düşünüyorsan çok yanılıyorsun. Neyse şimdi en kalabalık yere gidelim. Fazla dikkat çekmeyelim."
"Tamam."
Koridora çıktık. Chloe hala işlediği suçları söylemeye devam ediyordu. Tüm okul adeta sesslizliğe bürünmüş dinliyordu. Birçok kişi okulun girişinde toplanmıştı. Bizde onların arasına karıştık.
Gözüme Evan'ın ilişmesiyle Oliver'ı oraya çekiştirdim.
"Evan? Neler oluyor?"
"Bilmiyorum." Dedi dişlerini gıcırdatarak.
"Neden sinirlisin..?"
"Neden mi sinirliyim?! Tabiki okulun Chloe'ye böyle birşey yapmasına! Tüm sınıfının önünde onu bir suçlu gibi bayıltıp götürüyorlar, birde üstüne bunu dinletip onu bütün okula rezil ediyorlar! O iyi biri olmayabilir ama bunu hakketmemişti. ve nereden bakarsan bak benim bebeklik arkadaşım..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melek-Şeytan Melezi
Fantasy15 yaşına kadar normal bir kızdım. Tabi sırtımda kanatlar olduğunu öğrenene kadar. ... Şu anda 17 yaşındayım ve ailem beni kurtadam, vampir ve büyücülerin olduğu bir akademiye gönderiyor. Kimbilir başıma neler gelecek? ... "Hiçbiryere ait değilsin...