MEDİA: LİLY
"Hayat, güçten ibaret değildir."
CHARLİE
Orospu fahişe. Kendini ne zannediyordu bu kıçımın kaltağı? Sikmişim yarağını. Her şeyi nereden öğrenmişti peki? Ne zaman öğrenmişti? Tahminim yine de doğru çıktı. Kesin ben mekan işlerini hallederken kesin mutfak kapısından eve girdi. Lanet olsun! Bunun cezasını ödeyecekti. Kendini ne bokum sanıyorsa? Chance Harbor küçük bir yer. Hangi deliğe girersen gir Amy, o delikten seni çıkartıp ters yatırıp düz sikeceğim.
Gerçekten sinirliydim. Okulun önünde beni rezil ettiğini mi sanıyordu bu minik sürtük? Ah, ben onu bu kasabaya rezil edeceğim. Acı çekmesini sağlayacağım ve sikeceğim. Okul dolabıma doğru gidip kaykayımı aldım. Okuldan hemen çıktım. Temiz bir havaya ihtiyacım vardı. Olabildiğimce hızlı bir şekilde sahile doğru ilerledim. Sahile geldiğimde kendimi serbest bıraktım.
Gözyaşlarım özgürlüklerine mi kavuşmuştu? Ah inanamıyorum. Siktiğimin pezevenki yüzünden mi ağlıyordum? Elimin tersiyle nemli olan yerleri sildim ve isteksizce bağırmaya başladım. Bu gerçekten daha iyi hissetmemi sağlıyordu.
-SENİ OROSPU ÇOCUĞU! SENİ BU KASABAYA GÖMECEĞİM AMY MARLEY!
Herkesin gözlerinin bana döndüğünü fark edince kalkıp mekana doğru yol aldım. Evet, bendeki mekan sayısı tükenmek bilmez. Bu seferki diğerlerinden daha farklı. Sahile yakın, kimsenin gelmediği, önceden gelenlerin yaptığı grafitti ile süslenmiş duvarları olan yıkık bir yer. İçinde sadece sandalye, kum torbası, müzik kutusu ile benim bıraktığım dağınıklık var. Uzun zamandır gelmeyince insan ne kadar da özlüyormuş sevdiği şeyi. Cebimden sigara paketini çıkartıp bir dal aldım ve yaktım. Şimdi sıra mekanı bulmaktaydı.
İçeriye geçtiğimde direk kolyemi ve bilekliğimi çıkarıp bir kenara fırlattım. Üstümdeki bluzu da attım ve atletimle kaldım. Saçımı at kuyruğu yapıp topladım. Müzik kutusundan 196' ya basıp denk gelen şarkıyla yüzüm güldü. Sevdiğim şarkılardan biri olan Bring me the horizon-Sleepwalking şarkısına ritim tutarak kum torbasıyla adeta kız kavgası yapıyorduk. Aralıksız yarım saat devam ederken birden müziğin sesi durdu. Ama ben durmaksızın devam ediyordum. Hatta bir ara kahkahalarım içinde daha sert vurmaya başlamıştım. Şimdi ise hem gülüyordum hem de ağlıyordum. Şu an kafayı mı vurdum ne olduysa kum torbası yerine Amy'nin yüzünü gördüm. Söylediği bütün sözler tekrar ve tekrar beynimde yankılanmaya başlamıştı. Önemli olan evime gelip günlüğümü okumuş olması değildi. Önemli olan Leo olayını bilen benim yaşımdaki tek kişinin de o olmasıydı.
"Birinci, bir daha benim işlerime karışmayacaksın. İkinci, eğer işlerime burnunu sokarsan seni okula değil tüm bu şehre öyle bir rezil ederim ki, bir daha insan içine çıkmazsın. Üçüncü, bu yaptıklarım daha hiçbir şeydi. Ama bunları koz olarak kullanmamda bir sakınca yok. Ayrıca, beni daha tanımıyorsun. Fakat merak etme, yakında tanıtacağım kendimi. "
Hah. Bu kız beni tanıdığını sanıyordu öyle mi? Göreceğiz bebeğim. İnan bana ben seni senden daha iyi tanıyorum. Benim adım Charlie Brown ise seni paramla bile sikerim.
Son attığım yumrukla kum torbası patlayıp kumların dökülüşünü izledim. Gözyaşlarımı silip daha sert kahkaha attım. Şu an ihtiyacım olan şey bir havlu. Ve sanırım müzik kutusunun orada bir tane olacaktı. Tam gidip alacaktım ki kulağıma sert ve uyarıcı bir tonda alkış sesleri gelmeye başladı. Kafamı yavaşça döndürdüğümde birini gördüm. Saçları dağınık, kirli sakallı, üstüne yapışan v yakalı siyah tshirtü ile belli olan kasları ve kulağındaki haç küpesi ile şu an beni cezp edip azdıran, ayrıca hayatımda gördüğüm en yakışıklı ve seksi erkek karşımda duruyordu. Bana bir yerden tanıdık geliyor ama nereden? Ayrıca buraya nasıl geldi? Soruları bir kenara bıraktım ve umursamaz bir tavırla havlumu almaya gittim. Fakat havlu yerinde yoktu. Kafamı kaldırıp duvara düz bir şekilde baktığımda o sesi duydum. O aksanlı sesi... Tanrı'nın sesini! Tanrım, cennette miyim? Hafif yamuk gülümsemesi ile konuşmaya başladı.
![](https://img.wattpad.com/cover/10356309-288-k325434.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zor Görev ♥ [KISA SÜRELİĞİNE ASKIDA]
Teen FictionÜç genç kız, Onları bekleyen zor bir görev. Ve tek bir seçim... Aşk mı? Ölüm mü? Onlar bu zor görevi başarabilecekler mi? Peki siz olsanız hangisini seçerdiniz? Üç genç kızın başına gelenleri anlatan ve ilk hikaye olan zor görev sürprizlerle sizler...