Gençler okuyanlardan rica ediyorum lütfen beğeniyorsanız yorumlarınızı bekliyorum.. bu bölümün çoğu kısmını yiğitten dinliyceksiniz. İnşallah beğenirsiniz... sizi seviyorummm
Arkamı dönüp 4 numaralı bakışımı attım Yiğit'e ve kapıdan içeri girdim.
Evet yavaş yavaş hayatım eski haline dönmeye başladı. mutluyum sadece mutluyum ve hep böyle kalmak istiyorum...
Yiğit:
Sabah uyandığımda Ela ile belki kahvaltı yaparız beraber diye evinin önüne geldim.nasıl olsa evden çıkacaktı.. beklemeye başladım.Zili çalamazdım. Çünkü ailesinden biri kapıyı açarsa, gazete çıkan haberlerden sonra beni Ela'nın yanında görnelerini istemiyorum. Beni elbet bi gün çok yakından tanıyacaklar zaten...
Evlerinin kapısı açıldı ve çıkan Ela'ydı. Ama bi tuhaftı. Ağlıyordu ve kapıyı çarpıp çıktı. Tam karşısında duruyordum.
"Ela!" dedim. Duymamazlıktan geldi. Çok sinirli görünüyordu.
"Ela b.. ben şey seni almaya gelmiştim. Ela.. beklesene Ela.." Beni duymuyordu bile. Hızlı adımlarla arabasına gidiyordu. Arabasının kilidini açtı. Kolundan tuttum.
"Ela, niye ağlıyorsun?noldu?"
"Yiğit sonra konuşalım,bırak kolumu!"
"Ela bu halde nasıl araba kullanacaksın? Bırak gideceğin yere ben götüreyim?"
"Yiğit! Bırak dedim."dedi. Sesi fazlasıyla sinirli çıkıyordu. Kolunu çekti arabasına bindi. Bende kendi arabama bindim. Takip etmeye başladım. Merak ediyordum. Çünkü gerçekten çok kötü görünüyordu. Arabasını çok hızlı kullanıyordu. Ona yetişmek için bende hızlandım. Fazlasıyla araba sollamaya çalışıyordu. Çok tehlikeli kullanıyordu. Karşıdan araba gelmesine rağmen önündeki arabayı sollamaya çalışıyordu. Karşıdan gelen arabaya aldırmadan önündeki arabanın yanına geçti. Karşıdaki arabanın kornası, benim kornam,Ela'yı izleyen bütün arabaların kornası birbirine karşıyordu. Bütün arabalar Ela'yı uyarmaya çalışırcasına kornaya basıyordu. Tanrım bu kız ne yapmaya çalışıyor? Ölecek!!
Ela'nın aniden fren yapmasıyla çıkan o tiz ses herkesin kulağını tırmaladı adeta.. Karşıdan gelen arabanında fren yapmasıyla burun buruna geldiler. Tabi , hanımefendinin korkusu yok,altındaki son model arabasına güveniyor. Züppe!
Ela elini pardon anlamında havaya kaldırdı ve tüm trafiği birbirine katmasını umursamadan köşeden hızla geçip yoluna devam etmeye başladı. Bende arkasından tabiki,onu o halde bırakamam. Toplam bir saatlik yolun sonunda bir evin önüne gelmiştik. Sahile karşı yalnız bir ev...
Ela arabasından inip eve girdi. Arkasından bende arabamı evinin önüne getirdim ve arabadan indim. İçerden Ela'nın çığlıkları geliyordu. Ardından da cam kırılma sesleri...
Hemen eve koştum. Ela ağlıyordu. Evin mutfağında ne var ne yoksa dökmüştü her şeyi. Hem ağlıyordu hemde dolapları tekmeliyordu. Kafasını kaldırıp beni görünce
"Yy..yiğit sen..?"
"Ela özür dilerim seni öyle bırakamazdım." bu söylediklerimi duyduğundan bile emin değilim. Nefret kusarcasına bağırıyor, önünde ne varsa fırlatmaya devam ediyordu. Yanına gittim. Titreyen ellerinden tuttum.
"Ela , lütfen bi sakin ol!"dedim.
"Yiğit gider misin yalnız kalmak istiyorum."
"Ama Ela.."
"Yiğit git yoksa kalbini kıracağım,git!"
"Ela kıracaksan kır kalbimi, seni bu halde nasıl yalnız bırakabilirim?"dedim.
Ağlaması daha da şiddetlendi. Yere çömdü. Saçlarını ellerinin arasına alıp kafasını bacaklarının üzerine gömdü. Bende yanına oturup sırtımı duvara yasladım. Bi süre sinirinin yatışmasını bekledim.
"Konuşacak biri istersen bana anlatabilirsin,ben seni dinlerim."
"Benimle susacak biri istiyorum..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bi gün
RomanceBabasının intikamını alacağı o "Bİ GÜN"ü bekleyen bir çocuk kalbi ve yıllar sonra hedefine adım adım yaklaşan bir yiğit.." "Sevmediğin birine asla "seni seviyorum" deme.. İçinde olmayan duygulardan var'mış gibi söz etme.. Kimsenin hayatına kalbini...