21. Bölüm "oyun başlasın!"

167 11 8
                                    

Gençler yb biraz gecikti. Özür dilerim. Voteler çok düşük. Biraz destek bekliyorum. Böyle az oylarla gidersek hikaye kısa bitecek gibi...

Bu bölüm biraz Yiğit'le Ela açısından farklı oldu. Beğenmenizi umuyorum. Voteler ve yorumlarınızı bekliyorum..

Yanılmışım...

Üçümüzde birbirimize bakarken burda olmamın ne kadar saçma olduğunu düşündüm... Ben onun yanına biraz olsun kafamdakilerdem kurtulabilmek için geliyorum. Ama görüyorumki beyefendi çok meşgul... Bana verdiği sözü yerine getirebilecek vakti yok... Hep yanımda olacakmış (!). Yarışta ne kadar kötü olduğumu görmesine rağmen yanıma bile gelmedi. Merak bile etmemişken ben onun yanına geliyorum konuşmaya. Gerizekalı gibi... Eski Ela gibi olmalıyım. Sorunlarını kendi başına halleden; kimseye mutsuzluğunu belli etmeyen Ela...

Yiğit'in yüzüne bakarken bir şey söylemem gerektiğinin farkına vardım.

"Ş-şey pardon b-ben yanlış bi zamanda geldim galiba. Özür dilerim..."deyip arkamı döndüm. Arabama ilerlerken yiğit omzundaki tişörtü giymeye çalışarak arkamdan koşuyordu.

"Ela!..Ela.."deyip kolumdan yakalayıp kendine döndürdü beni.

"Ela yanlış anladd.."

"Yiğit tamam bi açıklama yapmana gerek yok!"

"Ela.. Yanlış bişey yok ortada cidden yanlış anladın..."dedi ve yanıma geldiğinden beri tutmaya çalıştığı gülüşü daha bir arttı. Ne yani çok mu komik şu an yaşadıklarımız! Ben niye gülmüyorum acaba!

"Şu an yaşadıklarımızın neresi komik? Seninle konuşmaya geliyorum kapıyı yarı çıplak bi kız açıyor. Neresi komik bunun ha?... Çekil ya sinirlerimi bozuyorsun!"deyip arabamın kapısını açtım.

"Ela.."dedi ve devamını söyleyemeden kahkahalarla gülmeye başladı. Çok fena sinirimi bozmaya başladı gerizekalı. Normal bir insan böyle bi durumda ne bahane uyduracağını düşünür ama yok yiğit bey beni sinir etmeden rahat edemez şimdi...

"Hahahha Ela o benim hahaha k-kardeşim..."

Duyduklarımla başımdan aşağı kaynar sular dökülmeye başladı. Utancımdan yerin dibine girmeyi bile düşündüm.

"N-Ne kardeşin mi?"

Hala gülüyordu ama bu sefer bana gülmekte ne kadar haklı olduğunu bildiğim için kızamadım. Gerizekalı gibi davrandım inanamıyorum...

"Gülme!!"deyince kahkahasını daha bir arttırdı.

"Yaa gülmeseneee sen beni öyle görsen sende yanlış anlardın! Öyle bitanem falan!"

"Ama ben kardeşime hep bitanem derim ki.."dedi ve gülmemek için dudağını ısırdı. Arabamın kapısını kapatıp belimden hafif tutarak yürüyelim istersen demeyi ima etti.

Yolda ilerlemeye başlamıştık.

"Yarışta bi anda durup sonra gittin herkes seni merak etti. Arayamadım da numaram yoktu. Bişey mi oldu?"deyince kendi durumum aklıma geldi. Hena..Babam...Annem...

"Şşey ben..ben buldum babamın yeni ailesini..."

"Ne? Kimmiş?"

"Bunu söylemek o kadar zor ki yiğit..yani herkes olabilirdi ama o.. Onun olması canımı çok acıttı.. Babamın kızı Hena Taçlıymış.."deyip yiğite sarıldım.Şaşırmıştı. Bunu kabullenmek çok zor çook..

"Ela ne diyeceğimi bilemiyorum. O kız başından beri bu yüzden mi sana karşı hep gıcıktı? Gazete haberlerinden sonra falan sana söyledikleri..inanamıyorum.."

Bi günHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin