Bölüm şarkısı: Shakira-La La La. Şarkı Multimedyada var.
Sonunda hastanenin 'hijyenik' kokusundan kurtulmuştum. Ben de iyilieştiğime değil kokudan kurtulduğuma seviniyorum asdfgh.
Hastaneden dışarı adımımı atınca "özgürlüğğğk" diye bağırasım var ama bu sefer de akıl hastanesine sokarlar. Oradan hiç çıkamam.
Dün akşamki kendime sinirlenmelerim ve utanıp kıpkırmızı kesilmemden sonra şimdi Rüzgar'ın yüzüne bile bakamıyorum.
Şu anda Sevim teyze işlemleri yapıyor. Hadi hayırlısı. Yaşlı teyzelere benzedim.
Uzun -ve mide bulandırıcı- bir araba yolculuğundan sonra sonunda eve gelmiştik.
Bildiğin kendimi odaya attım. O kadar zamandır hastanedeydim ama kimse benim uyumamı engelleyemez!
Tam yatağa uçacakken aklıma sırtımdaki korse geldi. İçimden Demir'e pic smile yaptım. Sırtım yamulduğundan beri sert yatakta yada çekyatta yatmam yasaktı. Sonuç olarak, Demir'le yatakları değiştirmiştik.
Yarın okul vardı zaten. Bir hafta kaynatmıştım. -oley!- ama artık geri dönmenin vakti gelmişti. İçimden kocaman bir nayır, nolamaz! Çektikten sonra yatıp uyudum.
-
Kafama uçan yastıkla uyandım.
"Beş dakika daha..."
Tam anne diyecekken kendi evimde olamdığımı hatırlayıp ayağa fırladım.
"Ne yastık fırlatıyorsun ya!" Anlaşılan bugün sol tarafımdan kalkmışım. Hatta henüz kalkabilmiş değilim.
"Geç kaldın." Tabii ya. Bugün okul vardı.
Hemen banyoya girip hazırlandım.
"Kahvaltı?" Diye sorduğumda,
"Onu geç kalmadan önce düşünecektin." Dedi.
Pislik! Açım lan ben!
Böylece aç bil aç okula doğru gitmeye başladık. Sessizliği bozmak için
"Çok harika bir uyandırma stilin var" dedim
"Öyledir" pic smile yaptı.
"Kendini de öyle mi uyandırıyorsun?" Tamam, laf sokmayı başaramamıştım. Bayağı aptalca oldu.
O da bunu fark etmiş ki, yolun devamında hiç konuşmadı.
-
Okulu özlememin tek nedeni arkadaşlarımdı. Yoksa kim okulu özler ki? Okula girdiğim anda Rüzgar'ı satıp Mia ve Ece'nin yanına gittim. En yakın arkadaşlarımdılar. Ve hastanede geçirdiğim bir haftada onları deliler gibi özlemiştim.
"Aşkılarığğğğ!" Biz hep birbirimize böyle sesleniriz. Yani, en azından ben. Çünkü benim aşk hayatı sıfır.
Umutsuz okul kızları bölüm bin beş yüz
Üçümüz birbirimize doğru koşunca çarpıştık. Genellikle hep böyle olur ama benim sırtım ağrıyor!
"Hayvan! Öküz sürüsü!" Diye bağırınca ben de dahil hepimiz gülmeye başladık. İnsanlar anormalmişiz gibi baktı. E öyleyiz hani!
Eğer arkadaşlarım olmasaydı okulu terk ederdim. Gidebildiğim kadar uzağa gidip, en yüksek tepeden kendimi aşağı atardım. Yani beni hayata bağlayan tek şey arkadaşlarım ve beni çok takmayan ailem.
Dersin başlamasına 15 dk olduğundan benim dolabın önüne oturup dedikodu alanını kurduk. Sınav günleri dışında her sabah toplanırız. Örf adettir bizim için. Sınav olduğu günlerse sınava çalışırız haliyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ara Sokak (ASKIDA)
Teen FictionHani bazen dersiniz ya 'daha kötüsü olamaz' İşte ben de öyle diyordum. Taa ki, o sabaha kadar Hayatım hiçbir zaman eskisi gibi olamayacaktı. Zaten berbat olan eski hayatım gibi. Umutsuz bir aşk... Kalpsiz bir yürek... Zorunlu hayat... Kısıtlı sevgi...