#barlas yangın
#mavi gri- ben sende yandınÖnceki bölüm medyalarına bakarmısınız lütfen kız karakter değişti.
○○○○
Gözlerim yerdeki siyah beyaz şeritli halının üzerinde turluyordu.
Dikkatim önümdeki halı üzerinde gibi gözükse de kafamın içinde dönüp dolaşanlar sanki görüşümü bulanıklaştırıyordu.
Neden buradaydım? Şu an nihalle birlikte eve dönüş yolunda,hatta ve hatta o ev dediğim ama şeytan yuvasından farkı olmayan yerde olmalıydım.
Yüzümün ortasına yapışan şeylerle irkildim ama sesimi çıkarmadım.
"Hızlı ol! Giyin ve içeri gel!" Uyarı dolu bir sesle konuşan çocuğu dikkatle süzdüm ve onayladığım a dair hiç bir tepki vermedim.
Buna sinirlendiğine emin olsamda ses çıkarmadım.
"Ben bişey söylediğimde ya da sorduğumda bana cevap vereceksin." Yanıma gelip kolumu tutarak söylediği bu cümleler gram korkmama neden olmamıştı. Dik dik yüzüne baktım ve gözlerimi alayla devirdim. Umurumda mı sanıyordu? Çok güzel susardım. Susar ve onu delirtirdim. Konuşursam sustururdu çünkü.
"Lanet olsun!"kendi kendine söylenerek odadan dışarı çıkan çocuğa arkasından bir süre baktım ve yüzüme attıklarını alıp giymeye başladım.
Siyah v yakalı bir bluz ve siyah bir tayttı. Tişört fazla rahatsız ediciydi lakin o kıza ait olduğu her halinden belliydi.
Getirdiği patik çorapları da ayağıma geçirdim ve saçlarımı tepeden bağlayarak odadan çıktım.
İçeri doğru ilerledim ve kimsenin yüzüne bakmadan tek boş yer olan kumral saçlı çocuğun yanına oturdum.
"Şimdi , bana her şeyi baştan anlat. Amacın neydi? Senden yalan değil doğruları bekliyorum. " artık kaçırılmış psikolojisinde değildim. Zaten normal bir hayat yaşamadığım için ölsem de ses çıkarmazdım. Her şeye okeydim ama yalancı muamelesi görmek beni delirtiyordu.
"Biliyomusun, sürekli tekrar etmeyi sevmem." Odadaki kimse benden bu çıkışı beklemiyor olacak ki , gözlerinden saniyelik geçen o şaşkın ifadeyi anında yakalamıştım. Kimden korkmam gerekiyordu. Tanrıdan başka kimseden korkum yoktu benim.
"Fazla terssin." Kızın konuşmasıyla bakışlarımı ona çevirdim.ne bekliyordu. Canım cicim mi? Su an fazlasıyla sinirliydim. Her an öfkemi boş yapma diyerek bu kızdan çıkarabilirdim.
"Zorla tutulduğum bir evde canım cicimcilik mi oynamamı bekliyorsun?" Yanımdaki kumral saçlı çocuk gerilimi fark etmiş olmalı ki boğazını temizledi.
"Bak armina, biz sandığın gibi insanlar değiliz. O adamın ölmesi değildi amacımız sadece ufak bir kesikle korku vermekti ,Ama senin neden orda olduğunu bilmek bizim için çok önemli." Gözlerimi devirdim ve bakışlarımı ellerime indirdim. Aptallar. Ufak bir kesikmiş. Sanki hayvan kesiyolarlar. Rahatlıkları fazla sinir bozucu.
"Size son kez anlatıyorum. Sizin için önemli olan şeyler umurumda değil. O bir candı. Tanrının verdiği canı alıp almamak yine onun bileceği iştir. Arkadaşımla bara gelmiştim ve ordan çıktığımı fark etmesin diye arka kapıdan kaçtım. Caddeye çıkan yolu bulamayıncada karşıma çıkan ilk kişiden yardım isteyecektim. Ve karşıma bu demirli çıktı. Telefonumla onu felanda çekmiyordum. Hat Çekmiyordu ve sinyalin çekmesi için yukarı tutuyordum." Gerçek bunlardı. Ne bir eksik ne bir fazla. Tanımadığım bu insanlara yalan borcum yoktu , demirli öne doğru eğildi ciddiyetle yüzümü inceledi. Tek kaşımı kaldırdım ve 'Hayırdır der gibi yüzüne baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIRLAR DÖNGÜSÜ
Teen Fiction"Elim kalbine değse, acır mı canın? Hayır diyeceksin ama Elim senin kalbinde. Her geçen gün biraz daha acıyorsun. Her geçen gün çok fazla ölüyorsun." "Her geçen gün senin kalbinden can buluyorum ve bu hiç doğru gelmiyor. Alnına dayadığım bu silah v...