hinata, otomatik olarak gelen müşterisine "hoş geldiniz." dedi. kageyama'yı görmesiyle kendini düzeltti. gülümsedi ve "hoş geldin." dedi.
ilgilendiği çiçeği bir kenara bıraktı ve ona döndü "ne isterdin?"
"sarı akasya çiçeği istiyorum."
"ah," eldivenlerini çıkardı. "arka tarafa gideceğim bana biraz zaman verir misin?" kageyama başını salladı ve hinata gelene kadar bekledi, o sırada oldukça aşina olduğu dükkanı inceliyordu. hinata eli boş döndü, mutsuz görünüyordu. "üzgünüm, uzun zamandır alınmadığı için elimizde yok."
kageyama "sorun değil." dedi. hinata asık suratını sergilemeye devam ettiği için kageyama gülümsedi, hinata'nın nadir görünen mutsuz hâlini sevmiyordu. kageyama çok gülümsemediği için hinata hem şaşkın hem de mutluydu.
"kimin platonik aşığısın?"
kageyama anlamamazlıktan geldi. "anlamadım?"
"sarı akasya karşılıksız aşk anlamına gelir." kageyama tepki vermedi. "platonik olduğun biri vardır ve ona vereceksindir diye düşünmüştüm."
"yok," kageyama vermek istediği mesajın anlaşılmasını ummuştu. "çiçeklerin anlamlarıyla pek ilgilenmiyorum."
"sen sadece kendileriyle ilgilenenlerdensin yani?"
"evet." başka bir müşteri geldi, kageyama küçük bir veda ile çiçekçiyi terk etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gorgeous ⎯ kagehina
Fanfiction• uyarı: YEME BOZUKLUĞU kageyama her gün aynı çiçekçiye gidiyordur.