"hoş geldiniz!" hinata, ilgilendiği müşterisine rağmen kageyama'ya selam vermişti. "geçen geldiğimde bir eşyamı düşürmüşüm." etrafına baktı. "rahatsız etmeden ona bakıp çıkacağım."
"tabii!" kageyama'nın düşük modu hiçbir zaman onunkini düşürmüyordu. karşısındaki kadına döndü ve bir süre daha konuştular. hinata böyleydi; arkadaşı olmayan birine karşı bile çok samimi olabilirdi. her zaman herkes tarafından saygı duyulur ve sevilirdi. müşterilerine çok sıcak davranırdı ve bu herkesin hoşuna giderdi.
kageyama düşürdüğü bilekliği aramaya başladı. onu nasıl düşürdüğünü anlayamamıştı ama onun için çok önemliydi. küçük olan dükkanı çabucak araştırmıştı fakat bileklikten iz yoktu. hinata müşterisi ile sohbetini sonlandırmış, müşteri ödemesini yapmıştı. kadın çıktıktan sonra hinata, derin derin düşünen kageyama'ya döndü.
"nasıl yardımcı olabilirim?" o an çok stresli olduğundan gülümsemesi ilk defa kageyama'ya iyi gelmedi.
"bilekliğimi arıyorum, siyah ve üstünde gri bir ateş sembolü var. sade bir şey." bir süre daha arasalar da bir sonuca ulaşamadılar.
"siyah olduğu için bulmak zor olabilir. burada sadece ben çalışıyorum, o yüzden başka bir satıcının alma ihtimali de yok."
kageyama, bilekliği aramaktan hinata'yı hiç düşünmediğini fark etti. "zahmet oldu, ben sonra tekrar gelirim." kapıdan çıkmak üzereyken hinata onu durdurdu.
"ben belki daha sonra bulurum. numaranızı alayım ve bulursam size haber vereyim, olur mu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gorgeous ⎯ kagehina
Fanfic• uyarı: YEME BOZUKLUĞU kageyama her gün aynı çiçekçiye gidiyordur.