8. Bölüm: Çerçeve

9 1 0
                                    

Dianna'nın Ağzından

''Bir sorun mu var?'' diye sordum Nathan ve Akira'nın karşısına geçerek.

Tam Nathan, ''Bir sorun yok-'' diye söze başlıyordu ki Akira bacağıyla ona vurarak onu durdurdu, ''Son zamanlarda garip davranıyorsun Dianna,'' dedi endişeli bir ses tonuyla, ''Buluşmalara gelmiyorsun hep işim çıktı ya da işim var gelemem diyorsun.'' Gözlerinin önüne düşmüş siyah saçlarını kulağının arkasına alırken devam etti, ''Artık bizimle takılmak istemediğini düşünmeye başladık.''

Akira son sözleri kısık bir sesle söylemişti, benim onlardan sıkılma ihtimalimi düşünmek ona baya acı vermiş gibi görünüyordu.

Nathan'a baktığımda onun da suratının düşük olduğunu fark ettim, sanki diyeceklerimden korkuyor gibi bir hali vardı. Bakışlarımız kesiştiğinde gözlerini başka tarafa doğru çevirdi.

Derste Akira bana tenefüste bahçeye çıkmamı, benimle konuşmaları gerektiklerini söylediğinde dersin geri kalanında bir türlü konsantre olamamıştım.

Aklımdan bir sürü şey geçmişti, benim ne işe bulaştığımı bildiklerini düşünmüştüm.

Derin bir nefes alarak onların karşısındaki banka oturdum, nedenin bu olması ben hem rahatlatmış hem de üzmüştü.

''Akira, Nathan,'' dedim onların bana bakmasını sağlayarak, ''Tabiki de sizden sıkılmadım, böyle bir ihtimalin olacağını düşünmeniz bile saçma.''

Nathan'ın yüzünden bir rahatlama ifadesi geçse de, Akira tatmin olmuşa benzemiyordu.

''Ama son zamanlardaki davranışlarıma bakılırsa, böyle bir şey düşündüğünüz için de sizi suçlayamam,'' dedim diğer yandan olayı nasıl açıklayacağımı düşünürken, ''Ailemde bazı sorunlar oluyor ve ben-''

Gözlerimi etrafımızdan geçen insanlara çevirdim, onlara istemesem de yalan söylemek zorundaydım.

''Ben bu size söyleyemem...''

Onaların tepkisine bakmak için bile yüzümü çeviremedim, yalan söylemekten nefret ediyordum özellikle de en yakın arkadaşlarıma.

''B-ben bunu bilmiyordum özür dilerim Dianna,'' diye konuşmaya başlayınca Akira sesindeki suçluluk duygusu ona bakmamı sağladı.

''Biz bunu bilmiyorduk,'' diye düzeltti Nathan Akira'yı ve Akira ona şaşkın bir şekilde bakarken konuşmaya devam etti, ''Ama lütfen bizi böyle dışlama, sonuçta en yakın arakadaşlar değil miyiz? Zor durumlarda bizden kaçmak yerine bizden yardım istemen gerekir değil mi?''

Nathan'ın ciddi ifadesi karşısında şaşkınlığımı gizleyememiştim. Akira'ya baktığımda onun da aynı durumda olduğunu gördüm.

''Evet haklısın Nathan özür dilerim,'' diyebildim en sonunda keşke onlara gerçeği söyleyebilmiş olmayı dileyerek.

''Ah tamam o zaman her şey çözüldü!'' dedi Nathan oturduğu yerden kalkıp benim yanıma geçerek.

Akira da hafif bir tebessümle yanıma geldi ve kolunu benim kolumu geçirip kendini bana yasladı, ''Bir daha birbirimizden hiçbir şey saklamayalım, tamam mı?'' dedi başını omzuma koyarken.

Nathan daha deminki ciddiliğini tamamen kaybetmişti, o, ''Tamamdır!'' derken ben de kendimi zorlayarak, ''Tamam,'' dedim.

İşte yine onlara yalan söylemiştim.

Akira bana yasladığı başını kaldırıarak, ''O zaman okul çıkışı dondurmacıya gidelim mi?'' diye sorunca bu sefer onlara hayır diyemeyeceğimi fark ettim, "Tamam gidelim."

7Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin