Ya bu nasıl minnoş bir gif :3
Muna ve Jungkook geldiğinde ikisi de birbirinden uzak bir şekilde yürüyordu. Muna kolumdan tutup çekiştirdi
"Kalk Danbi hadi."
Bana hüzünlüce veda eden 4 çocuğa, umursamayan Yoongi'ye, gözlerini kocaman açıp transa girmiş Jungkook'a ve geldiğimden beri bir kelime eden Jimin'e el salladım. Doğal olarak geri el sallayanlar sadece Hoseok, Namjoon, Jin ve Tae olmuştu.
Muna'ya döndüğümde bir kelime bile etmeden kafasını sıraya gömdü. Şaşkınca ona bakakaldım. Jungkook'a baktığımda hâlâ aynı yere odaklı kaldığını gördüm. Ne olmuştu öyle?
"Muna, neler oluyor?"
Muna salak bir gülümsemeyle bana döndü
"Ona söyledim."
Şimdi daha da şaşırmıştım.
"Eee?"
Sonra suratı bir daha düştü
"Söylediğimden beri aynı yüz ifadesiyle."
Merakla baktım. Jimin'i orda olmadığını fark etmiştim.
"İnme falan mı indi ki?"
Muna bana göz devirdi ve ayağa kalktı
"Hoca gelirse karnı ağrıdığı için tuvalette dersin."
Kafamla onayladım, Muna yavaşça yanımdan kalktı. Ben de hoca gelene kadar kafamı sıraya koymaya karar verdim. Bir kaç takırtı ve bana sertçe çarpan beden kafamı tekrar kaldırmama sebep oldu. Jimin yerde bana mahçup bir şekilde bakıyor arkasında duran Taehyung başta olmak üzere diğerleri var gücüyle kahkahalarla gülüyordu. Jimin kalktı ve özür dilemek anacıyla eğildi ben de hafifçe gülümsedim
"Bir şeyin yok değil mi? Sert düştün."
Jimin gözlerini kısarak kocaman gülümsedi, gülümserken gerçekten güzel gözüküyordu.
"Sen düşüşümü yumuşattın."
Hafifçe güldüm Jimin bir kez daha eğilerek Tae'nin omzuna vura vura yürümeye başladı. Hoca girmeden bir kaç saniye önce Muna girdi ve yanıma oturdu. Yan gözle Jungkook'a baktığını görünce gülümsemeden edemedim. Telefonumdan gelen titreme sesi irkilmeme sebep olurken Muna'nın da dikkatini çekmiştim.
Gizli Numara: Gülümsemen o kadar güzel ki, saatlerce bakasın geliyor sen gülümserken.
Gizli Numara: Ama o gülümsemeyi hep başkalarına layık görüyorsun.
Gizli Numara: Beni ne zaman layık göreceksin?
Geri mesaj atamadığım için sadece etrafıma bakınmakta yetinmiştim. Sınıfı icelediğimde uyuyan Jimin ve Yoongi, defterine bir şeyler karalayan Jungkook ve dersi dinlemeye çalışan ama kendisini bir anda gülerken bulan Tae ve yanımda tırnaklarını törpüleyen Muna dışında sınıf gayet normaldi.
"Hiç aklına biri gelmiyor mu?"
Kafamı iki yana salladım. Muna törpüsünü bıraktı tırnaklarını incelerken konuştu, tırnaklarını uzatmayı seviyordu.
"Bulduğunda ne yapacaksın peki?"
Omuz silktim
"Teşekkür ederim muhtemelen."
Hayretle bana baktı
"Bu mu yani?"
Biraz yüksek sesli söylediği için hoca ve bir kaç kişi, Jungkook da dahil, bize odaklanmıştı
"Kızlar konuşmaya devam edecekseniz sizi dışarı dışarı atmam gerekecek."
Elimi ağzımda fermuar varmış gibi kullanıp havaya kaldırdım.
"Hatta atayım, lütfen Jimin ve Yoongi'yi de beraberinizde alın."
Namjoon önündeki Jimin'i dürttüğünde gri saçları darmadağın olmuş bir şekilde kalktı hocaya hafifçe gülümserken Muna ve ben ne yapacağımızı bilemez bir şekilde bakıyorduk.
"Jimin arkadaşını da uyandır, uyuyacaksanız dışarda uyuyun."
Jimin Yoongi'yi dürttüğünde zorla da olsa uyanmıştı.
"Şimdi dersimi yeterince sabote ettiniz, çıkın lütfen."
Yoongi ve Jimin birbirine bakarken hoca tahtaya elindeki çubukla vurdu
"Hadi hadi! Kızlar sizde!"
Muna ve ben hızla kalktık ve kapıya doğru yöneldik, Jimin ve Yoongi de arkamızdan gelmişti. Dışarıya çıktığımızda Yoongi uykudan daha da küçülen gözleriyle bizi inceledi ve kaşlarını çattı
"Sizi niye attı bu bunak?"
Sinirle Muna'ya döndüm
"Onun yüzünden."
Yoongi kafasıyla onayladı ve nöbetçi öğretmen sandalyesine kıvrıldı. Jimin ise öylece bizi izliyordu, biraz daha öyle kaldıktan sonra gülümsedi
"Eh, madem atıldık kantine gitmeye ne dersiniz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stalker |PJM|
FanfictionHerkesin kötü zamanlarında onu koruyan bir koruyucu meleği vardır. Benim koruyucu meleğim de oydu. To: @ciellyoung