Stalker |PJM|

Seventeen

Eve gittiğimde Muna'yı kirli sepetinde saklanmış bir halde bulmak düşündüğüm son şeydi. Bazen bu kızı anlamakta güçlük çekiyordum.

"Muna, istediğin kadar kaç yine de işin aslını öğreneceğim. Gerekirse Jungkook'a sorarım..."

Muna bir anda önüme çıkınca korkuyla sıçradım.

"Olmaz, ona sorarsan utanırım. Şey, tamam, anlatıyorum."

Ellerimi göğüsümde birleştirdim ve kaşlarını havaya kaldırdım

"Dinliyorum."

"Şey aslında ben ondan hoşlandığımı söyledim ve Jungkook uzun bir süre şoktan çıkamadı falan sonrası çok ani oldu ben de bilmiyorum cidden."

Gözlerimi devirdim ve fazla uzatmayarak odama gittim. Uzun süredir günleri takip etmiyordum ve yarın doğum günüm olduğu bile yeni aklıma geliyordu.

"Bir yıl daha mı yaşlanacağım?"

Kendi kendime kıkırdayıp yatağa kendimi attım. Birkaç saat sonra yeni yaşıma girecek olmama rağmen oldukça normal hissediyordum. Telefonumu kurcalayıp biraz fanfic okurken uzaklara dalıp gitmiştim. Camdan gelen "tık tık" sesiyle irkilip elimdeki telefonu yere düşürürken telefondan özür dileyerek onu yerden aldım ve camı açtım. Önümde duran kibrit kutusu ve notla gülümsemeden edemedim.

Şanslısın ki seni izleyen bir göz var. Ve bu göz sana bir dilek hakkı sunuyor. Bugün lamba cinin benim, dile benden ne dilersen! ㅋㅋ

Dileğini bir post-it ile cama bırak ve kibrit yakıp muma dileğini üfle! Yoksa cin dileğini gerçekleştirmez!

Gülümseyerek elime post-it aldım ve hızlıca dileğimi yazdım.

Kahramanımı maskesiz görebilir miyim, sevgili cin?

Gülümsemem yüzümden silinmezken kibrit kutusunu açtım ve içinden çıkan küçük mumla kibriti aldım. Kibritle mumu yakıp gözlerimi yumdum ve aynı dileği muma dileyerek üfledim.

"Umarım bunu da gerçekleştirirsin."

Notumu pencerenin önüne bıraktım ve iç çekerek gizli meleğimden işaret bekledim.