=8=

71 2 0
                                    


hiç yemediğim simidimin son parçasınıda martılara attım gözlerimden akan son yaşıda elimin tersiyle yok ettim ve hayata birkez daha sövdüm yine bana yapmıştı yapacağını ben bu hayatta sadece 1 kadın sevdim oda annem ve bu kızın belkide sevdiğim 2. ve son kız olacağını hayal etmiştim ama sanırım hata bendeydi çünkü onu tanımadan ve sadece 2 kez görmeme rağmen büyük hayaller kurmuştum onunla açıkçası yani özetle ''bunlar sadece benim kendi kendime kurduğum hayallerdi'' ama bana tek koyan o değildi asansörün kapısı açıldığında beni kimsenin görmeyişi yada kimsenin bir 'nasılsın?' diye sormayışıda yakıyordu canımı annem yada serkan olsa sorardı buna adım kadar emindim ama onlarda yoktu bana neden denizi bu kadar çok seviyorsun diye sorduklarında kimseye cevap vermezdim ama denizi BENiM KURDUĞUM HAYALLERİ İNSANLAR YIKINCA DENİZ O KIRIKLIKLARI ALIP BAŞKA KIYILARA VURUYOR BELKİDE YOK EDİYOR BANA TEKRAR YENİ UMUTLAR VERİYOR MAVİ UMUTLAR...

belkide sırf bu yüzden kızmalıyım denize belkide sırf bu yüzden sevmemeliyim onu bana sürekli yeni umutlar verdiği için onu terk etmeliyim ama 1.si ben hayatımda kimseyi terketmedim,terketmem zaten terkedememde 2.si ise belkide umut olmasa bu hayat çekilmez ama olmassada kırılmassın kırılacak bir hevesin kalmaz? beynimdeki o karmaşayı ve yüzlerce soruyu denizin kokusunu içime çekince sildim çünkü ben denizden asla vazgeçemeyeceğimi birdaha anladım. kendim toparlamaya karar verdim gözyaşlarımı sildim ve yüzüme adeta ustalaştığım şekilde sahte bir gülümseme yerleştirdim kalktım üstümü başımı düzelttim ve hastahaneye doğru geri gittim serkanın odasına çıktığımda serkan hala aynı yatıyordu ama yanında defne vardı sanırım onun  mesai saati başlamıştı,gözlerim sadece sevdayı arıyordu birde o adamı engel olamıyordum kendime ama onu merak ediyordum serkan beni görünce

-oğlum noldu asansördemi kaldınız öyle söylediler bana

-evet dedim ve birden ayaklandı 

-noldu?,birşeyin varmı?,bir yerine birşey oldumu?,nerdeydin şimdiye kadar?

-merak etme otur sen yok birşeyim

-doğru söyle

-gerçekten yok

-nerdeydin?

-biraz sahile gittim

-oğlum manyakmısın ne işin vardı sahilde?

-off serkan beni bilmiyormuş gibi konuşma bilirsin kafam estimi giderim sahile, sahile gitmem için neden gerekmez

-bilmemmi bilmemmi benide sürüklerdin peşinden hep fırça yerdik senin yüzünden haberde vermiyordun kaçıp gidiyorduk daha küçücükken

-izin alsak verirlermiydi?

-hayır

-o zaman iyi yapmışız

-bencede 

yanına gidip sımsıkı sarıldım gözlerim doldu ama akmaması için öyle bir mücadele verdim ki akmaya cesaret edemedi ama ağlamama sebebim ''erkek adam ağlamaz' klişesi değil zaten bu sözü kim dediyse allah onun bin türlü belasını versin çünkü erkeklerde ağlar hemde öyle ağlar ki kimsenin yüreği kaldıramaz şahsen ben Annesi yada başka bir sevdiği ölünce,zarar görünce,üzülünce,yıpranınca ağlamayan bir erkeğe adam demem.

benim ağlamama sebebim bu klişe değil fakat insanların gözü önünde ağlamayı sevmem ve ağlasam serkan hem üzülür hem başımın etini yer kimseyle konuşacak halim yok yeteri kadar sarıldığımda geri çekildim bana çekilmeden hemen önce

-geldi bak geldi diyerek güldü bende ona yalandan gülümsedim içim kan ağlarken gülümsemeyi iyi bilirim bunu babamdan dayak yediğim günlerin sabahı,sokakta oynarken düşüp dizlerimi kanattığımda annemin görmemesi için odaya çıkarken ve serkanın annesini özleyip omzumda ağladığı gecelerin sabahı gibi birçok günde yaptım ama keşke şu andada en büyük acım kanayan dizlerimi annemden saklamaya çalışırkenki acım kadar küçük olsaydı,olsaydıda bunlar yaşanmasaydı.

serkana defne 

-taburcu olabilirsiniz deyince

-ama hala çok acıyor

-mümkün değil serkan bey alçıda şu an hissedemessiniz bile dedi bende kıza daha fazla rezil olmamamız için 

-biz gideriz defne hanım dedim ve serkanı oturduğu yerden doğrultup 

-hadi gidiyoruz dedim

-ya ara... diye söze girince ağzını kapatıp

-gidiyoruz serkan dedim bir 'offf' çekti ve kalktı beraber bir taxiye bindik ve evin önünde indik serkan hemen içeri girip koltuğa uzandı ve televizyonu son ses açtı mutfaktan annem söylenerek geldi

-size şunun sesini kısmayı bir öğretemedim siz şimdi böyleyseniz yaşlılığınız hiç çekilmez haa dedi ama serkanın kolunu görünce hemen yanına koşup

-oğlum noldu koluna , birisi birşeymi yaptı ,söyle kim yaptı , ne zaman oldu bu ,acıyormu oğluşum diyerek kafasından öptü

-yok yok kimse birşey yapmadı acımıyor diye serkan anneme cevap verirken ben odama çıktım annemde beni farketmemişti ama serkanın kolundan dolayı yani umursamadığından değil en azından bunu biliyorum ve bu bana yetiyor yatağıma uzandım ve kulaklığımı takıp elime komidinimin üzerindeki kitabımı aldım bir satırında şey diyordu 

''ONU BUNU BOŞVERİN İYİKİ EVDEN ÇIKARKEN ARKAMIZDAN DUA EDECEK BİR ANNEMİZ VAR YA OLMASA? NAPARDIK?'' 

işte bu satırı okuyunca bir kez daha şükrettim Allaha gözümden bir damla yaş süzüldü yastığıma 

kitabı geri kapattım hiç okuyasım gelmemişti tekrar komidine koydum ve müziğin sesini biraz daha açtım o sırada kapı açıldı kimseyle konuşmak istemediğim için hemen gözlerimi kapattım gelen annemdi beni öptü yavaşça sarstı ve

-arass oğlum yemek yemeyecekmisin kaç sattir açsın sen kahvaltıda yapmamışsınız dedi bende sanki yeni uyanmış gibi sersemce

-hayır anne aç değilim ben sonra yerim uykum var dedim ve arkamı döndüm annemde saçlarımdan öpüp çıktı bende gerçekten uyuklamaya başladım. 

-SEVDAM-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin