MERHABA CANLARIM...
Nasılsınız? Umarım hepiniz iyisinizdir. Bence sınavları biten herkes çok iyidir 🤗😍bu dönemki sınavlarım o kadar zordu ki soruların bu kadar kazık olacağını beklemiyordum. Gece gündüz çalıştığım halde ben böyleysem diğer çalışmayanları düşünemiyorum ve finalleri mayısa aldılar şurda ne kaldı ki 😣😥Neyse sonuçlarımız güzel gelir inşaAllah 🙄Uzun zamandır Saraç'ın ağzından yazıyordum bu bölümü Sare'nin ağzından yazdım 🤗
KEYİFLİ OKUMALAR 💕
SARE:
Kendimi daha fazla tutamadım arkamı Saraç'a döndüm ve alnımı soğuk duvara yasladım gözyaşlarımın yanağımdan aşağıya süzülmesine izin vermedim direk sert zemine düşmelerine izin verdim bu sefer. Tıpkı sırtıma her seferinde sert vurulan kemer gibi tek farkımız vardı onlar acımıyordu ama ben iliklerime kadar acıyordum ve en sonunda bayılıyordum.
Saraç'ın sesini duyunca biranda alnımı soğuk duvardan çekip hızlıca ona sarıldım ve hıçkırıklarım daha çok artmaya başladı. Beni sakinleştirmek için sırtımı sıvazlıyordu ama acıtmaktan korkuyor gibi varla yok arası elini hissediyordum. Erkek olarak İlk defa Atalay'dan başkasına sarılıyordum normalde bunun beni rahatsız etmesi lazımken kollarım aksine Saraç'ı hissetmek için daha çok sıkıyordu.
Oda arkamı sıvazlamayı bırakıp bana sarıldı ve daha çok bastırdı kendine. Keskin ve çoğu kez gergin olan çenesini başımın üstünde hissediyordum ondan kısa olduğum için. Yüzümü göğsüne gömdüm geçmişteki acılarımdan saklanmak için ona geçmişimin acıları dedim ama hala daha geleceğimde, şimdi de o acıları yaşıyorum. Her derinden nefes aldığımda parfümünün odunsu kokusundaki baskın tarçın kokusu beni rahatlatıyordu. Ciğerlerim onun bu kokusuna açmış gibi daha fazla istiyordu.
Bu kadar uzun sarılmama Saraç da şaşırmış olacak ki ellerini sırtımdan omuzlarıma çıkardı, kendini benden uzaklaştırdı ve yüzüme baktı.
'' Gerçekten güçsüz müyüm? '' dedim soruma anlam verememişti kaşları çatık bir şekilde bana baktı, yüzüme düşen saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdı.
Artık bu hareketlerine gittikçe daha çok şaşırıyordum sanki o beni tehdit etmemiş gibi sanki beni terslememiş umursamamış ve vurmamış gibi... Tek bir şey dönüyordu aklımda sırtımdaki morlukları gördükten sonra bana böyle iyi şekilde davranıyordu. Bana acıyordu basbayağı kendimi bu sebeplerden ondan çekmek istesem de her zaman onun yanında buluyorum.
'' hayır sen çok güçlüsün '' dedi kollarımı tutup ona bakmamı sağladı Saraç,
'' yalan konuşuyorsun! O gün öyle demiyordun? Sen güçsüzsün diye yüzüme yüzüme bağırıyordun Saraç '' dedim bağırarak ellerini kollarımdan ittirdim.
O zaman gerçekten bu söylediği kırmıştı beni babamın bana tokat atmasıyla kırık ayağımın üzerine düşmüştüm, evet... ama Saraç'ın gelip babamın yüzünü tanınmayacak kadar kan içinde bırakması ve bana '' güçlü değilsin kendini kandırmayı kes...'' demesiyle kendimi babamın tokadıyla düştüğüm yerden bin kat daha yerin dibine sokmuştu beni.
'' Evet, yine olsa yine bağırırdım orada yüzüne Sare, neden o adamdan şikâyetçi olmadın o adam kim ki sana el kaldırıyor! '' diye bağırdı yüzündeki gerginliği kendini daha çok belli etti gözleri her zaman sinirlendiği gibi koyulaşmıştı.
O adam kimiydi? O adamın babam olduğunu bilseydi kesinlikle onu orada öldürürdü ondan bu performansı bekliyordum ya da bana daha çok acıyacaktı içten içe.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOĞUK NEVALE
Ficción General" Mesafelerin sevmek için önemsiz olduğunu o mezar taşını öpünce anlıyorsunuz aslında... " Her şey Sare'nin o akşam ki merakıyla başladı ve Saraç'ın umursamaz tavrıyla devam etti. Oyunun içinde geçmişini bulacak olan Saraç her şeyden habersiz itmişt...