Bad Girl and Bad Boy Love (fanfiction)

19. Bölüm | Justin, Jazmyn and Jaxon

Kayalıklardan kalktık ve arabaya bindik. Bir daha ne olursa olsun sevdiklerime kötü davranmayacağım. Onu her şeyden çok seviyorum. Kötü davrandıktan sonra pişman oluyordum. Bundan sonra davranışlarımı düzelteceğim. Özellikle Justin’e karşı.

Arabadan indim. Justin'de indi. Hava çoktan kararmıştı. Justin bagajdan Victoria Secret poşetlerini aldı. Sonra içeriye girdik. Abim yanımıza geldi. ''Oha mağazayı satın almışsınız.'' Bir karışmasa olmaz. Salona baktığımda annemler buradaydı. Bende direk odama çıktım. Justin'de geliyordu. 

Odama girdim. Justin poşetleri yatağımın kenarına bıraktı. Ona döndüm ve ''Bu kadar anlayışlı bir sevgilim olduğu için çok şanslıyım.'' İki elini yanağıma koydu ve dudağımı öptü. ''Unut artık bugün yaşananları. Tek kelime daha edersen öldürürüm seni.'' dedi ama gülüyordu. Şakasına diyordu. ''Tanrım. Sanırım az önce söylediklerimi geri almalıyım. Hiçte anlayışlı değilsin.'' Gülerek söyledim. ''Sadece şaka yapıyordum. Gerçekten kafana takma. Ben yanındayım ve önümüzdeki bir altmış-yetmiş yıl kadar ayrılmamayı düşünüyorum.'' ''Ayrılmanı isteyen kim?'' Tekrar dudaklarımdan öptü. 

''Gitmeliyim.'' dedi. ''Neden? Biraz daha kalsan.'' ''Annemler çağırmıştı. Yarın gelirim gene.'' ''Peki.'' Yanağımdan öptü ve odamın kapısını açıp çıktı. 

Biraz önce okulların tam bir buçuk hafta sonra açılacağı kafama dank etti. Ne zaman kurtulacağım şu illetten bilmiyorum. Elena ve Liam evlendikten sonra açılacaktı. İyi bari. Odamda canım sıkıldığı için aşağı indim.

 ''Selam.'' dedim. Hepsi bana döndü ve ''Selam.'' dediler. Abimin yanına oturdum. Annem ve babam laptoptan bir şeylere bakıyorlardı. Abimde telefonu elinde kesin Mia'yla mesajlaşıyordu. Bende kumandayı elime aldım ve kanallarda zap yapmaya başladım. 

Ailecek asosyelliğin dibine vurmuştuk bu gece. Kimse birbiriyle konuşmuyor. Annem ve babam kendi aralarında iş hakkında konuşuyordu sadece. Bende sıkıldığım için odama çıkmaya karar verdim. ''İyi geceler.'' dedim. ''İyi geceler.'' dedi babam. ''İyi geceler kızım.'' bunu da annem dedi. Abimse bir şey demedi. Çünkü telefonuyla meşguldü. 

Merdivenleri çıktım ve odamın önüne geldim. Kapıyı açtım ve içeri girdim. Gözüme yatağımın kenarındaki poşetler takıldı. İçindekileri aldım ve dolabıma yerleştirmeye başladım.

Sonunda bittiğinde kendimi yatağa attım. Duvarımdaki kitaplığı görünce kitap okumak istedim. Ayağa kalktım ve devasa büyüklükteki kitaplığımın önünde durdum. Önceden okumaya başladığım Gece Evi Romanı'nın İhanet adlı kitabını okumak için aldım. Kitabı bayağı bir okumuştum ama devam etmeye vaktim yoktu. Bu seriyi çok seviyorum. Üstüme geceliğimi giydim ve yatağa girdim. Elime kitabımı aldım ve okumaya başladım. 

Uykumun geldiğini anladığımda kitabı yanımdaki komidinin üstüne koydum ve gece lambamı söndürdüm. Sonra da uykuya daldım.

SABAH

Mutlu bir şekilde gözlerimi açtım. Sanırım bugün çok enerjiğim. Sanki içimde hiç sıkıntı yok. Saate baktım. 11.50 Ne kadar çok uyumuşum ben. Hemen yatağımdan kalktım ve lavaboya gittim. 

İşimi hallettikten sonra odama tekrar girdim ve dolabımın önüne geçtim. Bir şeyler bulup üstüme geçirdim. Odamdan çıktım. Merdivenlerin başına geldim. Trabzanlardan inmeyi çok severim küçüklüğümden beri. Aşağı baktığımda abim merdivenlerden iniyordu. Trabzana oturdum ve aşağı doğru kaydım. ''Hey abiiii.'' dediğimde çoktan abimin sırtına atlamıştım. Refleksleri kuvvetliydi. Çünkü hemen tutmuştu. Kafamı kaldırdığımda beş çift göz bizi izliyordu. Bu kişiler; Justin, Pattie, Jeremy, annem ve babam. Ah ne güzel. Pattie ve Jeremy'e de rezil olmuştum.