Yaşanılması gereken bir hayat vardı oysa. Her yenilişte tekrar ayağa kalmak umudu vardı. Her türlü zorluklara rağmen mücadele etmek vardı. Her şey bazen istediğiniz gibi gitmeyebilir yada kontrolünüz dışına çıkabilir. Bu durumda insan elinde ki sahip olduğu şeylerle çözüm bulmalı. Pes etmemeli veya mağlup olsa bile kendini iyi hissettirecek insanların yanına bırakmalı kalbini. Bir mucize vardı herşeyde. Beraberinde mucizeyle birlikte umut eşlik ederdi bazen hayatımıza. Yeter ki insan ümdini kesmemeli. Ali de sedanın kararından dolayı yalnız hissettiği anda çaldı kapısını mucize. Yıllar ona görmediği bir hediye getirdi. Babasıyla beraber her şeyi çözeceğine inandı. Babasıyla uzun yolculuğun ardından mahallelerine geldiler ve eve doğru yürümeye başladılar. Eve geldiklerinde hemen eşyaları yerleştirdiler ve ali babasını berbere götürdü. Babasının uzayan sakalları görünmeyen yüzünün yanında , saçları da babasını kötü gösteriyordu. Berbere : Serdar abi bu babam tanıştırayım dedi. Berber serdar şaştı kaldı çünkü alinin babasının yaşıyor olduğunu görmek onu hayretler içinde bıraktı. Memnun oldum zafer amca. Gel şöyle otur seni bir yakışıklı yapalım dedi gülümseyerek. O anda berber serday bizim aliye çay söyledi. Ali dışarda çayını yudumlarken berber serdar alinin babasına : Zafer maca ne iyi ettin de buldun oğlunu. Çok yalnızdı bu çocuk. Özellikle annesi vefat ettikten sonra çok zorlandı ama onu birisi ayakta tutmayı becerdi dedi. Alinin babası hemen : ''Kim evladım o kişi '' deyine serdar : Seda diye bir kız amca. Senin oğlan deli gibi aşık ona. Onu çok seviyor ama seda seviyor mu bilmiyorum. Senin oğlanı mahallede herkes sever sayar. Allah yukarda çok efendi bir çocuk dedi. Ama alinin babasının aklı seda denen kızda kaldı. Naptı da ali bu kadar seviyordu onu ? Ya da oğlunun sevgisine değer bir insan mıydı ? Kafasının içinde sorular vardı anlam veremediği. Koltuktan kalktıktan sonra babası baya eli yüzü açılmıştı. Dükkandan berber serdardan teşekkür edip çıktılar. Sonra eve gitmelerinin sıkıcı olduğunu , onun yerine kahveye gidip bir kaç çay içip hem sohbet ederler hem de babasını kahvedeki amcalarla tanıştırmak niyetindeydi ali. Dilediği gibi oldu ve kahveye doğru yürümeye başladılar. Kahveye geldiklerinde insanlar alinin yakınındaki adamı tanımıyorlardı tabi . O yüzden farklı baktılar önce. Sonra ali ve babası bir masaya oturup iki çay söylediler. Çaylar geldi ve yudumlamaya başlarlarken kahvedeki insanlardan bazıları alinin masasına geldi sohbet etmeye. O esnada babasını tanıttı ali. Uzun uzun muhabbetler , bir o kadar içilen çay ve bir o kadar kahkaha . Hepsi masada mevcuttu. Alinin babasının muhabbeti güzeldi veya insanlar onu çok sevmişti. Ali gidelim baba dediğinde bile kahvedeki amcalar bırakmadı babasını o derece. Sonra masaya bir adam geldi. Onlada oturup konuştuktan sonra adam kendisini tanıttı . Konuşup oturduğu adam sedanın babası eray amcaydı. Onlada muhabbetleri koyuydu ve eray amca bir kızı olduğunu söyledi. Zafer amca : İsmi nedir ? diye sorunca ''Seda diye cevap verdi eray amca. Bir an şakındı ama bu konu için kendi içinde plan yapıp konuşmayı düşündü. Oğluyla bile adam akıllı konuşmadan babasıyla konuşmak saçma olur diye düşündü içinden. Sonra kalkıp eve gitti zafer amca. Ali mutfakta yicek bir şeyler hazırlarken kapı çaldı ve o anda telefon çaldı . Kapıyı çalan babası , telefonda mesaj atan sedaydı. Hemen bir hızla kapıyı açtı ve gelen mesaja baktı. Seda '' ali dışarı çıktım. Pastanenin arkasında ki parkta oturalım mı ? özledim dedi. Ali de ; biraz beklesen olur mu ? Babam geldi onla oturup konuşuyoruz dedi. Aradan bir saat geçti. Ali babasıyla konuştuktan sonra hemen koşarak parka gitti. Seda bankta oturuyordu yalnız başına. Hemen yanına oturdu sedanın . Sedayı çok özlemişti ali de belli edemiyordu. Seda da bir şeyler söylemeye başladı . '' Ali senden özür dilerim en son yazdıklarımdan dolayı. Kendimi her gün evin içinde yardıma muhtaç gibi saçma düşüncelere kapıldım. Senden uzakta kaldım bu saçma düşünceden dolayı. Kırdıysam ve üzdüysem seni özür dilerim dedi ve sonra kafasını alinin omzuna koydu. Ali de ; böyle yanlış düşüncelere kapılma bir daha olur mu ? Ben hep senin yanında olucam ve hep koruycam seni. Senin bana benim sana ihtiyacım var. Uzak kaldığın her gün daha yavaş geçiyor zaman. Ve içimde bir burukluk hissi oluyor. Nolur uzak kalma benden dedi . Ellerini sedanın sırma saçlarına götürdü ve kokladı saçlarını. Sedanın aliye bir süprizi vardı . Seda ; ali sana bir şey demem lazım ama nasıl söylücem bilemiyorum dedi. Ali endişeli şekilde ''evet söyle seda '' dedi. Seda kahkaha atarak '' Ali ali hastalığımda pozitif şeyler oluyor. İlaçlarım ve tedavim iyi gidiyormuş. Böyle devam ederse iyileşeceğim dedi. Ali şakınlığını bozarak bağırmaya başladı. Sevincinden sedayı kaç kere öptü bilinmez. Ayrıca bir o kadar da bağırdı parkta sevincinden. Çoçuklar kaçtı giitti korkudan. Ali sonra sedaya : Gördün mü bak umudu eksik etmemek gerekiyormuş sol yanımızdan. Anladın mı şimdi ? Böyle devam edeceğiz yolumuza . Hep hayal kurup , geceleği umut edeceğiz ve hiç bırakmıyacağız ellerimizi . Ayırmıycaz kalplerimizi. Uzaklaşmıyacağız birbrimizden. Sen hep bana sevdalı bakıcaksın. Birlikte güzel yarınları umut edeceğiz birlikte.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
