1

2.7K 285 29
                                    



Dhazra kanatlarının yerini alan çıkıntılı uzantıya şaşkınlıkla baktı. Olmuştu işte. Sonunda dönüşebilmişti. Şimdi insan gibi görünüyordu.

İnsan bedeninde dönüşümün acısının geçmesini beklerken bir süre düşündü. O kadar düşünmesine rağmen abisinin insan olmaya neden bu kadar heveslendiğini yine anlamadı.

İnsan olmak korkunç derecede basit olmaktı. Zayıf olmaktı. Devasa kanatlarının yerine ucunda beş tane çıkıntının olduğu, onu gökyüzüne çıkaramayacak kadar kısa uzuvlara sahip olmaktı.

Zihninin içinde bir yerde bu çıkıntılara parmak denildiğini hatırladı. Abisi gibi değildi o. İnsanların kullandığı bütün kelimeleri bilmiyordu.

Olduğu yerde yatarken bu vücudu ne zaman kontrol edebileceğini merak etmeye başlamıştı.

Dönüşüm acı verici olmuştu. Abisinin çalışmalarının sadece yarısına ulaşabilmişti. Geri kalan yarıyı ise kusursuzca tamamlayamamış olmalıydı çünkü canı çok acımıştı.

Yeteneksizdi. Her zamanki gibi abisinin yanında yeteneksizdi. Asla onun yaptıklarını yapamayacaktı.

Olduğu çamurun içinde yatarken durumunun tam da bir insana yakıştığını düşündü.

Pislik içindeydi ve kendini kurtaramıyordu. Tıpkı insanlar gibi.

Ejderha iken üşümek nedir bilmiyordu ama bu bedendeyken ilk defa soğuğu hissetmişti. İnsanların neden bedenlerini kumaşlarla sardığını anlamıştı.

Bu da bir zayıflık işaretiydi.

Abisinin insana dönüşmek gibi aptalca bir şey yapmasının sebebini düşünürken güneş battı ve tekrar doğdu. Tüm bunları onu anlamak için yapıyordu bu yüzden Dhazra sınırlarını zorlayarak pislik içinde yatmaya devam etti.

İnsan bedenine alışana kadar güneş iki kez daha batıp yeniden doğmuştu. Her gün her gün güneşin altın rengi pullarının üzerine vurmasını ve pullarının ikinci bir güneş gibi parlamasını görmeye alıştığından buna dayanmak zor olmuştu.

İçindeki ejderha ortaya çıkmak istiyordu. Bu kadar zayıf bir bedenle pislik içinde yatmayı aşağılanma olarak görüyordu.

Dhazra dayanmak için sadece abisinin ona söylediği sözlere tutunmuştu.

"Senin gibi biri asla beni anlayamayacak Dhazra.. Çünkü anlamak için çaba bile göstermiyorsun.." demişti ona.

Neyi anlayıp anlayamayacağına kızıl ejder karar veremezdi! Dhazra bu kadar zaman sonra ona hesap sormaya gelmişti. Bunun için adasından ayrılmış ve insan bedenine sahip olmuştu.

Sonunda küçük çıkıntılar oynadığında Dhazra gözlerini kırpıştırdı. Resmen kör olmuştu. Şimdi görebildiği mesafe ejderhayken sadece tükürdüğü mesafeyi bile geçmiyordu! Gerçekten neyi anlaması gerektiğini bilmiyordu!

Bu durumda anlayacak tek bir şey bile yoktu ki!

Kısa süre içinde yeni bedenini tamamen kontrol altına almıştı. İstediği parçayı istediği şekilde hareket ettirebiliyordu.

Bedenindeki kurumuş çamurlarla ayağa kalktı. İnsanlara görünmemek için oldukça ıssız bir yere gelmişti bu yüzden etrafta ağaçlardan başka bir şey yoktu. Yavaşça bedeni inceledi. Elleri yumuşak, pürüzsüz deride dolaştı.

Pulsuz olmak garipti.

Sağ elini sol koluna sertçe bastırdığında tırnakları deriyi delip geçmiş ve koyu kırmızı kanın dışarı süzülmesine sebep olmuştu. Pulları olsaydı kolayca delinmezdi.

DHAZRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin