insanity | jikook [çeviri]

,,güvenilir?

"İnsanı en çok değiştiren şey zaman değil. İnsanı acı değiştirir, sevgilim."

—

Jungkook'un bütün vücudu Jimin'in üzerinde yatıyordu.

Jimin, Jungkook'u hissedebiliyordu. Her yerinde. Alt bölgelerinin birbirlerine değmesi Jimin'i hem heyecanlandırıyor hem de tedirgin ediyordu. Şu anda bunu düşünmemesi gerektiğini biliyordu ama kendine engel olamıyordu. Özellikle de Jungkook, Jimin'in kulağına ulaşmak için bir aşağı bir yukarı hareket ederken.

Jimin'in yüzü düşündükleriyle hafif kırmızılaşmıştı.

"Bizi duyabilir." diye sessizce hırladı Jungkook.

Duyduklarıyla kendine gelen Jimin etrafına kameraları bulmak amacıyla bakınmıştı.

Bu deliceydi. Neden odaya sırf duymak için kameralar yerleştirirdin ki? Ve neden Jungkook ona bunu söylemişti? Jimin'i korkutmak mı istiyordu?

Jungkook yeniden doğrulmuş ve Jimin'i elinden tutup onu da kaldırmıştı.

Bir saniyeliğine göz göze gelmişlerdi.

Ama Jungkook göz temasını kesip Jimin'i kapıya doğru sürüklemeye başlamıştı.

'Bu kapı daha önce açılmamıştı, bunu bilmiyor mu?' diye içinden geçirdi Jimin.

Jungkook az önceki anahtarı yeniden çıkarmış ve aynı anahtarla kapının kilidini açmıştı.

'Bütün odaların anahtar delikleri aynı mı?" diye düşündü.

Modern ve büyük bir banyonun ortasına geldiklerinde Jimin az önce edindiği bilgiyi beyninin derinliklerine gömmüştü.

Tek kelime etmeden Jungkook, Jimin'i duş kabininin içine atmıştı. Jimin daha arkasını dönüp neden onu buraya ittiğini soramadan Jungkook çoktan arkasında bitmiş ve suyu açmıştı.

Jungkook kaydırmalı kapıyı da hemen sonra kapamıştı. Ama şeffaf cam olan kapı yüzünden pek de bir şey değişmemişti.

Jimin'in kafası karışmıştı. Duşun altında ıslanmış
bir yavru köpek gibi dururken Jungkook'un ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyordu.

Jungkook kulpu çevirdikten hemen sonra Jimin'in başından aşağı sıcak su dökülmeye başlamıştı.

O kadar sıcaktı ki azıcık acıtıyordu. Biraz da yakıyordu.