8. BÖLÜM

533 67 6
                                    

Medyada Miley'in bileği var

Gözlerimi açtığımda farklı bir odadaydım,karanlıktı. Karşıdaki adam silueti hafızamı karıştırmama neden oldu. Alexander beni kurtarmış ve başka bir eve getirmişti.

 Aniden ayağa kaltığımda başımın döndüğünü hissettim. Aramızdaki mesafeyi hızlı adımlarla kapatarak beni tuttu.

 -Üşümüşsün ve gücünü yitirmişsin dinlenmen gerek.

 -Ben iyiyim evime gitmek istiyorum.

 -Evine gidersen Daniel oraya gelebilir.

 -Onun benimle derdi ne?

 Biraz durduktan sonra beni yatağa oturttu ve:

-Sadece sen onunla yatmadığın için erkeklik gururna yediremedi hepsi bu. Sex denince gözü döner.

 Cevap vermeye tenezzül etmeden başımı salladım. Anlıyordum o tam bir sex düşkünü psikopattı. Gözlerimi oda da gezdirdiğimde odayı gri siyah ve beyaz tonları kaplıyordu.

  Yatağa tekrar uzandığımda üzerime bir ağırlık çökmüştü. Uykum vardı.

 ********

 Gözlerimi açtığımda yanımda Alexander vardı ona sarılmışım. Lanet olsun ne yapıyorum ben;? Onu iterek ayağı kalktım yerden çantamı alark kapıya ilerledim. Arkamdan bana sırıtıyordu. Elimle kapını kolunu tutmuştum ki beni kolumdan kavradı.

 Koyulaşmış göz rengiyle bana doğru yaklaşmaya başladı . Ben geriye gittikçe o daha da yaklaşıyordu . En sonunda sırtımı duvara çarptım . O da bundan faydalanarak bütün ağırlığını vücuduma bastırdı ve ellerini duvara yasladı . İlk kez bir erkekle bu kadar yakınlaştım .

 Korkuyordum . Ona korktuğumu belli etmemeliydim . Hemen yüzümü yukarıya kaldırdım ve o muhteşem gözlerine bakmaya başladım . O da benim gözlerimin içine bakarak ;

  - Demek benden hoşlanıyorsun . İtiraf etmeliyim ki bu çok hoşuma gitti .

  -Tabiki de senden hoşlanmıyorum . Benden uzak durlütfen . diye ona bağırdım .

 Alexander da ona bağırdığım için sinirli gözüküyordu ve yüzünü bana doğru daha da yaklaştırarak ;

 -Tamam  . O zaman şimdi yapacağım şeyde bana bağırmak neymiş göreceksin .

 diyerek dudaklarıma sert bir şekilde yapıştı . Olamaz ;tanımadığım bir adamın evindeydim öpüşüyordum ve ilk öpücüğümü çalıyordu ...

  Göğsünden onu iterek yanağına bir tokat patlattım. Başını sola çevirerek sırıttı. Gözünün seyirdiğini farkettim sinirlenmişti. Boynundaki damar belirginleşmiş patlamaya hazır bir bomba gibi karşımda duruyordu.

  Korkuyordum çok korkuyordum bana her şeyi yapabilirdi.

  O ise hiç bir şey demeden arasını döndü ceketinden sigarasını yaktı. Koltuğun üzerine oturdu. Titremeye başlamıştım.

 -Git

 diye fısıldamıştı duyamayacağım kadar sessizdi ama onun yüzüne baktığıman dudaklarını okuyabilmiştim.

 Kıpırdayamadım.

-Sana git dedim! 

 Diye kükrediğinde çantamı yerden alıp hızlı adımlarla merdivenlerden aşağıya indim. Gözyaşlarımı yerinde tutamayıp yüzümden aşağıya iniyorlardı.

Pisil ilk öpücüğümü çalmıştı. Aptal! 

 Eve geldiğimde son sesimle haykırdım tüm duygularımı duvarlara anlattım.

 Ağlamaktan, bağırmaktan yorulduğumda duvarın köşesine sindim ve beklemeye başladım. Neyi beklediğimi bilmiyorum ama bekliyordum.

  Sabaha kadar uyumamıştım. Delirmek üzereyim aptalın biri beni öpmüştü ve ben ona bilinçsizce sarılmştım.

  Saat sabahın 6'sı ve ben hala uyumadım delirmiş gibiyim han şizofrenler olur ya bir köşeye çekilip ayaklarını kendine çeker ve ellerini kafasına koyar benim de şizofrenden farkım yoktu.

 Ani bir kararla ölmek istedim ilk öpücüğüm böyle olamazdı. Hayatım tamamen mahvolmuştu.

 İnsan bazen yanlışlar yapar hayatta... Bazıları küçük, önemsiz yanlışlardır. Bazıları ise büyük yanlışlardır ve hayatı derinden etkiler... İşte, ben büyük yanlış yapanlardan biriyim. Hem de çok çok büyük bir yanlış! Ama pişman mıyım diye sorarsanız, cevabım kesinlikle hayır! Çünkü yaptığımız bir yanlış, bazen birden fazla doğruyu beraberinde getirebiliyor. Tıpkı benim hikayemde olduğu gibi!

  Masanın üzerindeki duran abajuru sertçe yere attım ve kırılan parçaları elime alrak hiç tereddüt etmeden bileğime batırarak oraya bir kesik daha ekledim. Kanın damarımdan çıkışını ve halıya damlaması hoşuma gidiyordu.

 O acıyı hissettiğimde yüzümde bir tebessüm oluştu.

 Aşağıya inip kapıdan dışarı çıktım. Ruh gibiydim bunu biliyorum nereden mi? Çocukların bana bakıp kaçmasından bunu anlamıştım.

 Üzerim kan içinde kalmış olmalı ki beni görüp bayılan gençler oldu.

 Bir süre yürümekten yorulmuştum ve bir evin önüne çökerek ağlamaya başladım. Ağlamamın bir nedeni vardı o da: Bir türlü ölmeyi beceremiyor olmamdı.

  Arkamda bir el hissettim ve önüme geçti. Ağzım açık kalmıştı. O burda ne arıyordu_

Acaba o kim di? Yorumlarınızı alalım kim olabilir o k işşi? Tatlıcıklar en az 10 vote istiyorum seviliyorsunuz..

SEV BENİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin