Gördüm,Duydum,Aşık Oldum.

Sona doğru..

-          Abla ,abla uyan !

Duru’nun sarsmasıyla uyanmıştım. Kan ter içerisindeydim. Gördüğüm rüyayı anlatamazdım fakat ,Duru’ya  sarılıp hıçkırarak ağlamaya başlamıştım.

-          şşt. Geçti ablam geçti. Sakin ol. Kötü bir şey olmayacak.

-      Emin misin ? diyip gözlerimdeki yaşları sildim. Melis ve Begüm kapıdan bana bakıyorlardı.

Ah kızlar öyle korktum ki.. Caner’im.. ölüyordu. Hem de durup dururken. Kendine gel Eylül ,Caner’in öldüğü falan yok ,sadece kabus.

Yataktan kalkıp doğruca duşa girdim. Sıcak su bedenime işlerken ben ise hala gördüğüm rüyanın etkisindeydim. Ellerimle kendime sarıp sarmaladım. Sıcacık suyun altında titriyordum. Hemen toparlanıp çıktım.

Mutfağa indim ve kızlar mükemmel bir kahvaltı hazırlamışlardı. Hemen sofraya oturup ekmeğime bal sürmeye başladım. Mmm.. çay da iyi gelmişti hani.

-          Eylül.

-          Efendim.

-          Şu çocuk. Barış.. seni aradı.

-          Eee ?

-          Kapının önündeymiş. Seninle konuşması gerekenler varmış.

-          Lanet olsun bir hafta oldu ,hala gitmedi mi bu ? diyerek sinirle masadan kalktım.

Odama çıkıp üzerimi değiştirdikten sonra hızlıca kapıyı çarpıp çıktım. Barış’ın yanına doğru yürümeye başladım. Sapık herif ! bir haftadır resmen beni taciz ediyordu ve ben bunu Caner’e söyleyemiyordum.

Yanına yaklaştığımda suratında ki pis ifadeyi gördüm. Dudağının sağ tarafı hafif yukarıya kıvrılmış ,gözleri kocaman açılmış ve göğsünde birleştirdiği kaslı kolları bir anda alkış yapmaya başlamıştı.

-          Oo. Eylül hanım. Büyük şeref verdiniz.

-          Dalga geçme de ne istiyorsan söyle !

-          Seni.

-          ….

O sırada elinde tuttuğu bezi ağzıma doğru getirip ,beni sıkıca kollarına arasına almıştı. Gözlerim kararmaya başlamıştı. Birkaç defa ses çıkartmaya çalışsam da yapamadım.

-          - - - - -

Barış Eylül’ü arabaya bindirmişti. Bunu balkondan gören Melis direkt Caner’i aramıştı. Barış tekin bir çocuk değildi ve Melis olan biteni anlattıktan sonra Caner daha çok sinirlenmişti. Eylül’e kızgındı ama sevdiği kadın ,evleneceği kadın o sapığın kollarındaydı şimdi. Bir şey yapmalıydı. Fakat ne yapacağını bilmiyordu.

Hemen Faruk’u aradı. Durumu anlattı. Ve arabasına atlayıp Faruk’u da alarak ,kızların yanına gitti. Kızlar perişan görünüyorlardı. Hele ki Duru..