24↭Canlı müzik

334 14 1
                                    

Hızla artan okuyucular ve hızla artan voteler beni o kadar mutlu etti ki yeni bölüm yazdım. Bu bölüm Kıvanç'ın arkadaşları üzerine oldu ama Beril'in onlarla da tanışmasını istedim... Biraz aceleye gelmiş bi bölüm oldu umarım yinede beğenirsiniz. Voteler için teşekkürler ve devamını bekliyorum... Lütfen yorum yapıp hikayenin gidişatını nasıl bulduğunuzu söyleyin..Belki  yorumlarınızla hikayeyi daha canlı hale getirebilirim. Pazartesi gününe yeni bölüm yetiştirmeye çalışacağım. İyi okuumaalaar..
Bi de yeni hikayeme bakarsanız sevinirim..
Vote ve yorumlarınızı bekliyoruuuuumm...
                                                                        

Genelde boş olan alana doğru ilerlediğimizde o boş alanı masaların ve öğrencilerin doldurduğunu gördüm. Kıvanç hâlâ elimi tutuyordu ve bizi fark eden bir kaç kız kaşlarını çatmış bazıları ise tek kaş havada bize bakıyorlardı. Kıvanç'a daha da yaklaştıktan sonra diğer elimle resmen çocuğun koluna yapıştım. Güya 'o benim' mesajı vermeye çalışıyordum ama verdiğim tek mesajın 'öyle bakmayın onu elimden kaçırmaya korkuyorum' olduğuna emindim...

Boş alana yereştirilen küçük bir sahne birazdan burada canlı müzik olacağının habercisi idi. Canlı müziklere bayıldığımdan mutlulukla sırıtmaya başladım. Birden artan sevincimi Kıvanç da fark etmiş olacak ki bana dönüp "Ne o çok sevindin" dedi.

"Canlı müzik. Başka ne denir kii" deyip sevinçle Kıvanç'ın gösterdiği yere oturdum. Kıvanç'ın yüzünde ki gülümseme iyice yayılırken Kıvanç'ın arkadaşları gelip masadaki yerlerini almışlardı. Zaten sanırım masaya bizim için ek sandalye falan önceden getirmişlerdi. Herkes yerine oturduğunda iki sandalye boş kalıyordu. Onlara oturacak kişilerden birinin Ceren olmasını ne kadar istiyor olsam da diğerine oturacak olanın Okan olmasını o kadar istemiyordum. Cidden Okan ve çocuklar birbirlerine yiyecekmiş gibi bakıyorlardı ve bu beni rahatsız ediyordu.

Ben boş sandalyelere dalmış öyle bakarken masadaki sarışın mavi gözlü çocuk bana elini uzatmış "Ben Burak" diyordu. Sandalyelerden kafamı çevirip "Beril" dedikten sonra çocuğun elini sıcak bir tebessümle sıktım. Çocuk her ne kadar sert gözükse de gözlerinde ayrı bir sıcaklık vardı. Sanki abimin bana bakışları gibi bakıyordu bana ya da çocuğun boy ve kaslarından dolayı  ben onu abim olarak görmüştüm..

Onun ardından tahminen Kıvanç ile aynı boyda olan kumral ve yeşil gözlü sanki vücut çalışmalarına yeni başlamış gibi görünen çocuk bana elini uzatıp "Ben de Ege" dedi. Aynı tebessümle sanki az önce duyması imkansızmış gibi "Beril" deyip sırıttım. Ege Burak'ın korumacılığının aksine sanki ne söylesem dinlermiş havası veriyordu. Bir şey anlatacağımdan değil de anlatsam dinlermiş gibi işte...

Ege'den sonra gözlerinden resmen eğlence fışkıran açık ama cidden çok açık ela gözlü Kıvanç'tan biraz kısa olan çocuk elini uzatıp neşeli ses tonuyla "Ben de Özgür" dediğinde kahkaha atmamak için kendimi zor tuttum. Çocuğun öyle bir enerjisi vardı ve bu enerjiyi öyle bir dağıtıyordu ki en üzgün olduğunuz hatta ağlarken yanına gitseniz iki dakika da gülmekten yerlere yıkılırsınız gibi geliyordu. Daha sıcak bir gülümseyele çocuğun elini sıktım ama tekrar cevap vermeye gerek duymayarak sadece kafamı salladım.

Aslında hiç biri gözümde büyüttüğüm gibi değildi. Hatta şuan içimden kedimle dalga geçiyordum. Çünkü bu çocuklardan cidden tırsıyordum. Nedenini bilmiyorum ama bana çok soğuk gelmişlerdi. Ama düşüncelerimin tam tersi çıkmışlardı diye düşünürken son bir elin bana uzanmasıyla ve o soğuk ses tonuyla söylenen "Ben Ejder" sözü tüm düşüncelerimi sıfırladı. Siyah saçlar, bembeyaz ten ve Kıvanç'ın gözlerinden bile daha koyu o mavi gözler. Lacivert falan mı desem ne desem bilmiyorum ama çocuğun bakışlarında sesinden yansıyan öyle bir soğukluk vardı ki bi an o eli sıkmamayı hatta o eli bırak canlı müzikten vaz geçip odaya gitmeyi düşündüm.  Ama sonuçta o eli sıktım. Çocuğun gözlerinden akan soğukluk tüm bedenine yayılmış gibiydi sanki. Buz gibi ellini bırakıp yerime mümkün olduğunca sindiğimde nedenini bilmediğim bir nedenle çocuk kahkaha atmaya başladı.

Bayan SorunluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin