7. BÖLÜM: "ŞİRKET."
•
Evin kapısının açılma sesini duyduğumda rahat bir nefes alarak salona ilerledim.
"Hiç gelmeyeceksin zannettim."
"Geldim," diyen Barlas, üzerindeki ceketi çıkartarak saçlarını karıştırdı. "Da, sen neden beni bekliyordun?"
"Çünkü bana lazımsın."
Güldü. Güldüğünde mavi gözleri daha çok parlıyordu. "Ne için?"
"İçki içeceğiz?"
"Ben de ne zamandır yapmıyoruz diyordum," diyerek yanıma geldi ve yanağıma hızlı bir öpücük kondurdu. "Üzerimi değiştireyim, geliyorum."
Barlas üzerini değiştirmek için odasına gittiğinde tekila şişesini elime aldım ve salondaki masaya koyarak iki tane shot bardağını da yanına bıraktım. Ardından tuz ve limon getirdiğim sırada, Barlas odasından üzerine siyah bir eşofman ve beyaz bir tişört giymiş olarak çıkmıştı.
"Hadi," diyerek sırıttı. "Başlayalım."
Shot bardaklarını doldurduğumda Barlas birisini almıştı. Sol elinin üstüne biraz limon sıktıktan sonra tuz dökmüş, ardından tuzu yalayarak shot atmıştı. Daha sonra ise bir dilim limon yemişti.
"Bu gece güzel olacak gibi görünüyor."
"Uzun zamandır içki içmiyorduk," diyerek güldüm. Bardağın etrafını limonla ıslatıp tuzu döktükten sonra tuzu yaladım ve shot atarak ağzıma bir dilim limon attım.
Shot bardaklarını tekrar doldurarak aynı şeyleri tekrar ettik. Tekrar, tekrar, tekrar...
Bir süre sonra etraf yavaş yavaş bulanıklaşmaya başladığında masanın üzerindeki telefonum da çalmaya başlamıştı.
Araz K. Arıyor...
Aramayı cevaplandırarak "Ne oldu?" dediğimde bir süre bekledi. Barlas ise bana bakmaya başlamıştı.
"Saat onda, barda diye sözleşmiştik, Gece, gelmedin. Ve sen tüm gün Cesur'un yanındaydın."
"Evet."
"Öğreneceğimi biliyordun."
"Bir anlaşma yapmadık mı?"
"Yaptık," diyerek derin bir nefes aldı. "Ama senin konuşman neden böyle?"
"Nasıl?"
"Biraz... Tuhaf. Senin diksiyonun normalde çok düzgün, şu an o kadar net konuşmuyorsun."
"Çünkü," diyerek shot atmaya devam eden Barlas'a baktım. "İçki içtim. Baya içtim."
İçince saçmalayanlardan değildim. Üstelik hâlâ düşünebilecek yetiye sahiptim ve düzgün de konuşuyordum ancak normalde diksiyonum çok düzgün olduğundan Araz'ın dikkatini çekmiş olmalıydı.
"Neredesin? Barda mısın?"
"Hayır, evdeyim."
"İyi, tamam," dedi. "Yarın sana atacağım adrese gel. Konuşmamız gerekiyor."
"Tamam," diyerek telefonu bir anda kapattığımda Barlas bana bakarak kaşlarını kaldırdı.
"Lan, sen sevgili falan yapmadın, değil mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SORUN DEĞİL
Teen FictionBoş bakan gözleri aslında çok şey anlatıyordu. Sadece, bunu anlamayan bendim. Ya da anlamak istememiştim. Ve bunu, her şeyin sonunda fark ettim.