//Power Academy//

Bölüm-10

LIAM
Caleb'la yerimize geçerken dediklerine tam odaklanamıyordum. Odak noktam arkamdan gelen seslerdi. İkisininde heyecanlı olduğunu hem görebiliyor, hem de hissedebiliyordum.

Yerime otururken bende onlar gibi önlerindeki son çiftin dövüşmesini bekledim. Yaklaşık 20 dakika süren bir dövüşten sonra Daisy ve Adam, yani dövüşen çiftte yanımıza geldi ve dinlenmeye başladılar.

Nihayet vakit gelmişti. Hızlıca sahaya doğru adımladılar ve ısınmaya başladılar. Bakışlarımı ilk önce Lisa'da gezdirdim. Lisa, her ne kadar bu dövüşlere alışık olsa da Emma'nın gücünün sınırını bilmiyordu. Bu yüzden biraz tereddütlüydü. Ki haksız da sayılmazdı. Sanırım benim dışımda kimse bilmiyordu çünkü hem şu ana dek onunla dövüşen -tepkimeye giren- tek kişiydim hem de yaklaşık 1 hafta önce onun sırrını çözmüştüm. O da tıpkı benim gibi bir Void'ti. Bu da tek bir şey anlamına geliyordu. Gücünün bir sınırının olmadığı.

Gözlerimi sol tarafa kaydırdım ve mızrağını alırken onu izledim. Soğukkanlılığını koruyordu. Ama kalbi için aynı şeyi söylemek zordu. Zar zor duysamda kalbinin sanki maraton koşmuşçasına hızlı attığını duyabiliyordum.

İkiside mızraklarını iki elleriyle kavrayıp düdüğü beklediler. Aralarında bir şeyler konuştular fakat onlara odaklanmadım. Çünkü bende herkes gibi düdüğü bekliyordum. Ne zaman çalacak acaba derken düdüğü çaldı ve dövüşleri başladı.

İlk atak Lisa'dan geldi. Güzel bir mesafeyle mızrağını çaprazlama yaparak öne doğru savurdu. Ama ne kadar iyi olursa olsun, Emma bundan zor da olsa kurtulmuştu. Bir süre birbirlerini bu şekilde itip kalktılar. Artık hamleleri Emma yapıyordu. Lisa geri geri yürürken o sadece buna odaklanmıştı.

En sonunda vurmayı bıraktı ve bir süre öylece durdu. Lisa da ona bakıp ne yaptığını çözmeye çalışıyor gibiydi. Sanırım düşünüyor.

Nihayet tekrardan hareket etti ve hiç beklemediğim bir şekilde mızrağı bacağına vurup iki parçaya böldü.
İkisini de sıkı sıkı kavradıktan sonra tekrar atağa geçti. Lisa afallamıştı ama yine de bu darbelerden de kurtuldu. Tam ne yapacağını düşünürken Emma ona güzel bir tekme savurdu ve onu yere düşürdü. Ama ne yazıkki bundan daha fazlası gerekiyordu.

Lisa, birkaç saniye içinde tekrar ayağa kalktı. Emma'dan daha hızlı davranarak onun arkasına geçti ve mızrağı boynuna sert bir şekilde dayadı. Artık Lisa ve mızrağının arasında tıkılıp kalmıştı.
Lisa "beni yenebileceğini mi sandın arkadaşım?" Dedikten sonra sırıttı. Bir süre öyle durduktan sonra Emma harekete geçti ve sağ elini kaldırıp Lisa'nın beline doğru hafifçe vurdu.

Acaba şimdi nasıl bir hamle planlıyor diye düşünürken konuştu. "İlk önce ellerimi tutmalıydın." Dedi ve ters bir tekme savurdu. Lisa öne doğru sendeledi ve mızrağını birkaç metre öteye düşürdü. Mızraktan gelicek bir faydanın olmadığını anlayınca önüne döndü ve Emma'ya baktı. Emma boynunu ovuşturduktan sonra nedenini bilmediğim bir şeyden dolayı pis pis sırıtmaya başladı. Hiç yapmayacağı bir şeydi. Ama... evet, kesinlikle yapmayacağı bir şey. Kahretsin!

Oturduğum yerden kalktım ve onlara doğru adımlamaya başladım. Ama çok geçti. Aklımın ucundan bile geçmeyen bir şey yaparak bana açıkça kimliğini belli etmiş oldu: Artık kendisi değildi. Void güçleri tarafından manipüle ediliyordu.

Mızrağı Lisa'nın sırtına sert bir şekilde geçirdi ve Lisa'yı yere düşürdü. Lisa ayağa kalkmaya çalıştı ama onun yerine boynundaki keskin mızrağın ucu yüzünden dehşete kapıldı. "Bir şey mi demiştin?" Diyen Emma'ya bakmak için gözlerini açtı ve iki saniye içinde gözlerini daha çok açmaya başlayarak bağırdı. "Emma, bırak beni... hemen... HEMEN DEDİM!"