14 (kısım 2)

2.9K 355 39
                                    

Bakışlarımı ondan ayıramıyordum. Gözlerindeki ışıltı bir kez olsun sönmemişti şu ana kadar. Şimdi, göz bebekleri yorgundu sanki. Küçük çocukların üzerinde gezinen bakışları kırıklarla doluydu.

Ona sarılmak istiyordum. Küçük velet. Kim bilir ne kadar yıpranmıştı.

İçeceklerimiz geldiğinde gülümseyerek teşekkür etti. Sonra bana baktı. "Çok sağlıklı bu. İçinde portakal, limon, elma, havuç, biraz da şeker var. Tadına baksana."

"Atom gibi mi?" deyip bir yudum aldım. Ekşi ve tatlı bir araya karışınca demek ortaya böyle bir tat çıkıyordu. Gülümsedim. "Güzelmiş. Annem olsa şaşırırdı, pek fazla meyve tüketmem."

Kaşları kalktı. "Meyve yemen gerek. Gün içerisinde vücuduna çok fazla glüten giriyor. Meyve yemek çok daha sağlıklı."

"Geleceğin doktoru konuştu," deyip güldüm.

Utanarak başını önüne eğdi. Uzanıp çenesine dokundum.

Bana baktığında ne diyeceğimi bilemedim. Ama söylemek istediğim bir şey vardı.

"Zehra."

"Engin?"

Gözlerimi gözlerine kenetledim ve derin bir nefes aldım.

"Kalbime dokunuyorsun. Parmak uçlarını kalbimde hissetmem normal mi?"

Nefes almayı bıraktığını fark ettim. Şaşkınlıktan bakakalmıştı. "Ben... Ah."

"Seni..."

Elini birden uzatıp dudaklarımı örttü. "Söyleme."

Kaşlarımı çattım. Utanarak gülümsedi. "Kalbimin henüz bunu kaldırabileceğini sanmıyorum."

Dudaklarımı örten parmaklarını öptüğümde irkilerek geri çekildi. 

"Kalbime neler yapıyorsun be adam?"

Gülümsedim. Gözlerimi kapatıp bir dilek tuttum içimden.

Yıldızlar kaysın göğsünden, küçük kızım.

xxx

pejmürdeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin