Barışın yokluğuna alışmam hiç kolay olmamıştı. Ardından, babamı da kaybetmiştim. Uzun bir zaman zor geçmişti. Bu zamanda arkadaşlarım, annem ve Sultan teyze çok yardımcı olmuştu. Dalgın bi şekilde etrafa bakınıyordum. Eda hoca yanımda duran sandalyeye oturdu.
"Yağmur seninle bir şey konuşmak istiyorum."
"Evet dinliyorum hocam."
"Barı-"
Konuşmaya başladığı anda acilden telefon geldi. Hızlı bir şekilde kafeteryadan ayrılıp acile doğru koşuyorduk.
"Siz ne konuşacaktınız benimle hocam?"
"Boşver önemsiz bir şeydi zaten."
dedi. Koşmaya devam etti. Açıkçası pek inanmamıştım. Ses tonundan ve mimiklerinden ciddi bir konu konuşacağını anlamıştım. Koşarken acile geldiğimi farkettim. Şaşkın bir tavırla etrafa bakınarak,
"Ne olmuş buraya. Yaklaşık on beş dakika önce geçtim buradan. Bu kadar kalabalık değildi." dedim.
"Yağmur ne bekliyorsun?"
Eda hocanın yüksek ses tonuyla beni çağırmasından irkilmiştim. Yanına giderek ona yardım ediyordum. İlk gün ne kadar yorucu ve hareketli geçiyordu. Eda hocayla birlikte trafik kazası geçiren bir kadını muayene ediyorduk. Durumu ağırlaşan kadını hızla ameliyathaneye götürüyorlardı. Arkasından altı-yedi yaşlarında bir kız
"Anne nereye gidiyorsun?" diyerek bağırdı.
Yanına gittim.Dizinde ve kolunda ufak çizikler vardı. Ağlamaktan kızarmış olan gözlerini elimle sildim ve pansuman yapmak için boş bir sedyeye oturttum. Samimi bir şekilde,
"Bu şeker kız da kimmiş? Adın ne senin tatlı kız?" dedim.
Gerçekten çok tatlıydı. Başını öne eğip susmayı tercih etti. Korktuğu için konuşmak istemiyordu galiba. Kafeteryadan aldığım şekeri cebime koymuştum.
"Bir dakika tatlı kız." diyerek
Cebimden çıkardığım şekeri ona uzattım.
"Senin kadar tatlı değil ama yemek ister misin?" dedim.
Elini uzatarak şekeri aldı. Yumuşak ve titrek bir sesle,
"Teşekkür ederim." dedi.
"Bu güzel kız bana ismini söylecek mi?"
"Benim adım Ayşe. Senin adın ne?"
Ufak bir kahkaha atarak,
"Ne kadar güzel bir tesadüf benim annemin adı da Ayşe. Benim adım da Yağmur tanıştığımıza çok memnun oldum tatlı kız."
diyerek başını okşadım.
"Bu çizikler nasıl oldu. Sen de arabanın içinde miydin tatlı kız?"
"Hayır, az önce koşarken düştüm."
"Tamam, sen dinlen birazdan hemşire ablalar seninle ilgilenecek." dedim.
Tam gidiyordum ki elimi tutarak,
"Beni annemin yanına götürür müsün abla?" dedi.
Bu küçük kıza annesinin durumunu nasıl açıklayacağım ben? diye düşünürken aklıma bir şey gelmişti.
"Sana bir sır veriyim mi?" dedim.
Evet dercesine kafasını salladı.Kulağına eğilerek
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAĞMURDAN SONRA GÜNEŞ
Любовные романыHızını kesmeyen yağmura karşı umudunu yitirmeyen o mavi gökyüzü... Biliyordu ki yağmurdan sonra güneş doğacak.. 02.07.2018🌹