okuma ve düzeltme şansım olmadan attığım bir bölüm, hatalarım olursa düzeltirsiniz.. ve yazdığım en uzun bölüm olabilir kendimi durduramadım bir an jdşsıeşwnamdçwmf
veee düz yazı şeklinde yazdığım bir bölüm oldu. Bundan sonra text+düz yazı şeklinde gitmek istiyorum sizce nasıl olur? arada instagram paylaşımları falan..
neyse çok konuştum iyi okumalar💘
-Medya - Imagine Dragons - Bad Liar
-9:17
Yatağımda cebelleşip sonunda gözlerimi açar açmaz elime telefonu alıp saati ve bildirimleri kontrol ettim. Taehyung'dan bir mesaj ya da bildirim yoktu, muhtemelen uyanmamıştı. Zaten dün oyun oynamamızdan sonra neredeyse hiç konuşmamıştık. Ben yazmıyordum, o yazıyordu; görünüşe bakılırsa o da yazmayı kesmişti. Yani ben olsam, ben de keserdim.
Hayır hayır, şaka yapıyorum. Konuşmayı falan ne yazık ki henüz kesemedik. Üstelik bugün de buluşacakken... Tanrım, neden her gün buluşmak istiyordu ki? Her buluşmamızın akşamı beni özlediğini söylüyordu, bir insan bir insanı aradan bir saat bile geçmemesine rağmen özleyebilir miydi?
Neyse, ancak bugün kararlıydım. Her şeyi açıklayıp ondan sonsuza dek kurtulacak, okulun popüler kızlarından olan Chae-Ra ile takılmaya başlayacaktım.
Chae-Ra, sırtına uzanan dalgalı açık kahve saçları ile süt gibi tene sahip olan, standartlara göre uzun boylu bir kızdı. Duygusal olarak bir şey hissettiğim söylenmezdi tabii ki ama fiziği gerçekten güzeldi. En azından onunla takılarak popülaritemi yükseltmiş olabilirdim. Bir okulda en iç karartıcı durum, son sınıf olmak olabilirdi ve geçen seneki ortamımdan eser kalmamış, ünümü kaybetmiştim. Tek arkadaşım Jimin ve kuzenim Yugyeom'du ve gerçekten canım çok sıkılıyordu.
Klasik sabah rutinlerimi halledip, yırtık kot pantolonumun üzerine geçirdiğim rastgele beyaz tişörtlerimden biriyle ve dağınık kahve saçlarımla her zamanki Jungkook olarak görünüyordum. Fazlasıyla serbest ve dağınık takılıyordum. Jimin ise benim aksime saç rengine kadar önemserdi dış görünüşünü, belki de bu yüzden özgüvensizliği oluşmuştu, bilmiyordum. Okulda ona bakan onlarca kız olmasına rağmen o tercihini erkeklerden yana kullanıyordu, tam bir ahmaktı ve ben de şuan onun ahmaklığının cezasını çekiyordum. Şaka gibiydi ve şuan bana dokunsanız ağlayabilirdim.
Telefonuma gelen bildirim sesiyle dikkatim dağıldı.
kimtaehyung
seni almaya gelmemi ister misin?jungkookjeon
kendim gelebilirimHayır hayır, ondan kurtulmak istiyordum, bir de yetmezmiş gibi beni almaya gelmesini bekleyemezdim. Bugün ona karşı yeterince soğuk olmalıydım ve son noktayı koymalıydım. En önemlisi de kendimi kaptırmamalıydım.
Aynadan son kez görüntüme bakıp dışarı çıktığımda, caddenin köşesindeki o ne kadar uzaktan görsem bile tanıyabileceğim arabayı görmeyi beklemiyordum. Hayır hayır, gelmiş olamazdı. Arabalar benzer olabilirdi neticede.
İstifimi bozmadan caddeden karşıya geçmeye çalışırken, arabanın yanıma doğru geldiğini fark ettim. Siyah camların ardından çıkan kusursuz yüzü gördüğümde ise tüm duvarlarım yıkılmış gibi hissettim.
Bana doğru alımlı bir şekilde baktı ve üzerimi süzdü. "Pantolon bacaklarına güzel gitmiş."
"Sana kendim gelebileceğimi söylediğimi hatırlıyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
limerence | taekook ✓
Fanfiction❝Park Jimin, sanal flörtü Kim Taehyung ile ilk buluşmasına en yakın arkadaşı Jeon Jungkook'u yollamak zorunda kalır.❞