Acı

1.3K 70 22
                                    

Kapının gürültülü bir şekilde açılmasıyla gözlerimi araladım. Ayaz'ın içeri 2 adamla beraber girmesiyle birlikte hemen sırtıma dikleştirdim ve bakışlarımı oraya çevirdim. 3 gündür buraya uğramıyordu. Şimdi ne diyeceğini merak etmiyor değildim. Bana gelicek olursa, kendimi halsiz hissetmeye çoktan başlamıştım bile.Birkaç adım ilerimdeki suyu bile zar zar alıyordum. Yavaş yavaş tükeniyordum aslında . 

"Gençler." diyerek bize doğru ilerledi Ayaz. İnce Kerem'in olduğu yerde durarak onu süzdü. "Vay be Sayer. Yıllar önce bu durumda olacağını söyleleserdi inanır mıydım mı acaba ?" Ardından yüksek ve alaylı bir kahkaha . . 

"Diyelim ben burada çüreyeceğim. 2 damla kan veriyorsun anladık. Ama Zeynep? Ölecek o ." 

"Ah Sayer . . . " derken bir kaç adım attı Ayaz. Ne haltlar çeviriyordu ? "Bazen çok saf olabiliyorsun. Amacı mı hala anlayamadın mı?"

Kerem'den ses gelmeyince Ayaz'ın yüzüne  o aptal gülümsemesi daha çok yayııldı. Artık gülümsemesi midemi bulandurmaya başlamıştı.

"Elif'i hatırlıyor musun Sayer? Gözümün önünde öldürdüğün kızı ? Sevdiğim kızı hatırlıyor musun?!" 

Ayaz'ı sesi yükselmişti. Elif'ten bahsederken içi acıyordu. Bunu görebiliyordum. Şuan ondan ki acıyla en az 1 yıl yaşardım fakat ölüm perisi oalrak bir ölüm perisinden acı alamazdım. Lanet olsun ki bu şey sadece insanlardan alınıyordu. Vampirlerden zaten olmazdı çünkü onlar duygusuzdu, değil mi?

Ayaz Kerem izasına çömelip kilitli olduğu yeri açtı.  " Şimdi sende onun ölümünü göreceksin Sayer. Zeynep'in ölümünü izleyeceksin. Ama önce bir kaç acıdan zarar gelmez değil mi?"

Ayaz kilitili yeri açıp Kerem'i ensesinden yakalayarak, bodrum katındaki pencereden ışık gören tek yere fırlattı. Kerem aniden acıyla bağırırken gözlerimi yumdum. Ayağa kalkamazdı yada Ayaz'a hiç bir şey yapamazdı. Güçsüzdü. 2 damla kanla daha fazla ayakta duramazdı ki !

Kerem'in bağırışları bodrum katında yankılanırken gözümden istemsizce bir yaş geldi. "Lanet olsun kes şunu !" 

"Atarlı ölüm perisi. Bunu sevdim." diyerek gülümsedi Ayaz. Ardından bakışlarını Kerem'e çevirerek büyük bir kahkaha attı.

Kerem ellerini yere koyarak emekleyerek bu tarafa doğru gelmeye çalıştı fakat beceremedi. Ne kadar yorgun düştüğünü bilemezdim ama tahmin edebiliyordum. 

Kerem bağırışları arasında bir şey söylemeye çalışıyordu fakat anlayamıyordum. Oturduğum yerden kalkarak tahtalara yapıştım.

"Lütfen ! Lütfen kes şunu." dedim. Sadece bunu diyebildim. Sesim güçlü bile çıkmadı. Titriyordu. Her an kırılabilecek bir vazo gibiydim. 

"Zeynep Yılmaz bana yalvarıyor mu ? Aptal bir Sayer için mi? Biliyorsun Zeynep. Şuan bu durumda olmayabilirdik. Sayer'in acı çekişini şuan, burada kahkahalarla izleyebilirdik. Senin ölecek olman ne acı .  "

"Senin tarafında olmaktan da ölmeyi tercih ederim !" 

Ayaz kahkahasını her seferinde arttırken geri döndü. Kapıdan çıkarken bir adama işaret vermesiyle Kerem'i alıp karşımdaki yere kilitledi. Bu sefer beni görebilecekti. Ölümümü görebilecekti. 

"Kerem ?" diye seslendim yavaşça. Kerem nefes alışverişlerini düzene sokmaya çalışırken yanındaki küçük bardaktaki kanı içti. Yanık izleri yavaşça vücudundan siliniyordu.

"E-fendim. . Efendim güzelim." 

"Sen . . ." Lafımı tamamlayamadım fakat Kerem beni tamamladı.

KÖTÜ KADERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin