Bilgisayarımız bozuk.Bu yüzden telefondan yazmak zorunda kaldım.Yazım yanlışları olabilir.Bölümün bayağı bir geç geldiğini biliyorum ama hiç yazasım gelmiyordu.Ve bazı sorunlarım vardı.Kusura bakmayın.Umarım beğenirsiniz.Başak...
Benim en iyi arkadaşım.O benim arkadaşım değil dostumdu.Hep öyle kalacaktı.Aramızda neler neler geçse de biz hiç ayrı kalamazdık.Ayrı kalacaksakta ölmemiz gerekiyordu.İkimizden birinin ölmesi.
Başım dönmeye başlarken dengemi kaybettim.Rüzgar ani bir hareketle yerinden kalkıp beni tuttu.
'Eylül...Eylül iyi misin ?' Söylediklerine cevap vermeyerek ağlamaya başladım.Deli gibi.
Ben Başak'ı kaybedemezdim.Onunla daha geçirmemiz gereken zamanlar,yapmamız gereken maceralar vardı.Bu kadar erken gidemezdi.Ben buna hazır değildim.Onu kaybetmeye hazır değildim.
Annem ve babam üzgün gözlerle beni izliyordu.Kendime gelmem için uğraşmıyorlardı.Gelemezdim çünkü.Gelmemeliydim.Acıyı derinlerime kadar hissediyordum.
Başak ölemezdi.
Babam daha fazla ağlamama dayanamamış olmalı ki yanıma gelip beni kollarının arasına aldı.
'Eylül..merak etme Başak'a bir şey olmadı kızım.' Yalan söylüyordu ben üzülmeyeyim diye yalan söylüyordu.Bunu bu oda da ki herkes biliyordu.Ama ona inanmak istedim.*
Rüzgar kendime gelmem için beni zorla dışarı çıkarmıştı.Annem ve babam otobüsün kaza yaptığı yere gitmişlerdi.Yalvarmama rağmen beni götürmediler.Burada kalmam daha iyi olurmuş (!).Ama olmuyordu burada kalsam da acı hala gitmiyordu.Rüzgar yanımdan hiç ayrılmıyor elinden geldiğince bana destek oluyordu.
Annemler gidince belki açar da sesini duyarım diye Başak'ın telefonunu aradım.Kapalıydı.Belki de sapasağlam bir şekilde ailesinin yanındadır diye annesini aramıştım.Açmadı.Lanet olsun ki hiçbiri açmadı.Bu kadar boktan bir durum olamazdı.Kardeşim dediğim,ailemden biri gibi olan o kızın ölmediğine dair hiç bir şey yoktu.Artık kabul etmem gerekiyordu.O uçurumdan yuvarlanan otobüsün içinden kimsenin sağ çıkması mümkün değildi.Sadece benim arkadaşım,kardeşim yoktu o otobüste.Kaç aile şuan da ağlıyordu.
'Eylül ağlama..dayanamıyorum.' Rüzgar söyleyene kadar ağladığımın farkında değildim.Buğulu gözlerimle ona baktım.En az benim kadar o da üzgündü.
Beni kendisine çekip sarıldı.Sanki buna ihtiyacım varmış gibi bende ona iyice sarıldım ve hıçkırıklarımı serbest bıraktım.Saçlarımı okşadı.
Hıçkırıklarım kesilip yerini iç çekişlere bırakana kadar öyle durduk.Başımı omzundan kaldırıp biraz ondan uzaklaştım.Başımı ellerinin arasına alıp göz yaşlarımı sildi.Şuan çok çirkin göründüğümün farkındaydım ama bu umrumda değildi.
'Gel hadi eve gidelim.'diyerek kendiyle birlikte beni de ayağa kaldırdı Rüzgar.Gidene kadar hiç konuşmadık.Eve geldiğimizde bahçede Hazal,Özgür ve Olcay vardı.Bizi görünce üçü birlikte ayaklandı ve yanımıza geldiler.Hazal hemen koşup bana sarıldı.
'Eylül..çok üzüldüm.A..ama Başak iyidir.Merak etme ona bir şey olmaz.'diyerek kendini ve beni teselli etmeye çalıştı.
'Umarım.' Sesimi kendim bile duymadım.O kadar kısık o kadar ince çıkmıştı ki kimsenin duymadığına emindim.Hazal'dan sonra Özgür ve Olcay'da destek verircesine sarıldılar.Hep birlikte eve girdik.Annemler gideli bayağı bir olmuştu.Ve haber gelmemişti.Aramak istiyordum ama korkuyordum.Yine de bunu yapabilirim diyip kendimi güçlendirerek annemin numarasını tuşladım.Uzun bir bekleyişten sonra telefon açıldı.Herkes en az benim kadar meraklı bir şekilde beni izliyordu.
'Anne.'dedim titreyen sesimle.'Noldu?'
Annem sanki söylemek istemiyormuş gibi bana saatler gibi gelen bir süre bekledi.En sonunda derin bir nefes aldı.
'Kızım bir kaç kişiyi çıkardılar ve..hepsi ölüydü.Ama Başak daha yok.'
Gözlerimi sımsıkı kapattım.Bunun bir şaka veya bir rüya olmasını diledim.Gözlerimi geri açtığımda yine herkes üzgün ve meraklı gözlerle bana bakıyordu.
'Peki.' Sesim yine o kadar kısık çıkmıştı ki.Annemin bir şey demesine izin vermeden telefonu kapattım.Hazal hemen yanıma gelip,'Noldu?'diye sordu.
Annemin dediklerini anlattım.Anlatırken yine ağlamaya başladım.Hazal'da bana katılırken birbirimize sarıldık.
Birden telefonum çalmaya başladı.Hazal'dan ayrılıp koltuğun üstündeki telefonumu elime aldım.
Arayan Başak'tı.
'Bu Başak.'dedi Hazal.Herkes bir anda şaşkınca dondu kaldı.Ama bu kötü bir haberin habercisi olan bir poliste olabilirdi.Ve büyük ihtimal öyleydi.Yine de bir umut diyerek telefonu açtım.
'Alo.'dedim titreyen sesimle.
'Kanka ben vardım.Haber vereyim dedim.Annemi falan aramışsın sessize almışta duymadık.Sen ağlıyor musun?'
![](https://img.wattpad.com/cover/8000961-288-k207252.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Sen...
Roman pour AdolescentsEğlenceli bir yaz, yeni arkadaşlar,yeni aşklar...