Arda ellerini ceplerine sokmuş,piç gülümsemesi suratına yayılmış öylece beni izliyordu.Konuşmamakda kararlı gibiydi.En sonunda derin bir nefes alarak "ne işin var senin burada?"dedim.
Gerilmiştim,kalbim son hız atıyordu.Arda ise halinden memnun gibi gülümsedi ve "seni izliyordum"deyiverdi.
"şuan da bir sapık edinmek en son istediğim şey" dedim onun aksine iğneleyici bir tavırla.
Gözlerini kısarak kollarını göğsünde çarprazladı"senin de dediğin gibi,sende benim ilgi alanıma girmiyorsun"
Üzüldüm mü?Yok hayır."bizi dinlediğini biliyordum" dedim.Olayı tamamen farklı bir boyuta getirmiştim.
"o kadar sesli konuşuyorsun ki dinlememek elde değil" pis yalancı.
"ne istiyorsun Kral!?" sıkılmaya başlamıştım.
"Beste'den uzak dur.O Rüzgarı seviyor,Rüzgarda Beste 'yi.Mutlu olmayı hak ediyor"
"ya ben?"aslında şuan da acıtasyon yapmak en son istediğim şeydi ama söylemiştim bir kere.
"Rüzgar seçimini yaptı"dedi gözlerini kısarak.Ne yani sende o ikisinin koruyucu meleği olmayı mı üstlendin?
"Rüzgar bana ait"dedim.
"bunun için biraz geç kaldın"dedi başını hafif yana eğerken.
"git burdan!"artık iyice sinirlerimi bozuyordu.
"emir almaktan hoşlanmam Prenses.Ve başkalarının sözüyle asla hareket etmem" prenses?Prenses mi dedi o?
Düşüncelerimi bir kenara iterek "o halde ben giderim"deyip yürümeye başlamıştım tam onun yanından geçerken kolumu tuttu.Hiçbirşey demeden ya da kolumu kurtarmaya çalışmayarak başımı ona çevirdim.Arda ise karşıda bir yere odaklanmış dikkatle oraya bakıyordu.İtiraf etmeliyim oldukca etkileyici biriydi.
Sonunda oda başını bana çevirdi "Beste'den uzak dur"veee bam!Büyü bozuldu.Hızla kolumu ondan kurtardım.Kapıya doğru harekete geçmişken anlık bir kararla durdum.Ardanın gözleri aynadaydı.Yanına yavaş hareketlerle gidip elimi bir omzuna koydum ve parmak ucumda yükselip dudaklarımı kulağına yaklaştırdım.Aynada ki yansımamızdan gözlerinin içine baka baka "birbirimize benziyoruz.Asla başkasının sözleriyle hareket etmem" Birşey demesine fırsat vermeden kendimi dışarıya attım.
Yazar anlatıyor
Ecrin son çikolatasını da yiyerek ofladı.Durmadan arkadaşlarıyla birlikte gitmesi gerektiğini düşünüyordu.Pes ederek kendini dolabının karşısına attı.Giyindikten sonra hızlı bir şekilde arabasına bindi.
Selen'in söylediği gösterişli mekana gelir gelmez kalbi nedense son hız atmaya başlamıştı.Geri dönmeli miyim? diye düşündü bir süre.Ve sonunda vazgeçerek kulübe girdi.İnsanlar kalabalık bir şekilde sanki konsere gelmiş gibi oturmuş onları izliyordu.Burada biraz daha durursa herkes onu fark edecekti.Çünkü herkes merdiven gibi inen basamaklara oturmuştu.Ecrin dikkat çekmeden en arkaya geçti ve oturmak yerine karanıkda belli olmayacağını düşünerek ayakta kalmayı tercih etti.Sonunda yer bulmanın sevinciyle gözlerini sahneye çevirdi,ve direk Ardayı buldu.Arda şarkısını söylerken diğerleri gibi çığlık atmak yerine sakince onu izlemeye başladı.
Arda ise başını giterından ayırmayarak şarkısını söylemeye devam etti.Başını kaldırdığında ise kendisine büyülenmişcesine bakan gözlerle karşılaştı.İnsanları etkilemeyi seviyordu.Göz önünde olmayı da.Arda gözlerini herkesin üzerinde tek tek gezdirirken en arkada ki Ecrini görünce durdu ve hafifçe sırıtarak son sözleride söyleyerek şarkıyı bitirdi.Herkes alkışlarken Ecrin hiçbirşey yapmadan öylece Ardaya bakıyordu.Ve Ardada sırıtarak ona,Arda sırıtıyordu çünkü Ecrin her ne kadar alkışlamasa da,çığlık atmasa da oda etkilenmişti.Gözlerinden bu rahatca okunuyordu.Ecrin ise içinden kendisine lanetler okuyordu.Ardadan etkilenmişti.Tek tesellisi Rüzgara olan aşkından emin olmasıydı.Hem Rüzgar olmasa bile Arda gibi birini asla sevmem,diye düşündü.Çünkü Arda aşktan anlamaz hatta sevgi nedir onu bile bilmez.
Arda anlatıyor.
Sahneden sonunda inince biraz ileride ki masada oturan Rüzgar ve Besteyi gördüm.Gülümseyerek el sallayıp beni yanlarına çağırdılar.Rüzgarın yanına oturdumBenim arkamdan Barış ve Burak'da geldi.Sonra da Kefenle Beril.Beril beni görür görmez sırıtmaya başladı.Lanet olsun bu kız tam bir sürtük.Kefenle çıkıyor ama durmadan bana kaltaklık yapıyor,bu gece yanıma gel desem bir an bile düşüneceğini sanmam.
"Rüzgar biliyorsun biz okula yeni geldik bize biraz...ımm neydi adı?Hah Ecrin-"
"yani prenses" dedi Barış Beril'in lafını bölerek.
"ne fark eder canım?Ne diyordum,hah bize biraz onu anlatsana"demesiyle Beste'nin gerginliği yüzünden rahatca okunmaya başladı.
"anlatılacak birşey yok Beril" dedi Rüzgar sertçe.
"hadi amaa,eminim bu gecede seni izlemek için gelmiştir" Beril pes etmiyordu.
"Ecrin güzel bir kız ve akıllıda.Eminim Rüzgarın artık Besteyi sevdiğini anlamıştır"barış konuşmasını bitirir bitirmez yanımıza Berilin sürtük arkadaşı Selin geldi.
Selin hiç vakit kaybetmeden konuşmaya başladı"ne konuşuyorsunuz?Ecrini mi? Boşverin sürtüğün teki işte"dedi sırıtarak
Ama nedense içimden bir ses hatta Selin'in arkasında ki bir çift sinirli göz bunu söylediği için pişman olacak diyordu.
Ecrin hızla bir atak yaparak Selin'in karşısına geçti."sen..."diyerek duraksadı.Arkadaşlarıda arkasındaydı bu arada.Sonunda derin bir nefes alarak devam etti "kimsin de benim dedikodumu yapıp üstüne bir de sürtük diyorsun?" sinir sınırı tavan yapmış gibiydi
Selin korkmuşa benziyordu ama yinede konuştu "bizi mi dinledin?" evet işte ben buna sürtük cesareti derim.Çünkü Ecrin gözlerinden ateş çıkartacak gibiydi.
Ecrin bir adım daha atarak Seline iyice yaklaştı "evet,dinledim.Sorun mu var birşey mi yapacaksın yoksa"diye gürledi.
Hiçkimse birşey demeden onları izliyordu.
Adının Ilgın olduğunu öğrendiğim kız Ecrinin sağ tarafına geerek keyifle sırıttı "cık-cık.Yanlış kişiye bulaştın kızım"
"heyy,biraz sakin olun"dedi Kefen gülümsemeye çalışırken
Ve Ecrin bize dönüp öyle bir bakış attı ki,herkes bir anda sindi "siz karışmayın"diye de ekledi.Aslında bunu demese de gayette susardık yani.Tekrar Seline döndü "sende bana cevap ver"
"şeyy-bennn"derken Ecrin bir anda Seline tokatı geçirdi.Kızın yüzü sağa düştü.Ecrin Senin yüzünü avcunun içine alarak kendisine çevirdi.Kendimi kötü cadı filmleri izliyor gibi hissettim.Evet burada cadı olan Ecrin. "birdaha hakkımda ya da hakkımızda iyi ya da kötü birşey dediğini duyarsam bu tokadı mumla ararsın" Dediği gibi Selinin yüzünü hızla bırakdı ve bir adım gerileyek herkesin duyacağı şekilde konuşmaya başladı "herkesin kim olduğumu bildiğini sanırdım.Unutan varsa hatırlatabilirim.Hiçbirşey değişmedi.Ben eski benim.Saygısız ve yerini bilmeyen insanlara hala tahammülüm yok!"diyerek uzaklaşmaya başladı.Arkadaşları hepimize tek tek baktı ve adının Aleyna olduğunu öğrendiğim kız Seline yaklaştı."şehri terk et sürtük.Yoksa peşini bırakmaz" der demez selin koşarak gitti ve kızlarda herkese küçümseyen bakışlar atıp yerlerine oturdular.
Onlar hiçbirşey olmamış gibi konuşup gülmeye başlamışken bizimkiler daha yeni yeni kendisine gelip yerlerine geri oturdular.Bense laklkma zahmetine bile girmemiştim.Gözlerimi Ecrine çevirdim oda bana bakıyorrdu -senin derdin ne- dercesine.Birşey yapmadan sırıtp başımı çevirdim.
"eee yarın ne yapsak" Beril korkmuştu.Bu yüzden de konuyu değiştirmeye çalışıyordu.
Barış bir anda kahkaha attı.
"ne oluyor Barış?"
Barış sonunda durabildiğinde "sen...Ecrinden korktun"dedi gülümseyerek
"kapa çeneni"
"Barış haklı Beril" Kefen Berilin sevgilisi olabilirdi.Ama tabi ki haklı olsa da haksız olsada Barışı her türlü herkese karşı korurdu.
"beni savunmak yerine onu mu haklı buluyorsun?" Beril konuşmak yerine resmen cırladı
Barış"o kızlar hoşuma gitti "dedi sırıtarak. Bir anda sadece onun değil hepimizin de sırıttığını fark ettim.-Berl hariç-
"tabikide onu savunacağım.Barış benim kardeşim peki sen kimsin?"
"hey,dostum sorun değil" dedii Barış sırıtarak
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sahte Sevgilim (Düzenleniyor)
ActionHerkesin iyi bir hayatı vardır. Elbet de Ecrinin de iyi bir hayatı vardı. Peki ya mükemmel olmasını isterse? Hikayeler de hep iyi kızın masalı anlatılır. Okula yeni başlar altın çocuğu kötü kızın elinden kapar ve mutlu mesut yaşarlar. Ama bu kez ro...
