1) Şimdi herkes sevdiğinin ona gelmesini bekliyor. Herkes mutluluğu kendi hakkı biliyor, herkes onca acının sonunda karşılığını istiyor. Peki bu hikayede, kim sonunda mutlu olmayı hak ediyor?
2) Şimdi sana çok özledim desem, vereceğin cevabı biliyorum. Ama çok özlüyorum. Anlatılır hâl değil inan. Yazamıyorum, arayamıyorum, sarılamıyorum, hiç öpemiyorum. Fakat öyle özledim ki, yer gök şahit. Herkes üzülüyor.
3) Oysaki gecenin en karanlık saatinde zifir olan gökyüzü değil içimizdir.
4) Ben seni değil seninleyken olan kendimi özlüyorum. O saflığı, temizliği, ilk heyecanı özlüyorum. Ben o sevdiğim kişiyi özlüyorum, seni değil.
5) Birlikte yürüyorsanız mutluluktur, birlikte ağlıyorsanız dostluktur; ama birlikte susuyorsanız, bu aşktır...
6) Bir süre sonra unutursun demişti. Kaç Doğum günü geçti üstünden
Kaç yılbaşı...
Unutmadım.
Ya ezberim çok iyi ya da acım çok derin.
Bilemedim...7) Tam unuttum derken; bir şarkı çalar, biri onun gibi güler, birisi parfümünü sıkıp onun gibi kokar, tüm unuttuğun boşa gider.
8) "Numarasını ezbere bilip sesini unutmak."
"Evinin yolunu ezbere bilip sana gelememek."
"Yüzünü ezbere bilip görememek."
"Gözlerinin rengini ezbere bilip bakamamak."
"Kokusunu ezbere bilip sarılamadan."9) Ben artık eskileri sildim, tek kelimeyle cevapları verenleri, verdiğim değere karşılık vermeyenleri. Sildim geçtim.
10) Sonra, o sokaktan geçmemeye başladım.
Sonra, o şarkıyı dinlemedim.
Sonra, seni düşünmedim.
Sonra, seni özlemedim.
En sonunda, seni unuttum.
![](https://img.wattpad.com/cover/99621209-288-k502200.jpg)