Gelmişti.
Şu an tam karşısında oturuyordu ve gözlerini ondan alamıyordu. Gelmişti ve onu gördüğü için o kadar iyi hissediyordu kalbi heyecanla pıt pıt atıyordu. Her zamanki gibiydi; bu sefer siyah hırka giyiyordu ama aynıydı işte. Onu izlediği günlerdeki gibiydi.
Ama aslında onun öyle olmadığını biliyordu. Artık onun hakkında bir şey biliyordu ve sanki biraz daha farklı bir gözle ona bakmaya başlamıştı. Çok daha sevgi dolu, çok daha şefkatle, çok daha merhametle. İçinde öyle bir duygu karmaşası vardı ki ona karşı, nasıl başa çıkacağını anlayamıyordu. Ona çok fena kapılmıştı.
Yanına gidip gitmemek arasında bir ikilem yaşıyordu. Gitse nasıl davranacağını bilmiyor, bir yanı gitmese pişman hissedeceğini fısıldıyordu. Ama ona yakınlaşmak da istiyordu. Uzaktan bakmak da güzeldi ama yanında olup onu hissederek bakmak çok daha güzel olabilirdi. Sonra bir anlık cesaretle ayağa kalktı. Gözlerini onun üstünden çekmiyordu. Derin bir nefes alıp kendine iyice cesaret toplarken yürümeye başladı. Bahçenin bu kadar kalabalık olması, onun yanının neden boş olduğunu açıklamaya yetmezdi ama boşverdi. Şans bugün onunla gibi görünüyordu.
Yanına vardığında üstüne düşen gölgeden kimin geldiğine bakmak için kafasını kaldırmıştı Jungkook. Yoongi onunla göz göze gelince hafifçe gülümsemiş ve yanına oturmuştu.
''Nasılsın?'' diye sormuştu yumuşak bir sesle. Jungkook da gülümsemeye çalışmış ve kafasını sallayarak ''İyiyim.'' demişti. Yoongi, kendisine karşı bir geri dönüş alamayışına takılmamaya çalışarak biraz ona doğru dönmüştü.
''Sevindim.'' Başka diyecek bir şey bulamadı. Keşke buraya gelmeden önce biraz düşünseydi.
Jungkook tıpkı onun gibi Yoongi'ye dönmüş ve gözlerine bakmaya başlamıştı. Yoongi kendisine bakan irisleri görünce birden heyecanlandığını hissetti. Gördüğü rüya aklına gelmişti ve o an uzanıp ellerini tutmamak için zor tutmuştu kendini. Sakinleşmeye çalıştı.
''Ne oldu?'' diye sormuştu Jungkook. Onun neden geldiğini anlamaya çalışır gibiydi.
''Hiç,'' deyip gülümsemişti Yoongi. ''Sadece seni merak etmiştim.''
Jungkook kaşlarını kaldırıp merakla ona bakmıştı. Yoongi yüzündeki ifadeyi görünce geçen geceyi hatırlamıyor olabileceğini düşündü, bu yüzden açıklama gereği duydu.
''Geçen gün parkta ağlıyordun.'' demişti anlaması için gözlerine bakarken. Sonra irislerinde hatırladığına dair bir ifadenin geçtiğini gördü. Yerinde kıpırdandı, nedensizce sevinmişti.
''Ah,'' diye bir nefes vermişti Jungkook, azıcık kaymış şapkasını düzeltti.
''Özür dilerim, rahatsızlık vermiş olmalıyım.'' Duyduklarıyla Yoongi'nin gözleri şaşkınlıkla açılmıştı, yanlış mı duymuştu?
''Hayır, hayır rahatsızlık vermedin.'' demişti hemen, onun böyle düşünmesi hiç hoşuna gitmemişti.
''Rahatsızlık vermedin. Neden veresin ki?''
Jungkook omzunu silkmiş ve önüne dönmüştü. ''Bağırmış olmalıyım, kim olsa rahatsız olurdu.''
''Ben olmadım.'' demişti hemen Yoongi. Sesi biraz kısık çıkmıştı. Jungkook tekrar ona dönmüş, kafasını biraz yana eğerek incelemeye başlamıştı onu.
''Belki beni tanıdığın için böyle söylüyorsun. Kim olsa rahatsız olurdu, gerçekten. Ama o an kontrolüm dışında gerçekleşti. Durduramadım.'' demişti. Yoongi, onun ilk defa bu kadar uzun konuşmasına sevinse mi bilememişti.
''Bu kadar üzülecek ne yaşamış olabilirsin?'' demişti. Bir anlıktı. Düşünmeden çıkıvermişti ağzından kelimeler. O bile sonradan farkına varmıştı ne dediğinin, gözleri kocaman açılmış ve onun yüzünün değişmesine şahit olmuştu. Aptal, dedi içinden kendine. Sen çok aptalsın. Düşünerek hareket et.
Jungkook bir şey dememişti ve tekrar önüne dönerek etrafını izlemeye başlamıştı. Yoongi derin bir nefes alarak gözlerini kapatıp tekrar açtığında ''Özür dilerim.'' demişti. ''Haddimi aştım, birden çıkıverdi ağzımdan.''
Jungkook herhangi bir tepki vermemişti. Yoongi şu an tüm küfürleri hak ettiğini düşünüyordu, burnunu onun işine sokmamalıydı.
Ayağa kalktı ve ona baktı. Gidip kendini dövmesi gereken bir konu vardı. ''Şey, ben gideyim o zaman.''
Onun kafa salladığını gördü ve bir şey demeyeceğini anladığında arkasını dönüp yürümeye başladı. Ona neydi, daha yeni tanışmışlardı ve onun yaşadıklarını hemen kendisine anlatacağını mı sanmıştı? Aptaldı işte, nasıl çıkıvermişti o soru ağzından? Kafasını sallayarak kendine gelmeye çalıştı. Gidip Jimin'i bulsa iyi olurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sober | yoonkook ✓
FanfictionSen bir su damlasıydın, susuzluktan beni çekip kurtaracak. -soft and a little bit angst yoonkook İlk yayımlanma tarihi: 09.08.2018 Bitiş tarihi: 02.12.2020