''Jungkook, hemen onları bana ver.'' demişti bağırarak kendisinden kaçan Jungkook'a. Ondan biraz uzaklaşan Jungkook ise ona dönmüş, sırıtarak geri geri yürümeye başlamıştı.
''Gelip alsana.'' demişti ona meydan okurcasına. Yoongi gözlerini kısarak ona bakmış ve biraz hızlanarak yürümeye başlamıştı kendi poşetini alıp kaçırmış olan Jungkook'a doğru.
''Seni yakalayabilirim biliyorsun değil mi?'' demişti. Şu an öyle mutlu hissediyordu ki tarif edemezdi. Bugün çok ama çok eğlenmişti ve Jungkook aklını başından almaya devam ediyordu. Onu ısırmak istiyordu.
Jungkook bakışlarını ondan çekip oyunculuğunu konuşturarak düşünür gibi yapmıştı. ''Hm, evet yakalayabilirsin. Bu yüzden diyorum ya gel, yemeğini al benden.''
Yoongi gülerek kafasını sağa sola sallamıştı. Sokakta, kaldırımda yürürlerken birbirleriyle uğraşıyorlardı resmen.
Biraz daha hızlanıp ona yaklaşırken Jungkook önüne dönmüş ve adımlarını hızlandırmıştı. Hayır, Yoongi sokak ortasında koşmayacaktı.
Jungkook'un oturduğu sokağa geldiklerinde Yoongi adımlarını normal hızında atmaya başladı. Eve gelmişlerdi ve eninde sonunda yemeğini ondan alacaktı.
Jungkook binanın önüne geldiğinde kapıyı açtığı sırada Yoongi'ye bakmıştı.
''Hadi ama Yoongi. Çok yavaşsın.'' demişti sırıtarak. Yoongi, ondan 20, belki 30 adım uzağındaydı ve onun gözlerindeki yaramaz parıltıları buradan görebiliyordu. Onun eğlenmek adına bu yola başvurduğunu biliyordu ve artık eve gelmiş olduklarından kalan birkaç adımı koşması bir şey kaybettirmezdi.
Onun hızlandığını gören Jungkook gülmüş ve hızlıca içeri girmişti. Arkasından Yoongi de girdiğinde Jungkook, ikinci merdivenleri çıkmaktaydı. Yoongi de hızlıca çıktığında bir an Jungkook'un bu kadar koşturmaca içinde ayağının acıyıp acımadığını düşünmüştü. Acaba acıyordu da umursamıyor olabilir miydi? Ya da artık tamamen iyileşmiş miydi? Şu sıralar doktora da gittiğini görmemişti ve bu konuyu eve geçince Jungkook'a sormayı aklına not etti.
Son merdivenleri de çıktığında Jungkook'un kapıyı açmaya çalıştığını gördü. Elinde ikisinin de yemek poşetleri dururken bunu yapması zor olmuş olmalıydı ve o sırıtarak ona yaklaşmaya başlamıştı.
''Yakaladım seni.'' Arkasından, kollarını gövdesinden ona dolamıştı. Jungkook ise sessizce kıkırdamış ve kapıyı açmıştı.
''Hayır yakalayamadın.'' diyerek hızla ondan kurtularak kahkahalar eşliğinde içeri girmişti. Yoongi, kolları boşluğu düşmüş, onun arkasından bakarken gülümsemişti. Onun bugünkü mutlu halleri aklına geldiğinde huzurlu hissetmişti. Kalbini saran anlamlandıramadığı bir güzel hisle o da içeri girmiş ve kapıyı kapatmıştı. İçeriden poşetlerin sesleri geliyordu.
''Eğer benim menümü isteseydin zaten sana verirdim. Alıp kaçmana gerek yoktu.'' demişti salona girer girmez.
Jungkook sırtını koltuğa yaslamış, ayaklarını da masaya uzatarak eline aldığı yemeği yemeğe başlamıştı.
''Biraz eğlenmek istedim.'' demişti sırıtarak ve Yoongi'nin yanına oturmasını izlemişti. Yoongi de Jungkook'un kendi için aldığı fakat yemediği yemeği yemeye başlamıştı.
''Bir gün de sinemaya gidelim mi? Uzun zamandır gidememiştim.'' diye sormuştu bir süre sonra Jungkook. Yoongi masaya doğru eğilip yediğinden bunu duyunca arkasına dönüp ona bakmıştı. Bir müddet bakışlarını gözlerinde gezdirmişti. Jungkook, onun aksine kendisiyle vakit geçirmek için türlü türlü yollar deniyordu ve bu kendisini bulutların üstündeymiş gibi hissetmesine neden oluyordu. Yoongi hiçbir şey yapmadan, Jungkook kendi isteğiyle ona yaklaşıyordu. Kalbi bunun üstüne sıcacık oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sober | yoonkook ✓
FanfictionSen bir su damlasıydın, susuzluktan beni çekip kurtaracak. -soft and a little bit angst yoonkook İlk yayımlanma tarihi: 09.08.2018 Bitiş tarihi: 02.12.2020