Başladığınız tarihi dilerseniz buraya yazabilirsiniz.♡
Yukardaki şarkıyı dinleyebilirsiniz. Çok sevdiğim bir şarkıdır.
Naz Ölçal -Yoksun-
××××××××××××××××××××××××××
Eski ben...
Kimisi için iki kelimeden başka bir şey değilken benim için yüreğimin en ücra köşesinde saklı kalan ve yeniden çıkaramadığım özleminden gözyaşlarımı bir pınar misali günlerce akıtan acımasız iki kelimeydi o. Tamamıyla kendim olduğum zamanlardı oysa. Şimdi kalbimi cayır cayır yakacağını tahmin bile edemezdim.Kime eski beni anlatsam güler geçer zaten.
Gerçi anlatacak kimsem yok ama... Her biri tek tek koptu hayatımdan. Hiçbir şey yapamadım. Engelleyecek tek bir gücüm kalmamıştı ki zaten o zamanlarda. Yine de bir tanesinin bile benim için üzülmesini o kadar çok isterdim ki. Gözyaşlarımı omzuna başımı yaslayarak akıtabileceğim sadık tek bir dost bile yeterdi. Ama o da olmadı! Bu hayatta bir ezik gibi bir başıma bıraktılar.
Yalnız ve üzgün...
İsmimi özetleyen iki kelime...Aylardır üzerine düşündüğüm konudan vazgeçmiştim. Kendime güvendiğimden değil ama boşvermişlikten belki de... Kimsenin ne diyeceğini umursamayacaktım. Çünkü artık yeterince üzülmüştüm. Döktüğüm gözyaşlarından o kadar sıkılmıştım ki. Artık istemiyordum. Bu acıyı tamamen atmam gerekiyordu. Canımı acıtan insanlarla yüzleşmeliydim. O yüzden aylardır kapısının önünden bile geçmediğim okuluma gitmeliydim.
Olay yerine yani...
Kalbimi söktüğüm yere...***
Yine yalnızlığımın şahidine , sekiz otobüsüne , biniyorum. Otobüs her zamanki gibi. Kalabalık ve o berbat koku...
Özleyeceğim en son şey olabilirdi. Duraktan durağa koluma çarpan insanlara kadar aynıydı. Ani frenle tutunacak bir yer bulamayıp sarsılmam bile aynıydı.Kimse yoktu yanımda.
Hiç kimse...
Yazık...
Sağıma baktım. Her zamanki gibi el ele tutuşan o çifte... Vıcık vıcık tarzlarına ne kadar midem bulansa da yine de içimde bir şeylerin cız ettiğini hissetmek acı verdi.Kulağımda her zamanki şarkılar... Kendimi klipte gibi hisseden ben...
Yine aynı...
Hiç bir fark yok!
Duraktan aceleyle inmeye çalışan bir adet ben ve kolumla mecburen iteklemek zorunda kaldığım az önceki vıcık vıcık çiftteki kız... Bana hakaretlerine göz devirerek müziğin sesini daha çok açmam...
Her zamanki gibi...
Duymak istemediğim şeylere karşı tavrım hep aynıydı.
Anne ve babamın kavgalarında yaptığım gibi!
Acı...Keşke bu müzik kalbimin ağrıdığı o kötü zamanlarda da işe yarasaydı.
O zaman kalbimin ağrısı , gözyaşlarım , hayal kırıklıklarımı da unutabilseydim.~~~
Yavaş adımlar , isteksiz ben , garip insanlar , düşüncesizler...
Kalbimin kırılması hiç kimsenin umrunda değil ki.
İnsanlar neden bu kadar acımasız?Gözyaşlarımın sebebi olmak kimsenin içini acıtmıyor mu?
Yoksa anneme sesimi yükselttim diye ağlayan ya da tanımadığım biriyle tartıştığımda ağlayan tek kişi ben miyim? Masum bir duyguyu ne tür bir insan bu denli alaya alabilir?
Nasıl içi sızlamaz?
Masum duygularım azalıyor.
Her acımasız insanı gördüğümde, kalbimdeki masum his parçaları güneşe bırakılmış bir buz parçası gibi eriyip kayboluyor.
Kimseyle konuşasım yok.
Acımasız, riyakar insanlara karnım tok. Zamanında açtıkları yaralar hala kabuk bağlamadı zaten. Kanayan yarama bir yara bandı veren bile yoktu en acısı da.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hiç Umut Yok Mu?
ChickLitUmut... Yıllardır tutunduğum , aşık olduğum bir kelimeyken şimdi bu denli nefret etmem gerçekten şaşırtıcıydı. Kalbimi tüm zorluklara rağmen hayallerle doldurmuştum oysa bir zamanlar... Tabi bu aptallığımın bir göstergesiydi. Başıma gelen bir kaç tü...