1.4

64 5 31
                                    

   Logan yavaşça kolunu indirip, Shalia'nın elinden kurtuldu. Mike ise Logan'a yaptığını-beğendin-mi-gerizekalı bakışı atıyordu. Shalia gülümseyerek ellerini birbirine sürttü ve ikisinin omzunu kavradı.

   "Ah hadi ama, cevap verseniz? Neyse... istediğiniz cezayı seçebilirsiniz."

   Mike omzundan eli indirdi. "Başka ne ceza var ki? Bir elektrik, bir de senin şeytani yüzün. Bu iki şıkkı zaten eminimki herkes haftada 4-5 defa görüyordur. Bu yüzden başka bir şey yapmaya oy veriyorum."

Birkaç kişinin söylendiğini durunca etrafındakilere baktı. Logan boğazını temizledi.

   "Seni gerizekalı sence başka ne ceza çıkartabilir!"

   "Asıl gerizekalı sensin!"

   "Hayır sensin!"

   Mike bunu devam ettirdiğinde daha da uzayacağını bildiği için derin nefes aldı. "İkimizde gerizekalıyız. Tamam mı?"

   Logan kollarını göğsünde birleştirip başını yan tarafa çevirdi. "İyi tamam."

   Shalia gülümseyerek enselerine dokundu. "Ah bakın akl..." Sözü başka bir çocuk tarafından kesildi.   "A...aslında aklıma b...bir fikir geldi." Shalia duraksayarak kekeleyen dik saçlı çocuğa döndü. Gülümsedi. "Evet seni dinliyoruz."

   "Bizi 2. Bölgeye gönderin." Başka biri ayak kalktı. "Hayır bence direk onlarla alakası olanları ve onları idam edin." Ivy ayağa kalktı ve idam fikrini ortaya atan, dağınık saçlara ve mor gözaltlarına sahip çocuğa seslendi. "Yaa niyeymiş? Alakası olanların ne suçu var?"

   Shalia keyif alıyordu çocukların tartışmasından. Bu yüzden araya girmeden izlemeye başladı. Dağınık saçını karıştıran çocuk Ivy'ye ukala bir bakış attı. "Ne o hemen koruma moduna girdin. Eğer onlar aptal bir konudan kavgaya girmeseydi şu an rahat bir şekilde bu lanet yerde hiç değilse yaşayabilirdik."

Logan çocuğa döndü. "Hepiniz aynısınız." Bir eliyle Mike'ın kafasını tutup geriye tutarken bir eliyle de yakasını kavradı. "Bu çocuk o kadar olayın içindeydi ama hiç idam almadı." Mike'a iyice yakınlaşıp kulağına konuşmaya başladı. "Senin ne işin var burada ölmeyeceksen?" Mike sakinliğini korumaya çalışırken zorla cevap verdi. "Bilmiyorum."

***

   Raphaëlle mavi gözleriyle insanlara bakarken gülümsemeden ve heyecanlanmadan edememişti. Ayağa kalkıp daha rahat bakmak istedi. Sonradan vazgeçip herkesin öldüğünü düşündüğü Hao'ya baktı. Başını iki yana sallayarak derin nefes aldı ve elini kaldırarak söz hakkı istedi. Fakat Shalia sırtı dönük olduğu için görmedi. Bu yüzden "Efendim," diyerek seslendi.

   Shalia Raphaëlle'ye dönerek söz hakkı tanıdı.

   "Oyun oynayalım!"

***

   Anlamadım bu kızı, ruh hastası mı? Logan Raphaëlle'ye dönerken Mike'ı bıraktı ve kahkaha attı. "Sen deli misin? Burada nasık bir oyun oynanır ki?! Seni ap..."

   "Harika! Bu fikre bayıldım!" Shalia kahkaha attı. "Nasıl bir oyun oynamak istersiniz?"

   Raphaëlle saçını geriye attı. "Öl ya da kaç? Kazanan 2. Aşamaya geçer. Onu da kazanırsa çıksın. Ayrıntıları eğer kabul ederseniz anlatırım."

   Mike başını iki yana salladı. "Ben kabul etmiyorum." Logan ona bakarak başını aşağı yukarı salladı. "İlk defa aynı düşünüyoruz." Shalia onları susturdu. "Ha-yır. Ben kabul ettiysem kabul olmuştur. Bize ayrıntıları anlat."

Denek-M Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin