1.0

58 5 46
                                    

   Ivy süt kutusunu iyice büzüştürürken Doug ile Mike konuşmaya devam ediyordu. Şuraya geldiğimden beri ilk defa birisiyle bu kadar uzun konuşuyorum.

   "Yaşın kaç?"

   "15, ya senin?"

   "14."

   Mike şaşkınca ona baktı ve süzdü. "Seni 16 falan beklerdim!" Doug güldü. "Herkes başta şaşırıyor." Mike'ın gözleri büyüdü. "Nasıl boyunu uzatıyorsun?! Basketbol falan mı? Aslında şu zamanlarda her şey sanaldan işliyor. Nasıl uzatıyorsun?!"

   "Süt iç ve egzersiz yap."

   Ivy süt kutusuyla uğraşmayı bıraktı ve hızlıca Doug'a döndü. Yeşil gözleri büyüdü. "Süt boy falan uzatmıyor ama!"

   "Sadece süt içmek tabi uzatmaz."

   "Ne yani annem mi yalan söyledi?!" Ivy gittikçe tatlı bir hâle bürünürken Mike, Ivy'in aslında korkunç olmadığını anlamaya başlamıştı. Evet, onu korkunç kabul ediyordu. Doug gülümsedi ve Ivy'in kafasına hafifçe vurdu. "Bu konuyu boşverelim." Mike belirsiz bir gülümsemeyle ikisine bakıyordu. Doug elini Ivy'in başından çekti ve Mike'a döndü.

   "Merak ettiğin başka bir soru var mı?"

   "İdamlar. İdamlar nasıl oluyor. Merak ediyorum."

   Doug boğazını temizledi. "Anlatmaya başlıyorum o zaman."

   "Siz sıkıcı eğlencenize devam edin. Benim gizli işlerim var." Ivy süt kutusu olmaktan çıkmış süt kutusunu merdivenin yanındaki çöpe atıp merdivenlerden inmeye başladı. Doug korkuluklara yaslandı.

   "Seni yakıyorlar kısacası."

   Mike yutkundu. "Nazi'lerin yaptığı gibi mi?"

   "Daha farklı. Seni bir sandalyeye oturtturuyorlar, kollarını falan bağlıyorlar."

   "Olmazsa olmaz elbette."

   "Başına bir örtü geçirip kuru bir sünger koyuyorlar. Ardından süngere elektrik gönderiyorlar. Sünger yanarken senin etinde yanıyor ve bum. Öldün."

   Mike zorla gülümseyerek yutkundu. "Sanırım canlı çıkma olasılığımız çok düşük." Doug omuz silkti. "Kellemizi uçurmalarını tercih ederdim."

   "2025'teyiz, neden geçmiş idam uygulamalarını kullanıyoruz?"

   "Anlaşılan Bayan Zed tam bir tarih hayranı."

   "Belki de parası yok."

***

   "Teyze, onu neden idam etmiyorsun?"

   "Bu konuyu yeterince konuştuğumuzu sanıyordum Ivy. Ee ne hakkında konuşuyorlarmış? Sanırım çatı katına da dinleme cihazı koymalıyım. Bir ara hatırlat."

   "İdamın öldürmediğini düşünüyorlar ve neredeyse kesin karara varacaklar."

   "O zaman biz de gerçekten öldürürüz."

   "Sen elini kana bula, ben boyaya bulamayı tercih ediyorum. Buradan çıktığım zaman ilk iş seni dava etmek olacak ve anneme gerçekleri anlatacağım."

   Shalia güldü ve ellerini masada gezdirdi. "Ne güzel tehtidler savuruyorsun. Ne bu cesaret?"

   "Buradaki çocuklar fazla zeki. Onlar da anlayacak. Buradan hepimiz çıkarken sen yara içinde olacaksın."

   Shalia durdu ve ona döndü. Ivy'ye yaklaştı. "Onlara gerçekleri açıkca anlatabilirsin tatlım. Bunu neden yapmıyorsun? Çıkmak için heveslenmiyor musun? İşiniz kolaylaşır." Gülümsedi ve ardından ciddileşip sert bir tokat yapıştırdı. "Bunu yapacak cesaretin yoksa kapa çeneni. Şimdi çıkabilirsin."

Denek-M Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin