barbie || kookmin

六

Beklettiğim için üzgünüm!

Vaktim olmasına rağmen saçma sapan sebepler yüzünden yazamıyorum ve ben de en az sizin kadar bezmiş durumdayım gerçekten..

Bölüme geçmeden önce fazla bir şey söylemeyeceğim. Sadece vermek istediğim ufacık bir bilgi var~
Kitapta smut bölümler de olacak ve o bölümlerde herhangi bir şekilde uyarı yapmayı düşünmüyorum.

Gösterdiğiniz ilgi için çok teşekkür ederim. Lütfen yorumlarınızı eksik etmeyin. Onları okumak için paylaşıyorum :') 💜

🍼🍦🍭

"Ben kazandım!" Taehyung, Jimin'in heyecanla yukarıya kaldırdığı yumruklarına içten bir gülümsemeyle bakarken sahte bir hüzünle, "Zaferlere doymuyorsun" dedi. "İzin ver, biraz da biz yenelim." Oysa defalarca kez oğlanın kazanmasına izin vermişti ve keyifli oluşundan epey memnundu.

Jimin limonatasından büyük bir yudum alırken meraklı gözlerle çevreyi süzüyordu. Uzun zamandır bir partide bulunmamıştı ve çalan hoş müzik eşliğinde Taehyung ile kart oyunu oynamak oldukça eğlenceliydi.

Fosforlu yeşil rengi ve kıvrımlı yapısıyla su kaydıraklarını andıran pipeti parmak ucuyla döndürürken, "Sence Jihoonie de benimle oynamak ister mi?" diye sordu. Taetae ile vakit geçirmek eşsizdi elbette, lakin Park Jimin fazlaca arkadaş canlısıydı.

Taehyung, "Elbette ister" diye onaylarken masaya saçılmış kartları toparlıyordu. "Hepimiz seninle oynamayı çok seviyoruz Minie, ama bugün Jihoon'un doğum günü ve tüm bu insanlar onun için geldi. Herkesle ilgilenmeye çalışıyor."

Pembe saçlı oğlan omuzlarını düşürerek çevresini süzdü. Hala kış aylarında olduklarından hava epey soğuktu ve dört bir yana yerleştirilmiş bahçe şömineleri akşamın aydınlatılmasına da yardımcı oluyordu. Komşuların tepkisini çekmemek adına ön bahçedeki müzik minimum seviyeye indirilmiş, evin giriş kapısı arka tarafa kolayca ulaşılabilmesi için açık bırakılmıştı. Bulundukları yerin kalabalık olmayışının sebebi de buydu belki de. Ön bahçedeki herkes birkaç kişilik gruplar halinde sohbet etmekle yetinirken, arka taraf ayrı bir organizasyonu kapsıyordu sanki.

Aslında Jihoon, Jin'in yakın arkadaşı idi ve Jimin onun hakkında mühendis adayı oluşu dışında pek bir şey bilmiyordu. Fakat yine de genelde en müsait yer olduğundan, birçok kez Jimin'in evinde toplanıp keyifli vakit geçirmişlerdi. Bu nedenle çiçek çocuk onun kibar olduğunu düşünerek ismini, dostlarının oluşturduğu kısa listeye eklerken hiç çekinmemişti.

Yalnızca baş sallama ile sessiz bir kabulleniş sergiledikten sonra, "Pekala" dedi. "Öyleyse Jinnie ile oynarım!"

Kare şeklindeki ahşap masa oğlanın heyecanlı çırpınışıyla hafifçe sallandığında, Jin başını telefonundan kaldırmak durumunda kaldı. "Çoktan üç el oynadık, canım."

Pembe saçlı oğlan arkadaşlarının sıkıcı tavırlarına isyan edercesine seslice ofladıktan sonra kollarını şımarıkça göğsünde kavuşturdu. Gelmeden evvel çok daha fazla eğleneceğini düşünmüştü ve şişme montuna sarınarak öylece otururken sıkılmış hissediyordu.

"Kookie olsa benimle oynarmıştı!"

Jin'in telefonuyla uğraşmasından ve Tae'nin kasten yenilmesinden epeyce bıkmıştı. Parti evinin arka bahçesinde çok fazla eğlence varmış gibi görünürken neden yalnızca limonata içilen ön bahçede oturduklarına anlam veremiyordu.