十五

2.7K 438 727
                                    

Merhabalar~
Çook uzun bir bölümle geldim yine. O yüzden de biraz geç kaldım kusuruma bakmayın lütfen..

Bu arada çok hastayım, dinlenirken bol bol yorum okurum diye umuyorum... Hayalet okuyucularım bile bana kıyamaz ve yorum yapar kesin 🥺

Uzun bir ara verdiğim için okunma sayısı çok azaldı. Epey hevesimi kırıyor ama yine de devam ediyorum okuyanlar için. İlgi gösterdiğiniz için teşekkür ederim. Keyifli okumalar~

🍼🍦🍭

Tek başına olduğu akşam yemeğinden sonra kadın keyifsizce odasına çıkmış ve kendisine pek de pas vermeyen oğlunu öpüp, veda etmişti. Yokluğunda onunla Seokjin kalacak, bir nevi bakıcılık yapacaktı. Çiçek çocuğa göre buna hiç mi hiç gerek yoktu aslında. Yıllardır annesine o yokken evde yalnız kalabileceğini söylüyor fakat bir türlü ikna edemiyordu, zira bunu denedikleri her seferde işler ters gitmişti. Birinde yalnızlıktan korkup Tae'yi aramış, birinde arka bahçeye açılan kapıyı kapatmadan uyumuş, birinde ise dolaptaki yemeği ısıttıktan sonra ocağı kapatmayı unutmuş ve ufak çaplı bir yangına sebep olmuştu. Yine de oğlana kalırsa hala evde yalnız kalabileceğini iddia ediyordu.

Jin'e uyuyacağını söyledikten sonra oyalandığına emin olmak için ona bir film tavsiye etmişti. Tahminlerine göre arkadaşı tam da o an, salonda Coco izliyor olmalıydı. Müzikal bir animasyon filmi seçmesinin sebebi ise evden sıvışırken duyulma ihtimalini önlemekti ve çiçek çocuk içten içe planıyla gurur duyuyordu.

Annesinin yokluğunu fırsat bilirken aklına gelen her yerde telefonuna dair biz iz aradı. Fakat çarşafların altına kadar bakmasına rağmen hiçbir yerde bulamamış, sonunda yerini bildiği acil durum kumbarasından bir miktar nakit para almıştı. Bunu izinsiz yapmış olmak çok yanlıştı belki de fakat umursamadı çünkü ne de olsa çok daha yanlış bir şey yapmak üzereydi.

Zamanının daraldığını fark ederek içinde uyuyor olması gereken yatağını tıpkı filmlerde olduğu gibi yastıkla doldurdu. Bu sayede eğer arkadaşı onu kontrol etmeye gelirse, ki geleceğinden neredeyse emindi, uyuyor olduğunu sanacaktı. Jimin buna gerek kalmayacağını umuyordu çünkü yalnızca sevgilisiyle görüşüp çok da geç kalmadan, mümkünse film bitmeden geri dönmeyi planlıyordu.

Dışarıda çiseleyen yağmuru fark ettiğinden siyah bir bere taktı ve oldukça dikkat çeken pembe yağmurluğunu da giyerek aşağıya indi. Merdivenler mermer olduğundan en ufak bir ses çıkarmadan zemin kata ulaşabilmişti. Salonun kapalı kapısının ardından gelen sese bakılırsa Jin tahmin ettiği gibi salonda film izliyordu fakat tavsiyesi üzerine Coco'yu açması gerekirken, bunu yapmamıştı. Kaşlarını öfkeyle çatarak neden Coco gibi bir şaheser yerine İngilizce konuşulan, sıkıcı bir film açtığını merak etti. Diğer yetişkinlerin animasyon filmlerinden kendisi kadar hoşlanmadığını biliyordu fakat ona bir tavsiye vermişti sonuçta. Yaptığını kaba bularak cık cıkladı ve hemen sonra telaşlanıp elleriyle ağzını örttü. Başındaki bere ve yağmurluğuyla yakalanmak istemezdi ne de olsa.

Nispeten küçük de olsa ihanetti bu, dolayısıyla çiçek çocuk dudaklarını kararlı bir edayla büzerek kapıya kadar parmak uçlarında yürümüş ve üstün bir çaba vererek sessizce çelik kapıyı açmıştı. Dışarısı yağmurun yağmak üzere olduğunu gösterir gibi serindi ve bu, kapıyı arkasından özenle kapattıktan sonra belli belirsiz titremesine sebep olmuştu.

Bir an için yerinde durup çevresini kolaçan ettikten sokakta kimsenin olmadığını görünce olağan hızıyla caddeye doğru koştu. Sanki Jin bir gulyabani gibi ardından koşup yetişecekti. Böyle bir şey olsa ne kadar komik olurdu, diye düşündü. Yok ya, korkunç olurmuştu.

barbie || kookminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin