Asel

40 5 0
                                    

Saat gece on birdi. Yıldızlar çok güzel görünüyordu. Ben de üzerime ceket giyip dışarıya çıktım. Ocak ayında böyle güzel hava fazla olmazdı. Bu havadan faydalanmak istedim. Ağaçların güzel kokusunu içime çektim.

Bahçeden dışarıya biraz yürümek için çıktım.

Acı çekiyordum. Asla sahip olamayacağım bir adam için... Acı çekiyordum. İmkânmızdan yasak aşka dönüşmesini sessizce izlemiştim. Hiçbir şey yapmadan öylece izlemiştim. Nedense günlerdir her dışarı çıktığımda takip ediliyormuşum gibi bir his kaplıyordu içimi. Ve yine öyle oldu. Arkadan bir çıtırtı... Korkmuştum. Evden de uzaklaşmıştım. Ufak bir çığlık çıktı ağzımdan. Korkarak yürüyordum. Bir anda ayağım burkuldu. Tam düşecekken benim dengemi biri sağladı.

Gözlerimi kapattım. Kim olduğuna bile bakmadım. Korktuğum başıma mı gelmişti? Çığlık mı atmalıydım? Denedim ama ağzımı bile açamamıştım. Sessiz bir çığlık çıktı ağzımdan.

"Korkma... Benim... Ayas... Yanındayım."

Tanıdık yumuşak sesi duyunca rahatladım. Gözlerimi açtım. Deniz dalgası gözlerine baktım. Gülümsedi. Gamzelerini görmeyi seviyordum.

"Adel'i değil seni seviyorum Asel'im. Ayrıca o kitap sana yazıldı. Film sana çekildi. Kalem sana alındı. Yazar sensin. Ben ilk defa birine aşık oldum. O da sensin güzel kız. Sadece sen anladın mı?"

Yapmamam gereken şeyi yapmıştım. Adamın dudaklarına baktım. Bir erkeğe göre çok güzellerdi. O da benim dudaklarımı izliyor gibiydi.

"Ben de seni seviyorum. Aşktan nefret ettiğimi söylemiştim. Biliyorum ama... Seviyorum işte... Sana deliler gibi, sırılsıklam aşığım."

Dudaklarını dudaklarımda buldum. İşte bu Ayas'ın beni sevdiğine inandırdı. Gözlerimi yumdum. Öpüşün hazzına bıraktım kendimi.

Babasının Kızı "Hayal gücü geniş olanlara..."Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin